Zombilerin gerçek hayatta olması biyolojik olarak mümkün mü?

Aslında korku kinayesi olarak yerini ancak 20. yüzyılın sonlarında aldılar. Yaşayan ölülerden duyulan korku eski Yunanlıların zamanına (en azından!) kadar uzanıyor gibi görünse de, sözde zombi fikri 17. yüzyılda Haiti'de doğmuştur.

O dönemde Haiti'de voodoo doktorları hastalarını felç eden ve onları komaya sokan, öyle olmadıkları halde ölü gibi görünmelerine neden olan karışımlar hazırlıyorlardı. Bu sözde zombilerin günler sonra mezarlarından "yükseldiğine" dair raporlar vardı. Artık bunun kirpi balığında bulunan toksinlerden kaynaklandığını biliyoruz, ancak o zamanlar bu, herkesin içine Tanrı korkusu yerleştirmek için yeterliydi!

Zombiler her tarafımızda, onlar sadece insan değiller!

Doğadaki zombilerle ilgili komik olan şey, korkutucu olanın zombiler olmamasıdır. Bunun yerine, zombilerin yaratılmasından sorumlu yaratıklar veya organizmalar gerçek bir kabus yakıtıdır.

Örneğin böceklerin zihinlerini ve bedenlerini ele geçiren Ophiocordyceps mantarını ele alalım. Kurbanını enfekte ettikten birkaç gün sonra mantar tam kontrolü ele geçirir ve bu cansız kabuğu, mantarın daha sonra meyve verebileceği güvenli, yüksek bir yere tırmanmaya zorlar.

Daha sonra böceğin kafasını kırar ve süreci yeniden başlatmak için sporlarını serbest bırakır. Ancak doğadaki tek zombi vakası bu değil. Bazı solucanlar bir konakçıya bulaşıp onu kontrol ediyor; bir de son derece rahatsız edici mücevher eşekarısı var.

Mücevher eşekarısı, canlı hamamböceklerine nörotoksinler enjekte ederek onları bir haftaya kadar felç ediyor.

Yaban arısı daha sonra yumurtalarından birini zombileşmiş hamamböceğiyle birlikte karanlık bir yere kapatır.

Genç yaban arısı yumurtadan çıktıktan sonra kendisini tam bir öğünle beklemektedir.

Eğer doğada sözde zombiler varsa, o zaman insanlar da zombiye dönüşebilir mi?

Bir nevi, ama bu neyi zombi olarak tanımladığınıza bağlı.

Örneğin, kirpi balığı toksinleriyle zehirlenen, zombi gibi davranan ve deyim yerindeyse "ölümden dirilen" Haitililerin vakaları var.

İnsanların, zombilerin yapması gerektiğini düşündüğümüz şekilde davranmalarına neden olan nadir durumlardan muzdarip olduğu durumlar da vardır.

Örneğin Cotard Sendromu, insanların öldüklerini veya çürümekte olduklarını düşünmelerine neden oluyor; bazı hastalar, çürümüş et gibi koktuğunu düşündükleri için gömülmeyi talep ediyorlar.

Bazı vakalarda hastalar, başkalarının kendilerine benzemesini önlemek için kendi canlarına kıymaya çalıştılar.

Peki bu, zombilerin biyolojik olarak mümkün olduğu anlamına mı geliyor?

Televizyonda gördüklerimiz gibi zombilerin mümkün olup olmadığını özellikle merak ediyorsanız kesinlikle hayır.

Her ne kadar zombi kıyameti biraz eğlenceli gibi görünse de (karanlık, çarpık bir şekilde), klinik olarak ölü bir insanın mezarından çıkıp akılsızca insanlara saldırması biyolojik olarak mümkün değil.

İnsanlar her gün CPR yoluyla yeniden canlandırılıyor, ancak insan eti için ani bir istekle uyanmıyorlar.

Eğer sadece herhangi bir türden zombinin mümkün olup olmadığını soruyorsanız, o zaman bile bu oldukça tartışmalıdır.

Mantarın bulaştığı böcekler teknik olarak ölü bile değil; mantarın sporlarını yayması için uygun bir yere taşınması için kontrol ediliyorlar.

Hamamböceklerinin zombileştirilmesi bile geçicidir; hamamböcekleri bir hafta sonra normale döner; tabii eğer yavru bir yaban arısı onların içini emmemişse.

Peki bu bizi nereye bırakıyor? Bunun zombileri ne kadar geniş tanımladığınıza ve onların var olmasını ne kadar istediğinize bağlı olduğunu savunuyoruz.

Zombilerin mümkün olduğu bir dünyada yaşamak istiyorsanız, öyle ya da böyle öyle olduklarını kesinlikle iddia edebilirsiniz.

Ancak daha rasyonel bir zihne sahipseniz muhtemelen aynı sonuca varmışsınızdır: Geleneksel olarak tanımladığımız şekliyle zombiler basitçe mevcut değildir.

Peki zombiler bir gün var olacak mı? Bunu şimdiden söylemek ise mümkün görünmüyor.

Kaynak: History, National Geographic, Medical News Today