10 Eylül 1509 İstanbul depremi 'Küçük Kıyamet' olarak biliniyor!
10 Eylül 1509 İstanbul depremi Küçük Kıyamet olarak bilinir. Son 500 yıl içerisinde Marmara bölgesinde gerçekleşen en büyük ve en yıkıcı depremlerden birisidir. En çok hasarı İstanbul'da veren depremin etkisi Bolu'dan Edirne'ye kadar hissedilmiştir. Tarihsel kaynaklara bakıldığında, İstanbul'da 4000-5000 insanın hayatını kaybettiği söylenir. Ancak başka kaynaklarda bu rakam 13 bin ile 14 bine kadar çıkıyor. Depremin ardından oluşan ve yüksekliği zaman zaman 6 metreyi bulan dalgaların şehrin surlarını aşarak Galata'ya kadar ulaştığı kayıtlarda geçer. İşte, Küçük Kıyamet 1509 depremi...
- 1
KÜÇÜK KIYAMET OLARAK ADLANDIRILIR
Osmanlı dönemi kayıtlarına göre Sultan II. Beyazid zamanında ilk olarak 1488 yılında büyük bir deprem yaşanmıştır. 'Teravih-i Ali Osman' o dönemdeki tarihi olayları hakkında bilgi veren önemli bir eserdir.
1488 yılında olan deprem hakkında şöyle bahsedilir "…Safer ayının 13. Gününde kuşluk vaktinde şehr-i İstanbul içinde azim bir zelzele vaki oldu, nice minareler yıkılup harab oldu…" denir.
- 2
Ancak asıl büyük sarsıntı birkaç yıl sonra meydana gelmiştir. 10 Eylül 1509 tarihinde yaşanan ikinci depreme Küçük Kıyamet (Kıyamet-i Suğra) adı verilmiştir ve 45 gün boyunca deprem devamlı sürmüştür.
- 3
İSTANBUL'DA YAŞANMIŞ EN BÜYÜK DEPREMLERDENDİR
1509 yılında II. Bayezid tahta iken yaşanan depreme dair arşivde fazla kayıt bulunmaz. Bulunan kayıtlar genellikle 2. kaynaklıdır. Kaynaklardan anlaşıldığına göre İstanbul'da yaşanan en büyük afetlerdendir. Bu nedenle Küçük Kıyamet denmiştir. Ayrıca bazı kaynaklara göre depremin 12 Ağustos tarihinde meydana geldiği yazar.
-
- 4
Esas olarak tarihçilerin dayandığı ve olayla çağdaş iki kaynak bulunur. Bunlardan birisi Edirneli Ruhi'ye ait olan 'Tevarih-i Al-i Osman', ikincisi ise Kemalpaşazade'ye ait olan 'Tevarih-i Al-i Osman'dır.
- 5
Günümüz araştırmacılarının ortaya koyduğu değerlendirmelere göre depremin merkez üssü Adalar açıkları veya Gebze yakınları olduğu belirtilir. Deprem sadece İstanbul'da değil, Bursa ve Edirne civarında hasarlara neden olmuştur.
- 6
4 BİN İLE 13 BİN ARASINDA İNSAN YAŞAMINI YİTİRMİŞTİR
Kaynaklar ölü sayısının beş bin olarak belirtirken bazı kaynaklara göre bu sayı on üç veya on beş bin olarak söylenir. 109 cami ve 1047 yapının yıkıldığı kayıtlarda geçer.
İkinci Beyazid depremden sonra saray bahçesinde kurulan çadırda on beş gün kaldı. Ardından II. Bayezid ülkeyi Edirne'den yönetmiştir.
-
- 7
DEPREMİN BÜYÜKLÜĞÜ 7.2 VEYA 8 OLARAK TAHMİN EDİLİR
Depremin büyüklüğü bazı kaynaklarda 7.2 bazı kaynaklarda ise 8 olarak gösterilir. Depremin büyüklüğünü ölçen Mercalli ölçeğine göre sarsıntı 'X (yoğun)' ya da 'XI (aşırı)' olarak bildirilir.
Dev sarsıntı nedeniyle şehirde gıda depoları, fırınlar, değirmenler yıkılmış su yolları çökmüş ve su kullanılmaz hale gelmiştir.
- 8
6 METRE BÜYÜKLÜĞÜNDE DALGALAR OLUŞTUĞU SÖYLENİR
Depremin ardından İstanbul'da tsunami görüldüğü kaynaklarda belirtilir. Dalgalar, Galataya kadar ulaşmış ve çok sayıda ev denize karışmıştı.
II. BAYEZİD ÜLKEYİ DEPREMDEN SONRA EDİRNE'DEN YÖNETMİŞTİR
Bazı kaynaklarda II. Bayezid'in depremden sadece birkaç saat önce Topkapı Sarayı'ndaki yatak odasından çıktığı belirtilir. Eğer çıkmamış olsaydı orada öleceği söylenir. Fakat söylenen bilginin kesin doğruluğu şüphelidir.
- 9
AHŞAPTAN EVLER YAPILMAYA BAŞLADI
Bu depremden sonra İstanbul'da evler depreme daha dayanıklı olduğu için ahşaptan yapılmaya başladı. Ancak 1782 yılında başka bir hasara neden olan bir afet yüzünden ahşap evlerde yangın uzun süre söndürülemedi ve İstanbul Büyük Yangını yaşandı.
Kaynak:
'Osmanlıda Afet Yönetimi' - Murat ve Serhat Koyuncu,
Osmanlı Döneminde İstanbul'da Meydana Gelen Afetlere İlişkin Literatür - Fatma Ürekli,
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü - Bölgesel Deprem - Tsunami İzleme Değerlendirme Merkezi - Türkiye'deki Önemli Tsunamiler
-