HT Gastro
Stil

Hangi yaşta, en çok kimle zaman geçiriyorsunuz?

Yıllara göre en uzun saatleri kimle ya da kimlerle geçirdiğinize dair yapılan çalışma, zaman hakkındaki düşüncelerinizi ve hislerinizi sorgulatacak cinsten. Hayattaki önceliklerinize dair bir 'hatırlatma' yazısı…

Giriş: 12.05.2024 - 09:00 Güncelleme: 12.05.2024 - 09:00
Haberler Stil Hangi yaşta, en çok kimle zaman geçiriyorsunuz?

Zamanınızı en çok kimle ya da kimlerle geçiriyorsunuz? Hiç düşündünüz mü, yıllar içinde, yaşınız ilerledikçe birlikte zaman geçirdiğiniz insanlar ne şekilde değişiyor?

Siz hafızanızı zorlayadurun, biz size düşüncelerinizi ve hislerinizi sorgulayacağınız bir çalışmadan bahsedelim. ABD’de İşçi İstatistikleri Bürosu’nun desteklediği Amerikan Zaman Kullanım Anketi; insanların çalışma, boş zaman, çocuk bakımı gibi çeşitli faaliyetlere harcadıkları zamanın ölçümlerini sağlayan bir zaman kullanımı projesi olarak biliniyor.

Our World in Data adlı web sitesinde yayımlanan son Amerikan Zaman Kullanım Anketi çalışması, 2009 ile 2019 yılları arasında ABD’de yapılan anketlerden elde edilen ortalamalara dayanarak; aile, arkadaşlar, eş, çocuklar, iş arkadaşlarıyla ve insanın kendi kendine geçirdiği zamanın yaşa göre nasıl değiştiğini gözler önüne seriyor.

Sosyal bağlantıların yaşamlarımız boyunca nasıl geliştiğini anlamak için insanların başkalarıyla ne kadar zaman geçirdiğine ve bu zamanı kiminle geçirdiğine ilişkin anket verileri önemli.

GENÇKEN AİLE ÖN PLANDA

Veriler, insanlardan tam gün boyunca gerçekleştirdikleri tüm etkinlikleri ve her etkinlik sırasında orada bulunan kişileri listelemelerinin istendiği zaman kullanımı anketlerinden geliyor. Şu anda yalnızca ABD için bu ayrıntı düzeyine sahip veriler var, ancak sonuçlar hangi ülkede yaşıyor olursak olalım fikir verici nitelikte.

Çalışmaya göre; gençken, özellikle de ergenlik çağındayken, zamanımızın çoğunu arkadaşlarımızla, ebeveynlerimizle, kardeşlerimizle ve geniş ailemizle geçiriyoruz.

EN ÇOK İŞ ARKADAŞLARIMIZI GÖRÜYORUZ

20'li yaşlarımıza girerken arkadaşlarımızla, kardeşlerimizle ve ebeveynlerimizle geçirdiğimiz zaman hızla azalmaya başlıyor. Bunun yerine sevgili ya da eşle ve çocuklarımızla giderek daha fazla zaman geçirmeye başlıyoruz. Bu durum 30'lu, 40'lı ve 50'li yaşlarımız boyunca devam ediyor. İnsanlar hayatlarının bu döneminde zamanlarının çoğunu eşleriyle, çocuklarıyla ve şaşırtıcı olmayan bir şekilde iş arkadaşlarıyla geçiriyor.

60 yaş ve üzeri kişilerde iş arkadaşlarıyla geçirilen zamanın önemli ölçüde azaldığını görüyoruz. Pek çok kişinin 60'lı yaşlarının ortasında emekliliğe girdiği göz önüne alındığında bu, mantıklı görünüyor. Bu zamanın yerini daha çok eşlerle geçirilen zamanın aldığını fark ediyoruz.

HAYATIMIZDAKİ 40 KİŞİ

Hayatımızda etkileşimde bulunduğumuz kişi sayısı ne kadar? Çalışma, etkileşimde bulunduğumuz kişi sayısının en fazla 40 civarında olduğunu gösteriyor, ancak bundan sonra işler önemli ölçüde değişiyor. Tabloda belki de en göze çarpan eğilim şu ki, 40 yaşın üzerinde insanlar giderek daha fazla yalnız vakit geçiriyor.

VE ÇOCUKLAR EVDEN GİDİNCE…

İnsanların yaşlanınca zamanlarının büyük bir kısmını yalnız geçirmelerinin nedeni anlaşılabilir. Yalnız geçirilen zaman yaşla birlikte artar; çünkü bu, çocukların evden uzaklaştığı, genellikle sağlığın kötüleştiği, insanların akrabalarını ve arkadaşlarını kaybettiği zaman dilimi. Aslında bu tablonun açıkça gösterdiği gibi, 60 yaşın üzerindeki birçok insan yalnız yaşıyor. Yalnız yaşamak, özellikle yaşlı yetişkinler arasında yaygın.

Burada dikkat çeken bir diğer nokta ise her yaş grubundan yalnız yaşayanların oranının zaman içinde artması. Bu, daha genel bir küresel eğilimin parçası olarak öne çıkıyor.

YALNIZ VAKİT GEÇİRMEK EŞİTTİR YALNIZ HİSSETMEK DEĞİL

Veriler, yaşlandıkça giderek daha fazla yalnız zaman geçirme eğiliminde olduğumuzu gösteriyor. Dahası, veriler günümüzün yaşlılarının geçmişteki yaşlılara göre daha fazla tek başına vakit geçirdiğini de anlatıyor.

Buradan yola çıkarak, yaşlı insanların daha yalnız olduğunu düşünebiliriz ancak durum pek öyle değil. Çünkü yalnız vakit geçirmek, yalnız hissetmekle aynı şey değil. Bu, araştırmacılar tarafından iyi bilinen ve ülkeler arasında deneysel olarak doğrulanan bir nokta.

Aslında, aynı kişileri zaman içinde takip eden anketlere dayanan yeni bir çalışma, analize katılanların, en erken 50 yaşından sonra yalnızlığın yaklaşık 75 yaşına kadar azalma eğiliminde olduğunu, ardından tekrar artmaya başladığını gösteriyor.

Verileri bir araya getirdiğimizde mesaj, yaşlanma ihtimalinden dolayı üzülmemiz gerektiği değil, sosyal bağlantıların karmaşık olduğu gerçeğinin farkına varmamız gerektiği olarak karşımıza çıkıyor.

UNUTTUKLARIMIZI HATIRLAMA ZAMANI

Tüm bu verileri, yıllar içinde hayatımızdaki insanlarla geçirdiğimiz zaman konusunda bir ‘hatırlatma aracı’ olarak görebiliriz. İşte hep hatırlamamız gerekenler:

. Aileyle geçirdiğimiz zamanı ön planda tutmalıyız.

. Arkadaşlarımızı sevmeli ve desteklemeliyiz.

. Doğru eşi seçmeliyiz.

. Keyif aldığımız bir iş ortamında çalışmalıyız.

. Kendi kendimize yetecek gücü biriktirmeliyiz.

. Çocuklarımızla bol bol ve verimli zaman geçirmeliyiz (Bir gün nasılsa büyüyüp gidecekler, değil mi? Hayır, ağlamıyorum, gözüme toz kaçtı...)

Grafikler: Can Baytak

Bu içeriği paylaş
İLGİLİ İÇERİKLER