Türkiye'nin dünya mirası XIV
Pamukkale travertenleri ve yakınlarındaki Hierapolis antik kenti, Türkiye'nin dünya mirası listesinde yer alıyor. Pamukkale travertenleri yaklaşık bin yıldır kaplıca olarak kullanılırken adını Amazon Kraliçesi Heira'dan aldığı düşünülen Hierapolis, Helenistik, Roma ve Bizans döneminde önemli bir yerleşim merkezi olarak tarihi bir hüviyete sahip. Hz. İsa'nın havarilerinden Filipus'un M.S sonra 80'lerde burada öldürülmesinden dolayı Hristiyanlık merkezlerinden biri haline dönüşen Hierapolis, 12'nci yüzyılın sonlarında Anadolu Selçuklular'ının yönetimine geçti
Pamukkale - Hierapolis
Konum: Denizli
Kategori: Doğal / Kültürel
Kayıt Tarihi: 1988
Sıcaklığı 356 derece olan termal suyun içinde yüksek miktarda kalsiyum hidro karbonat bulunuyor. Kaynağından çıktıktan sonra havadaki oksijenle olan teması sırasında suyun içindeki karbondioksit ve karbonmonoksit uçarken kalsiyum karbonat çökeliyor.
Kalsiyum karbonatın çökele çökele meydana getirdiği travertenlerin oluşumu günümüzde de devam ediyor.
Travertenlere termal su kontrollü olarak veriliyor. Bunun nedeni fazla suyun yosunlaşma neden olacağı.
Ülkemizin 'Beyaz Cennet'i Pamukkale travertenleri, yaklaşık bin yıldır kaplıca olarak kullanılıyor. Ülkemizin en çok yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği yerlerden biri olan Pamukkale travertenleri 50 metre yüksekliğinde, 250 - 600 metre genişliğinde ve 3 kilometre uzunluğunda.
Pamukale travertenlerine yakın bir bölgede bulunan, geç Helenistik ve erken Hristiyanlık dönemlerine ait kalıntılar içeren Hierapolis, antik çağlardan bugüne kadar ulaşan en çarpıcı merkezlerden biri olarak kabul ediliyor.
Hierapolis'in M.Ö ikinci yüzyılda Bergama krallarından II. Eumenes tarafından kurulduğu, adını ise Bergama'nın kurucusu Telephos'un eşi Amazonlar Kraliçesi Heira'dan aldığı düşünülüyor. Metal ve taş işlemeciliği, dokuma kumaşlarıyla ünlü olan kent, Büyük Konstantin döneminde Frigya bölgesinin başkentliğini yaptı.
Deprem kuşağında olan Hierapolis, İmparator Neron döneminde meydana gelen depremde büyük zarar görmesinin ardından yenilendi. Daha sonraki yıllarda meydana gelen depremlerde de büyük zarar görmesi üzerine Helenistik mimari niteliğini kaybederek tipik bir Roma kenti görünümüne sahip oldu.
Hz. İsa'nın havarilerinden Filipus'un M.S sonra 80'lerde burada öldürülmesinden dolayı Hristiyanlık merkezlerinden biri haline dönüşen Hierapolis, Roma döneminden sonraki Bizans döneminde de önemli bir yerleşim merkezi olma hüviyetini sürdürdü.
Tiyatrosunun 9.500 kişilik olması nedeniyle şehrin 95 bin - 100 bin arası nüfusa sahip olduğu tahmin ediliyor. Aynı zamanda elde edilen buluntulara göre tiyatro, aynı zamanda gladyatör dövüşleri için de kullanılmış.
12'nci yüzyıl sonlarında Anadolu Selçukluları'nın yönetimine geçen Hierapolis'te bulunun önemli yapılar şunlar;
* Nekropol
* Domitiyan yolu ve kapısı
* Oktokonus Tapınağı
* Tiyatro
* Frontinus caddesi ve kapısı
* Agora
* Kuzey Bizans Kapısı
* Güney Bizans Kapısı
* Gymnasium
* Tritonlu Çeşme Binası
* Apollon kutsal alanı
* Su kanalları
* Filipus Martynonu ve köprüsü
* Direkli Kilisesi,
* Katedral
* Roma hamamı
Dünya Mirası...
UNESCO tarafından insanlığın ortak mirası için kültürel veya doğal öneme sahip alanlarının korunmasına yönelik olarak oluşturulan program, 16 Kasım 1972'de Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme ile oluşturuldu. 167 ülkede 869'u kültürel, 213'ü doğal ve 39'u karma olmak üzere toplam 1.121 dünya mirası bulunuyor.
En çok dünya mirasına sahip olma açısından dünyada 16'ncı sırada bulunan, Türkiye'de 16'sı 'Kültürel' ve 2'si 'Kültürel - Doğal' kategoride olmak üzere toplam 18 dünya mirası yer alıyor.