Murabba nedir? Nazım biçimi olan murabba ne demek, özellikleri ve örnekleri neler?
13. yüzyılda başlayıp 19. yüzyıla kadar devam eden Divan edebiyatında birçok farklı nazım biçimi kullanılmıştır. Bu nazım biçimleri, dizelerin yapıları, aruz ölçüleri, kafiye düzenleri ve şiirde işlenen konulara göre ayrılırlar. Peki bu nazım biçimlerinden biri olan murabba nedir? Murabba nazım biçiminin özellikleri nelerdir? Bu soruların cevaplarını ve murabba örneklerini sizler için hazırladık.
Sözlük anlamı “Divan şiirinde, dörder mısralık bendlerden oluşan musammat nazım şeklindeki manzume.” olan murabba, divan edebiyatının nazım biçimlerinden biridir. Murabba, İran edebiyatından edebiyatımıza geçmiş bir türdür. Rubai, tuyuğ ve şarkı gibi diğer divan edebiyatı nazım biçimlerinin birimi olan dörtlüklerle yazılır. Divan edebiyatında 15. Yüzyılda Ahmed Paşa tarafından kullanılan murabbanın, Tanzimat dönemindeki temsilcisi Namık Kemal’dir.
Murabba Nedir?
Dörtlüklerle kaleme alınan murabba, divan edebiyatının diğer nazım biçimleri gibi aruzla yazılır. Edebiyatımıza İran edebiyatından geçmiştir. Dörtlük yani bent sayısı 3 ile 7 arasındadır. Yapısal özellikleri divan edebiyatının diğer nazım biçimlerinden olan tuyuğ ve rubaiye benzese de hem bent sayısı hem de dil bakımından tuyuğ ve rubaiden farklıdır. Murabba’da kullanılan dil edebi, ağır ve ağdalı bir dildir.
Murabba Özellikleri nelerdir?
Murabba Örnekleri Nelerdir?
Geçti cânânın firâkı cânıma
Tîr-i cevri gibi girdi kanıma
Nâleden bir kimse gelmez yanıma
Söyle ey bâd-ı sabâ cânânıma
Bahr-i aşkına olal'dan âşinâ
Yad oluptur cümle-i âlem bana
Yalınız kaldım garîb ü mübtelâ
Söyle ey bâd-ı sabâ cânânıma
Yaktı yandırdı beni nâr-ı firâk
İşidenlerden ırak olsun ırak
Hey ne müşkil derd olur bu iştiyâk
Söyle ey bâd-ı sabâ cânânıma
Derd-i mendine şefâat eylesin
Hâtırım sorsun inâyet eylesin
Bî-vefâlıktan ferâgat eylesin
Söyle ey bâd-ı sabâ cânânıma
Âşık olal'dan ana leyl ü nehâr
Aşkım artar eksilir sabr u karâr
Olmasın Yahyâ gibi mahzûn u zâr
Söyle ey bâd-ı sabâ cânânıma
Yahya Bey
Yüz çevürdün çünkü benden yâr-ı ağyâr ol begüm
Dimeyem ben ömrüm oldukça bana yâr ol begüm
Gün gibi hüsn ile bir şâh-ı cihân-dâr ol begün
Var heman simden girü sağ ol begüm var ol begüm
Âşık-ı sâdıklarun hâlin diğer-gûn eyledün
Gûşe-i fürkatde herbirini mecnûn eyledün
Çünkü Yahya bendeni pür-derd dü mahzûn eyledün
Var heman simden girü sağ ol begum var ol begüm
Taşıcalı Yahya