İstanbul'da dijital sanat
Nasıl ki CY Twombly'nin eserleri "karalama" olarak nitelendirilebiliyor ya da pek çok çağdaş sanat eserine küçümseyerek "Ben de yapardım" deniliyorsa, dijital sanat da 'sanat' olarak pek kabul görmüyor. Oysa sanat tanımını yeniden gözden geçirirsek bu yaratıcı işlere de eser diyebiliriz
ABONE OLDeniz ÇAĞLAR/ HABERTÜRK PAZAR
Avrupa’nın ilk dijital sanat müzesi Museum of Digital Art (MuDA) geçen haftalarda Zürih’te açıldı. Bu müze dijital sanatın artan önemini ortaya koyuyor ama pek çok insan için dijital sanat hâlâ, bilim ve teknolojinin ulaştığı noktayı gösterme şekli. Nasıl ki CY Twombly’nin eserleri “karalama” olarak nitelendirilebiliyor ya da pek çok çağdaş sanat eserine küçümseyerek “Ben de yapardım” denilebiliyorsa, dijital sanatı ‘sanat’ olarak kabul etmekte de zorlanılıyor.
Özellikle de son yıllarda hayatımıza giren “yeni medya” bu durumu kabullenmemizi daha da güçleştiriyor. Sonuç olarak ışık enstalasyonları pek çok kişi için henüz birer lamba olmanın ötesine geçemiyor. Bu noktada sanatı nasıl tanımladığımız ve değerlendirme kriterlerimiz büyük önem taşıyor.