GES sahasını meraya dönüştürüyor
Kalyon Enerji, Kalyon Karapınar Güneş Enerjisi Santrali sahasını küçükbaş hayvanların otlaması için kullanıma açtı ve "Güneşin altında iki dost" söylemiyle "Otlatma Pilot Uygulaması"nı hayata geçirdi. Uygulamada hedef ise güneş panellerinin gölgeleme etkisinden faydalanarak çölleşmiş toprağı koyunların otlayabileceği meraya dönüştürmek...
Kalyon Karapınar Güneş Enerjisi Santrali'nde (GES) yapılan 'Otlatma Pilot Uygulaması' ile hem yenilenebilir enerji hem de hayvancılık/tarım endüstrilerine fayda sağlamayı amaçlayan bir proje hayata geçirildi.
Firma uygulama ile bölge çobanlarına uzun mesafeler giderek ulaştıkları otlaklara alternatif bir saha sunularak verim artışının önünün açıldığını belirtti.
Toplam 3.256.038 adet güneş paneline sahip olan tesis, Avrupa’nın en büyük güneş enerjisi santrali konumunda olmasıyla da öne çıkıyor.
“MİSYONUMUZ YENİLENEBİLİR ENERJİYE YATIRIM”
Düzenlenen basın toplantısında konuşan Kalyon Enerji Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Dr. Murtaza Ata “Karapınar Güneş Enerjisi Santrali sadece Türkiye için değil dünya için, insanlık için, geleceğimiz için çok önemli bir yatırım girişimi. Zira dünyada çok tuhaf şeyler oluyor. Örneğin Libya, Kuzey Afrika’da yazın ortasında sel oluyor. On binlerce kişi hayatını kaybediyor. Biz de biliyorsunuz geçen sene bu sene felaketler yaşadık. Tayfunlar, Japonya'da, Çin'de, Amerika'da, Avustralya'da her yerde artıyor. Biz insanlar ne yaptık son 200 yılda? Yüzlerce, milyarlarca yıldır toprağın altındaki, milyarlarca ton karbonu çok kısa bir sürede atmosfere saldık ve ondan sonra bu felaketler başladı. Dolayısıyla bundan kurtulmak için ‘yeşil enerji’ diyoruz şu anda. Kalyon Enerji olarak bizim iş planımız, misyonumuz, vizyonumuz, her şeyimiz yenilenebilir enerjiye yatırım yapmak. Özellikle de yenilenebilir enerjide iki alana yatırım yapıyoruz: Güneş enerjisi santralleri ve rüzgar enerjisi. Bugünkü yıldızımız Karapınar Güneş Santrali’nde bizim sürdürülebilirlik ekibimizin 6 aydan beri üzerinde çalıştığı bir proje vardı ve o proje başarılı oldu diyebiliriz. Çok önemli, heyecan verici bir şey. Güneş santrallerinin aynı zamanda otlak olarak kullanılması. Hayvancılığa katkıda bulunması” ifadelerini kullandı.
DÜNYADAKİ EN BÜYÜK 6. GÜNEŞ SANTRALİ
Karapınar’ın Türkiye ve Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise 6. en büyük güneş enerji santrali olduğunu belirten Ata “Burası tam bir güneş paneli okyanusu. İçinde üç buçuk milyon tane güneş paneli var. Yılda 3 milyar kilovatsaat elektrik üretmektedir. Bu da yaklaşık Türkiye’de yıllık tüketilen elektriğin %1’ine denk gelmektedir. Yani bunun gibi yüz tane santralimiz olsaydı elektriğimizin tamamını teorik olarak güneşten karşılayabilecektik. Burası 2 milyon nüfusun üzerinde bir şehrin elektrik ihtiyacını karşılayacak kapasitede bu değerlerle. Yaklaşık iki milyon tona yakın karbon azaltımı yapıyor” dedi.
“GÜNEŞ ÇİFTLİĞİNE DÖNÜŞMESİNİ TEŞVİK EDECEĞİZ”
“Otlatma Pilot Uygulaması” hakkında bilgi veren Dr. Murtaza Ata “Ülkemizde bu boyutta bir tesiste ilk kez bir hayvan otlatma uygulaması hayata geçirildi. 2 bin 600 futbol sahası büyüklüğünde, 3,5 milyon panelden oluşan Kalyon Karapınar GES’te, 70 koyun ile başlayan 600 koyuna kadar ulaşan deneme çalışmalarımız sorunsuz bir şekilde tamamlandı. Çitlerle çevrili bir güneş parkı, sunduğu otlak, gölge ve koruma ile koyunlar için ideal bir ortam sunuyor. Hayvanlar uzun mesafeler giderek ulaştıkları otlaklar yerine sahamıza daha kolay erişiyorlar, bu da et ve süt verimlerinde artış sağlıyor. Otları mekanik veya manuel olarak biçmek yerine koyunlarla biçmek de hem ekolojik hem maliyet olarak daha avantajlı. Alandan mümkün olan en üst seviyede yararlanılması için komşu köylerimizdeki sürü sahiplerimize de sahamızı açacağız. Güneş enerjisi santralimizin bir güneş çiftliğine dönüşmesini teşvik edeceğiz” diye konuştu.
“DENEYİMLERİMİZİ TÜM PAYDAŞLARIMIZA AÇMAYA HAZIRIZ”
Otlatma Pilot Uygulamalarını, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile paylaştıklarını kaydeden Ata, “Yaşanabilir bir dünya için hepimizin sorumluluk alması gerektiğinin şart olduğunu bilerek, bir ilke imza atmanın gururunu yaşıyoruz. Türkiye'de mera ve otlatma üzerine çalışan sivil toplum örgütleri, girişimler ve kurumlarla iş birlikleri geliştirmek için görüşmelere başladık. İlerleyen süreçte projenin ülkemizdeki tüm GES’lerde uygulanabilmesi için de tüm verilerimizi ve deneyimlerimizi ilgili tüm paydaşlara açmaya hazırız. Sürdürülebilirliği birçok yönüyle ele alarak, sorumluluklarımızı yerine getirmek için araştırmalarımıza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Projenin pilot uygulamasıyla ilgili gözlem ve bulguları aktaran Dr. Murtaza Ata, “Bölgemizde bulunan çiftliklere sahamızı açarak, hayvanlara çok daha yakın ve konforlu otlatma imkânı sunduk. Otlatma denemeleri boyunca çobanlara düzenli saha tanıtım eğitimleri verdik. Sabahın erken saatlerinden itibaren mühendislerimiz ve çobanlarımız sahada birlikte hareket etti. Gün sonunda merayı kullanan köylüler, çobanlar ve sürü sahipleri ile deneyimleri üzerine görüşmeler gerçekleştirdik. Ot verimi, sürü davranışları ve koyunların saha ile etkileşimlerini gözlemledik ve olumlu sonuçlar aldık. Bundan sonra da biyoçeşitliliği takip edeceğiz, çiftçilerimizin hane ekonomilerine katkısını izleyeceğiz. Ülkemizde, GES alanlarının otlatma ile entegre hale getirilmesi ve yaygınlaştırılması için çalışmalar yapacağız” şeklinde konuştu.
"KAZAN-KAZAN DURUMU SÖZ KONUSU"
Basın toplantısında konuşan Kalyon Enerji Sürdürülebilirlikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Defne Arısoy ise "Eskisi gibi bir otlatma baskısı veya gördüğünüz gibi bir biyoçeşitlilik uyanışı söz konusu olduğu için yeniden bitkiler yetişmeye başladı ve biz de dedik ki tesis burada bir güneş çiftliği olabilir. Koyunlarla entegre bir çiftliğe dönüşebilir. Önceden kimler kullanıyordu? Nasıldı? Nasıl bir karakteristiği vardı? Bunlar tekrar kullanmak isterler mi? Zarar vermeden bunu ne şekilde yaparız? Onlarla iletişime geçiyoruz" dedi.
Arısoy "İlk denememiz Ağustos'ta başladı. Saat sabah 6 ila 7 arasında 70 koyunla başladık. Biraz tedirgindik. Ama hemen hadi buyurun koyunları alalım şeklinde olmadı. Sahada çobanların eğitilmesiyle başladı. Çünkü tesis güvenliği, iş güvenliği, çobanların güvenliği, canlıların güvenliği bu noktada çok kritik. Bu anlamda biz gerekli eğitimleri verdik. Sonrasında ikinci gün 300 koyun geldi. Sonrasında bu oran 600 koyunla daha da arttı. Yaklaşık 22 gün bu denemeleri gerçekleştirdik. Bu çalışmaları aldığımız geri bildirimlerle donanarak devam ettireceğiz. Genel olarak benzersiz bir uygulama. Güneşten aldığımız enerjiyle biyoçeşitliliği tekrar hareketlendirmiş olduk. Hem enerji üretimini gerçekleştiren tesis için hem de hayvancılık açısından böyle kazan-kazan durumu söz konusu" diye konuştu.