Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Emlak Bungalov ve tiny house'ları şehir plancılara sorduk: "Sınırlar ve kısıtlamalar net olarak ortaya koyulmalı" - Emlak Haberleri

        Doğaya verdiği zarar ve plansız yapılaşma nedeniyle tartışılan tiny house, bungalov tarzı yapılar son olarak Kırklareli'nde yaşanan selde gündeme geldi. Sel nedeniyle bungalov evler sular altında kaldı, can kayıpları meydana geldi, bungalov evleri ruhsata aykırı olarak inşa ettiği tespit edilen işletme sahibi hakkında gözaltı kararı verildi.

         Kendisi tiny, zararı gani!
        Kendisi tiny, zararı gani! Haberi Görüntüle

        Türkiye'nin her bölgesinde görülmeye başlanan tiny house, bungalov tarzı yapılarla ilgili şehir plancılarıyla konuştuk.

        SERTER: AFETE MARUZ OLABİLECEK BİRÇOK YERE KONTROLSÜZ BİÇİMDE BUNGALOVLAR YAPILDI

        TMMOB Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Genel Başkanı Gencay Serter, barınma kriziyle tiny house ve bungalovlara ilgilinin arttığını belirterek, "Tiny house ve bungalovlarla ilgili meseleye bizim yaklaşımımız şu; bu barınma kriziyle örtüşen bir durum esasen, barınma krizi arttıktan sonra oralarda konuk ihtiyaçlarını gideremedikleri için ellerinde de var olan parayla bu tür küçük yapılara yöneldiler ve bunlar çok ciddi arttı. Bunu hemen hemen bütün kentlerde görüyoruz. Bu tarım alanlarının yitimine yol açtığı gibi kontrolsüz bir yapılaşmanın da önünü açtı. Sadece tarım arazileri olduğu için bunlar vadi tabanlarında, dere yataklarında bu tür bir ruhsatlandırma süreci de olmadığı için kontrolsüz bir biçimde afete maruz olabilecek birçok yerlere bu bungalovlar yapıldı. Bugün de onunla karşı karşıyayız" dedi.

        REKLAM

        "İKLİM YIKIMI NEDENİYLE BU TÜR HABERLERİ SIKÇA GÖRECEĞİZ"

        Serter, iklim krizi nedeniyle bu tür sel haberlerini sık sık göreceğimizi kaydetti ve "Sellere ilişkin genel bir değerlendirme de yapmak gerekirse; bir yönüyle kuraklıkla boğuşuyoruz, diğer yanıyla da bu sellerle boğuşuyoruz. Bu iklim krizinin artık gelmekte olduğuna değil iklim yıkımının ortasında olduğumuzu gösteriyor. Bu aşırı yağışlar ve marjinal yağışlar artık bizim bir gerçekliğimiz olacak. Bundan sonra bu tür haberleri sıkça göreceğiz. Dolayısıyla bizim bütün altyapı hesaplamalarımız ve planlamalarımızda radikal ve köklü değişiklikler yapmamız gerekiyor. Öncesinde var olan maksimum yağış hesaplamalarının falan hepsinin değişmesi lazım, altyapı sistemlerimizin ona göre değişmesi lazım. Bunları yapmadığımız gibi bizim şu anda birçok yerde taşkın sel sahalarına ilişkin verilerde bile sıkıntılarımız var. Yani bunu Bozkurt'ta gördük. Belediyeler kimi zaman DSİ'nin taşkın sınırlarına uymuyorlar, DSİ günümüzde artık birçok planlama yapan birime taşkın sel sınırı vermekten imtina ediyor. Çünkü onlar da bu küresel iklim değişikliğiyle ilgili olarak bu radikal artışın farkındalar. Ve bu aşırı yağış miktarlarına ilişkin bir hesaplamaları yapmaktan kendileri de yetersiz gördükleri için muhtemelen bundan imtina ediyorlar. Burada doğa temelli çözümlere başvurmak lazım. Bu uzun zamandır göz ardı edilen bir husus. Bu dere yataklarıyla ilgili olarak yapılaşmanın yapılmaması gerektiği, sel baskın hesaplamalarının yeniden yapılması gerektiği artık bir zorunluluk. Artık afetler çağına girdik diyebiliriz yani bu iklim değişikliğiyle ilgili olarak. Bütün dünyada olduğu gibi özellikle Akdeniz havzasında ülkemizde bu sıkça görülebilecek bir hadise olacak" ifadelerini kullandı.

        "BUNLARA İLİŞKİN SINIRLARIN VE KISITLAMALARIN NET OLARAK ORTAYA KOYULMASI GEREKİYOR"

        Bu tür yapılar için sınır ve kısıtlamaların planlarda ve mevzuatlarda değişiklikler yapılması gerektiğini kaydeden Gencay Serter, "Turizmin yeni bir türü olarak da bu ortaya çıktı. Bu ikili bir yapı. Bu tiny house'ları aslında domine eden iki tane etmem var. Barınma krizinde insanların birikmiş parasıyla küçük bir yer edinme, onun üzerinde de hafta sonları günübirlik ihtiyaçlarını karşılamak. Kimi zaman bu sürekli yaşayacakları yer haline de geliyor. İkinci olarak da turizmde de kullanılan bir konu haline geldi. Bu orman alanlarında da var, tarım alanlarında değil sadece. Karadeniz'de özellikle de büyük kent çeperlerinde bunun çok hızla yayıldığını görüyoruz. Tatil pazarında fiyatların artmasıyla beraber bu biraz daha orta gelir grubuna yönelik bir turizm türü olarak ortaya çıkmaya başladı. Bu konuyla ilgili olarak düzenlemeler tabii ki imarla ilgili, bunların yapılıp yapılmaması. Bunlar şu anda ne turizm tesisi olarak görülüyor, ne konaklama tesisi olarak görülüyor. Bunlara ilişkin artık sınırların ve kısıtlamaların planlarda ve mevzuatta net olarak ortaya konulması gerekiyor. Bu tür yapılara tabii ki yönelmesinler ama insanların da bir yanıyla mevcut paralarını bu enflasyonist ortamda değerlendirmek gibi bir çabaları var. Eskiden beri de bu bizde eve ve taşınmaz olarak arsaya yatırımdır. Günümüzde de bu maalesef bungalov olarak, tiny house olarak ortaya çıktı. Hem turizm sektörü açısından hem de konaklama sektörü açısından yaratılan bir boşluk var. Bu boşluğu da kontrolsüz biçimde bungalovlarla dolduruyorlar. Bununla ilgili olarak mevzuatta ve planlarda gerekli düzenlemelerin yapılması gerekiyor ama öncelikle mevzuatta yapılması gerekiyor" diye konuştu.

        GİRİTLİOĞLU: BU BÖLGELERE TESİS YAPMAK FELAKETİ DAVET ETMEK DEMEKTİR

        TMMOB Şehir Plancıları Odası (ŞPO) İstanbul Şube Başkanı Pelin Pınar Giritlioğlu ise Kırklareli'nde sel felaketinin yaşandığı bölgeyle ilgili bilgi verirken, "Kırklareli'ndeki felaket, Longoz Ormanları'ndaki kaçak bungalkov tesis alanında can kayıplarıyla sonuçlandı. Longoz Ormanları 'subasar' bölgeler olarak bilinirler. Deniz yönünde akan derelerin getirdiği kumlar ve diğer birikintiler kıyıda set oluşturarak dere ağzını kapatırlar. Bu olay sonucunda akarsuyun biriktiği yerde oluşan özel bölgelere 'longoz' adı verilir. Anlaşılacağı üzere Longoz Ormanı üzerinde turizm tesisi olması felaketi davet etmek anlamına gelir. Bu tür alanlarda her tür yapılaşmadan kaçmak gerekir. Ancak ne yazık ki bu tür bölgelerde turizm yapıları artmaktadır. Vatandaşın özellikle de işletme ruhsatı bulunmayan tesislerden uzak durması büyük önem taşımaktadır. Kamu idarelerinin de bu konuda sıkı denetim yapması anayasal bir sorumluluktur. Devletin vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlama zorunluluğu kapsamında bu tür alanlara kesin yasak getirmesi, yapılaşmayı önleyici tedbirler alması gerekmektedir" dedi.

         'Tiny house'lar için suç duyurusu
        'Tiny house'lar için suç duyurusu Haberi Görüntüle
         Konut dışı satış farkı açıyor!
        Konut dışı satış farkı açıyor! Haberi Görüntüle
        ÖNERİLEN VİDEO
        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa