Yemekten hemen sonra içilen çay ve kahvenin sağlığa zararları nelerdir?
Dünyanın hemen hemen her yerinde çay ve kahve tüketimi yapılır. Toplumlara göre yapılışı ve tüketilme zamanı farklılık göstersede gün içinde özellikle de yemeklerden sonra çay veya kahve tüketimi yaygın bir alışkanlıktır. Peki yemekten hemen sonra çay ve kahve tüketmenin zararları nelerdir? İşte detaylar...

Çay ve kahve, dünya çapında popüler içecekler arasında yer alıyor. Ancak, bu içeceklerin özellikle öğünlerle birlikte tüketilmesinin demir emilimini engellediği düşüncesi de oldukça yaygın. Peki, gerçekten bu içecekler demir emilimini olumsuz etkiliyor mu? Yapılan araştırmalar, bu endişenin kısmen doğru olduğunu ancak sağlıklı bireylerde önemli bir etkisi olmadığını gösteriyor.
DEMİRİN VÜCUDUMUZDAKİ ROLÜ
Vücudumuzda demir, başta alyuvarlar olmak üzere birçok hücrede önemli bir rol oynar. Alyuvarlar, vücudun oksijen taşıma görevini üstlenen hemoglobin adlı proteine sahiptir. Hemoglobin, demir iyonlarını taşıyarak oksijeni vücuda iletir. Yetişkin bir insanın vücudunda yaklaşık 4 gram demir bulunur ve bunun büyük bir kısmı hemoglobin içinde yer alır. Bu formdaki demir, "hem demir" olarak adlandırılır.
HEM DEMİR VE NON-HEM DEMİR ARASINDAKİ FARK
Hayvansal kaynaklardan alınan demir, genellikle "hem demir" formundadır ve biyolojik kullanılabilirliği oldukça yüksektir. Kırmızı et, beyaz et ve deniz ürünleri, vücudun en iyi şekilde kullanabileceği demir kaynaklarıdır. Ancak bitkisel gıdalarda bulunan demir, "non-hem" formundadır. Non-hem demir, hem demire göre daha düşük bir emilim oranına sahiptir. Bunun başlıca nedeni, bitkilerde bulunan fitat ve polifenol türü bileşiklerin, demirin emilimini engellemesidir.
ÇAY VE KAHVENİN DEMİR EMİLİMİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Çay ve kahve, içerdiği tanen ve klorojenik asit gibi polifenolik bileşikler ile bilinir. Bu bileşikler, non-hem demirin emilimini kısıtlayabilir. Özellikle siyah çayda bulunan yüksek miktardaki tanenler, bitkisel kaynaklardan aldığımız demirin vücutta kullanılabilirliğini olumsuz etkiler. Bununla birlikte, polifenoller genellikle güçlü antioksidan özelliklere sahiptir ve sağlığımıza pek çok olumlu katkı yapar.
ÇAYI NE ZAMAN İÇMEK DAHA SAĞLIKLIDIR?
İlginç bir şekilde, C vitamini (askorbik asit), non-hem demirin emilimini artırabilir. Bu nedenle, yeterince et, balık ve C vitamini tüketen sağlıklı bireylerde, çay ve kahve içmenin demir emiliminde büyük bir sorun yaratmadığı görülmektedir. Yine de demir eksikliği yaşayan kişilerin, öğünlerle birlikte çay veya kahve tüketiminden kaçınması önerilmektedir. Bu gruptaki bireylerin, öğün sonrası en az bir saat beklemeleri, demir emiliminin olumsuz etkilenmemesi açısından önemlidir.
Çay ve kahve içmenin demir emilimini azaltıcı etkisi, özellikle demir eksikliği yaşayan kişiler için dikkate alınması gereken bir konu olabilir. Ancak sağlıklı bireyler için bu durum ciddi bir sorun oluşturmaz. Demir eksikliği riski taşıyanların öğünlerle birlikte çay veya kahve içmemeleri ve bu içecekleri öğünlerden sonra en az bir saat bekleyerek tüketmeleri, demir emiliminin verimli olmasını sağlar. Ayrıca, C vitamini alımını artırmak, demirin vücutta daha iyi kullanılmasına yardımcı olabilir.
ÇAYI SAĞLIĞINIZA ZARAR VERMEDEN İÇMEK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
- Yemeklerden hemen sonra içmeyin. Yemeklerden hemen sonra içilen çay, demir emilimini engelleyip anemiye (kansızlık) yol açar. Özellikle kadınların bu konuda daha dikkatli olması gerekir.
- Çayı ana öğünlerde yemekten 1 saat sonra için.
- Şekersiz içmeyi deneyin. Şekersiz çay kilo alımının engellenmesi ve diyabet gelişimini önleme açısından yararlıdır.
- Çayı gün içinde su yerine tüketmeyin. Diüretik etkisi nedeniyle vücuttan su kaybının artmasına yol açar.
- Fazla çay tüketimi tansiyonda yükselme gibi yan etiklere yol açabilir.
- Yatmadan önce çay içmeyin, uykusuz kalabilirsiniz.
FAZLA KAFEİN TÜKETMENİN ZARARLARI NELERDİR?
1. KAYGI
Kafeinin kişiyi daha uyanık tuttuğu bilinir. Bunu da yorgunluk hissine neden olan ve bir beyin kimyasalı olan adenozinin etkilerini bloke ederek gerçekleştirir. Ayrıca adrenalin salınımını da tetikler. Yeterli ve aşırı olmayan kafein tüketiminde bu etkiler, olumlu sonuçlar ortaya çıkarır. Ancak aşırı kafein tüketimi; kaygı, gerginlik, stres gibi durumlara yol açabilir. Kafeinin olumlu etkilerinden faydalanmak için günlük tüketilmesi gereken kafein miktarının üzerine çıkmamaya özen göstermeniz gerekir.
2. UYKUSUZLUK
Fazla kafein belirtileri arasında uykusuzluk da yer alır. Kafein, daha uyanık ve enerjik olmak için de tercih edilir. Bu özelliği çoğu zaman avantaj sağlar. Ancak kafein, aşırı miktarda alındığında uykusuzluğa da neden olabilir. Araştırmalar fazla kafein alındığında uykuya dalma süresinin uzadığını gösterir. Bu nedenle uykusuzluk yaşamamak, uyku kalitesini korumak için günlük kafein miktarına dikkat edilmesi, aynı zamanda akşam saatlerinden sonra kafein tüketmemeye dikkat edilmesi gerekir.
3. BAŞ AĞRISI
Kafein, merkezi sinir sistemini uyarıcı bir etkiye sahip olduğundan ağrı kesici ilaçlarda da yer alır. Belli bir dönem boyunca fazla kafein tüketmek ve sonrasında kafeini azaltmak baş ağrısına neden olabilir
4. KALP ATIŞININ HIZLANMASI
Fazla kafein alımının zararları arasında kalp atışının hızlanması da yer alır. Kafein uyarıcı etkisi nedeniyle fazla alındığında kalbinizin daha hızlı atmasına neden olabilir. Ancak bu durum herkeste ortaya çıkmayabilir. Eğer kafein içeren bir içecek ya da yiyecek tükettikten sonra kalp atışınız hızlanıyorsa tükettiğiniz kafein miktarını azaltabilir ya da kafein tüketmemeye özen gösterebilirsiniz.
5. YORGUNLUK
azla kafein zararları arasında yorgunluk da yer alır. Kafeinli içecek ve yiyeceklerin enerji seviyesini artırdığı bilinir. Ancak bu durum kafeinin etkisi geçtikten sonra değişebilir, hatta ters etki yaratarak yorgunluğa da neden olabilir. Bu durum az ya da orta seviyelerde kafein tüketiminde çok büyük etkiler yaratmaz ancak aşırı tüketimde yorgunluk seviyesi de artabilir.
Görsel Kaynak: shutterstock