Doğan'ın teminat taktikleri tutmadı
Bugün 914 milyon liralık para, teminat mektubu, Hazine bonosu veya gayrimenkul teminat göstermezse DYH'nin tüm varlıkları haczedilecek
I-TUTMAYAN TEMİNAT İŞLEMLERİ
1-Gelirler Kontrolörleri tarafından yazılan ve kaçakçılık cezası öneren 'Vergi İnceleme Raporları'na istinaden tarh edilen vergi ve cezaların, Halkalı Vergi Dairesince 17 Şubat 2009 tarihinde Doğan Yayın Holding'e tebliğ edilmesi üzerine Doğan Yayın Holding hakkında ihtiyati haciz kararı alındı.
2-Bunun üzerine Halkalı Vergi Dairesi Müdürlüğü Doğan Yayın Holding'den en geç 15 gün içinde toplam 914.820.334,24 TL. teminat göstermesini istedi.
3-Doğan Yayın Holding, teminat gösterme süresinin sona erdiği 10 Mart 2009 tarihinden sadece bir gün önce, 9 Mart 2009 tarihinde Halkalı Vergi Dairesi'ne dilekçe verilerek teminat gösterme süresinin uzatılması talep etmiş, ancak bu talep vergi idaresi tarafından reddedildi.
4-Doğan Yayın Holding A.Ş., Halkalı Vergi Dairesi'ne verdiği 10 Mart 2009 tarihli dilekçesiyle Star TV ve Kanal D logoları altında ulusal yayın yapmakta olan iki televizyon şirketinin hisse senetlerinin bir kısmı ile 11 bağımsız bölümden oluşan bir gayrimenkulü teminat olarak gösterdi.
5-6183 sayılı Kanunun 10.maddesine göre, bir şirketin hisse senetlerinin teminat olarak gösterilebilmesi için, bu hisse senetlerinin teminat olarak gösterilebileceğine dair Bakanlar Kurulunca verilmiş karar bulunması gerekmektedir. Böyle bir karar bulunmadığından, Doğan Yayın Holding'in Star TV ve Kanal D kanallarının sahibi olan şirketlere ait hisse senetlerini teminat olarak gösterme girişimi reddedildi.
6- Bu defa Doğan Yayın Holding, "Kanal D" ile "Star" markalarının teminat olarak kabul edilmesi için girişimde bulundu. Ancak bu girişim de, teminat olarak gösterilmek istenilen "Kanal D" ve "Star" markalarının "bir eşya niteliğini haiz olmadıkları, zilyedliğe de konu olamayacakları için menkul mal sayılmayacaklarından" teminat olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle vergi idaresi tarafından reddedildi.
7-Son olarak maliye çevrelerinden edinilen bilgiye göre, her iki girişimi de vergi idaresince ret edilen Doğan Yayın Holding, sahibi olduğu hisse senetleri geçtiğimiz Cuma günü Halkalı Vergi Dairesi'ne getirerek, "şirketimizin vergi dairenize borcu var,bunlar da şirketimizin elindeki hisse senetleri. Madem ki, bizden alacağınız var, o halde bu alacağınıza karşılık getirdiğimiz hisse senetlerini haczedin” talebinde bulundu.
II - DOĞAN YAYIN HOLDİNG'İN AÇIKLAMALARI
Doğan’ın iddiası 1 - Zorunlu olmadığı halde vergi idaresince teminat istenilmiştir.
Görüşüne başvurduğumuz vergi uzmanlarına göre, 6183 sayılı Kanunun 9. maddesinin ilk fıkrasında "213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 344'üncü maddesi uyarınca vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren haller ile 359'uncu maddesinde sayılan hallere temas eden bir amme alacağının salınması için gerekli muamelelere başlanmış olduğu takdirde vergi incelemesine yetkili memurlarca yapılan ilk hesaplara göre belirtilen miktar üzerinden tahsil dairelerince teminat istenir. " Denildiğini, Doğan Yayın Holding A.Ş. hakkında yazılan vergi inceleme raporlarında da kaçakçılıktan bahsedildiğine göre, vergi idaresinin teminat istemesi yasal bir zorunluluk olduğunu, Çünkü, Kanun metninde "teminat istenebilir" değil, "teminat istenir" hükmünün bulunduğunu ifade ettiler.
Doğan’ın iddiası 2 - Vergi idaresi, zorunlu olmadığı halde, sırf grubu zora sokmak için ihtiyati haciz uygulamıştır.
Görüşüne başvurduğumuz vergi uzmanları, 6183 sayılı Kanunun 13. maddesinde, "Madde 13 - ihtiyati haciz, aşağıdaki hallerden herhangi birinin mevcudiyeti takdirinde hiçbir müddetle mukayyet olmaksızın alacaklı amme idaresinin mahalli en büyük memurunun kararıyla, haczin ne suretle yapılacağına dair hükümlere göre derhal tatbik olunur: 6183 sayılı kanunun 1-9'uncu madde gereğince teminat istenmesini mucip haller mevcut ise... "
denildiğini, Doğan Yayın Holding hakkında yazılan raporda vergi kaçakçılığından bahsedildiğine göre teminat istenmesinin zorunlu olduğunu, teminat istenmesi gerektiği takdirde de ihtiyati haciz uygulanmasının yasal bir zorunluluk olduğunu, zira Kanunda ihtiyati haciz "uygulanabilir" değil, "derhal uygulanır" denildiğini ifade ettiler.
Doğan’ın iddiası 3 - Vergi incelemesi bittikten sonra teminat istenemez.
6183 sayılı Kanunun 9.maddesindeki "213 sayılı Vergi Usul Kanununun 344'üncü maddesi uyarınca vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren haller ile 359'uncu maddesinde sayılan hallere temas eden bir amme alacağının salınması için gerekli muamelelere başlanmış olduğu takdirde vergi incelemesine yetkili memurlarca yapılan ilk hesaplara göre belirtilen miktar üzerinden tahsil dairelerince teminat istenir. " denilmektedir. Bu hükümde yer alan "..bir amme alacağının salınması için gerekli muamelelere başlanmış olduğu takdirde.." ifadesinden, vergi incelemesi tamamlandıktan sonra teminat istenemeyeceği ve ihtiyati hacze başvurulamayacağı anlamı çıkarılamaz. Tam tersine, bu ifadeden, ilk bilgi ve bulgulara göre vergi ziyaı veya kaçakçılık gibi bir durum bulunduğunun anlaşılması halinde, amme alacağının güvence altına alınması sağlamak için, vergi incelemesi henüz tamamlanmamış olsa bile, teminat istenebileceğine ve ihtiyati haciz yoluna başvurulabileceği anlaşılmaktadır.
Doğan’ın iddiası 4 - Vergi idaresi, teminat gösterilmesi için minimum süre vermiştir.
Görüşüne başvurduğumuz vergi uzmanları, 6183 sayılı Kanunun 13. maddesinde, Doğan Yayın Holding'e teminat göstermesi için vergi idaresince 15 günlük süre verildiğini, halbuki Kanunda teminat istenmesini gerektiren haller varsa ihtiyati haczin "derhal" uygulanacağının belirtildiğini, bu nedenle vergi idaresinin şirkete minimum süre vermesi bir yana tam aksine derhal yapması gereken bir işlemi gecikerek yaptığını ifade ettiler.
Doğan’ın iddiası 5 - Vergi idaresi, mükellefin süre uzatma talebinin reddedildiğini, teminat gösterme süresinin son günü bildirmiştir.
Görüşüne başvurduğuma maliye çevreleri, şirketin zaten süre uzatımı için, sürenin bitiminden sadece bir gün önce başvurduğunu, başvuruya ilişkin ret cevabının büyük bir hızla hemen ertesi gün verildiğini, ancak bunun da sürenin son gününe denk geldiğini belirttiler.
III - DOĞAN GRUBU BU GİRİŞİMLE NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR
HABERTURK.COM'un görüşüne başvurduğu vergi uzmanları, Doğan Yayın Holdin'in haklarında yürütülmekte olan ihtiyati haciz işlemini durdurmak için çok değişik yöntemler denediklerini belirttiler.
İşte Doğan Grubu'nun yöntemleri:
1-Vergi idaresine "Teminatımız var, üstümüze gelme" blöfü yapılmıştır:
Doğan Yayın Holding yöneticisi Soner Gedik, "Grubumuz krize güçlü girmiştir, istenilen teminatı gösterecek güçtedir" derken aslında blöf yapmıştı. Çünkü bu açıklamanın yapıldığı an itibariyle vergi dairesi henüz teminat istememişti. Böyle bir açıklama yapılarak, vergi idaresine, "boşuna bizden teminat isteyerek zorlama, teminatımız var" denilmek suretiyle vergi dairesinin teminat istemesi önlenmek istenmiştir. Halbuki, görünen o ki, grup teminat bulmakta ve vermekte zorlanıyor ve şu ana kadar da 6183 sayılı Kanunun 10. maddesinde öngörülen türden bir teminat gösterebilmiş değildir.
2-Doğan Grubu, vergi idaresine teminat olarak gösterdiği hisse senetleri ve markaların aslında teminat olarak kabule edilmesinin mümkün olmadığını biliyordu:
Vergi uzmanlarına göre, Doğan Yayın Holding, aslında hisse senetlerini ya da televizyon kanallarının markalarım teminat olarak gösterirken, bunların teminat olarak kabul edilmeyeceğini çok iyi biliyordu. Çünkü 6183 sayılı Kanunun l0. maddesinde teminat olarak nelerin kabul edilebileceği açık olarak belirtilmişti ve konulmuş olan ihtiyati haczin kaldırılabilmesi için gerekli şartlar da aynı Kanunun l0. maddesinde açık olarak belirtilmişti. Vergicilik mesleğine yeni başlayanların bile kolayca bilebileceği bir konuyu, Doğan Grubu'nun tecrübeli vergi uzmanlarının bilmemesi düşünülemez. Ancak, şirket yetkilileri, Kanunun hükümlerine göre, teminat olarak kabul edilmesi mümkün olmayan hisse senetlerini ve markaları teminat olarak göstermeye çalışarak zaman kazanmaya çalışmıştır. Böylece, şirket gösterdikleri hisse senetlerinin teminat olarak kabul edilmemesi halinde vergi idaresinin kendilerinden yeniden teminat isteyeceğini ve bunun için de Kanun gereği en az 15 gün süre verilmesinin zorunlu olduğunu düşünüyordu.
Ancak, vergi idaresi, hisse senetlerinin teminat olarak kabul edilmeyeceğini belirtirken, Doğan Yayın Holding'ten yeniden teminat göstermesini istemedi. Sadece, teminat olarak gösterilen hisse senetlerinin ve markaların teminat olarak kabul edilemeyceğini belirtmekle yetinerek ek süre verme zorunluluğundan kurtulmuş oldu. Bu taktik, Doğan Grubu'nun tüm hesaplarını alt üst etti.
3- Doğan Grubu, hisse senetlerini vergi dairesine götürüp Haczedilmesini Talep Ederek, Kanuna karşı hile yapmaya çalışmaktadır:
Doğan Yayın Holding, sahibi olduğu hisse senetlerini vergi dairesine götürüp bunları haczedin diyerek, Kanuna karşı hile yapmaya çalışmaktadır. Çünkü, daha önce zaten vergi idaresi hisse senetlerinin teminat olarak kabul edilemeyeceğini belirtmişti. Tekrar hisse senetlerini götürüp bunları haczedin dedikten sonra, evet bizim borcumuz var, bunun karşılığında hisse senetlerimizi haczettiniz. Artık, başka teminat isteyemezsiniz, ihtiyati haczi de kaldırmak zorundasınız diyerek, şirket hakkında yürütülen ihtiyati haciz işlemini durdurmaya çalışmaktadırlar.
6183 sayılı Kanunun 16. maddesinde "Borçlu, 10'uncu maddenin 5'inci bendinde yazılı menkul mallar hariç olmak üzere, mezkur maddeye göre teminat gösterdiği takdirde ihtiyati haciz, haczi koyan merci tarafından kaldırılır" hükmü almaktadır.
Buna göre, Doğan Yayın Holding, Kanunun 10. maddesinde teminat olarak gösterilebileceği belirtilen
-Para,
-Banka teminat mektubu,
-Devlet Tahvili, Hazine bonosu veya,
-Gayrimenkullerini
Teminat olarak göstermediği sürece, konulmuş olan ihtiyati haczin kaldırılmasına imkan bulunmamaktadır.
Teminat olarak gösterilmesi kabul edilmeyen neyin varsa getir vergi dairesine, haczetsin vergi dairesi, hokus pokus: Artık hepsi teminat haline geldi. Kaldırılsın ihtiyati haciz
Doğan Grubu, daha önce "teminat olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı" belirtilen hisse senetlerini, bu defa haczettirerek teminat olarak göstermeye çalışmaktadır. Halbuki, Kanunda haczedilen her türlü değerin teminat olarak kabul edileceğine dair hüküm bulunmaktadır.
Örneğin mükellef, 10 trilyonluk borcuna karşılık 100 trilyonluk menkul malı getirip vergi dairesinin önüne yığsa ve benim size borcum var, haczedin bunları dese bile ihtiyati haczin kaldırılması mümkün değildir. Çünkü, kanun ihtiyati haczin kaldırılması için menkul malların teminat olarak gösterilmesini kabul etmemiştir. Hisse senetleri de, menkul mallar gibi, ihtiyati haczin kaldırılması için gösterilebilecek teminatlar arasında bulunmamaktadır.
Açıkça belirtmek gerekirse, teminat olarak kabul edilmesi mümkün olmayan bir değerin haczedilmiş olması, onun artık teminat olarak kabul edilebileceği anlamına gelmez. Eğer öyle olsaydı, teminat olarak kabul edilmesi mümkün olmayan değerler vergi dairesine gösterilebilir ve vergi dairesi de haciz işlemi uygulayınca daha önce teminat olarak kabul edilmeyen değer, teminat olarak kabul edilebilir hale gelirdi. Bu durumda da Kanunun, teminat olarak gösterilebilecek değerleri tek tek saymasının bir anlamı kalmazdı. Elinde ne varsa getir vergi dairesine, vergi dairesi haczetsin. Böylece daha önce teminat olarak kabul edilmeyen değerler, teminat haline gelsin gibi bir durumun kabulü yasal olarak mümkün değildir.
Aslında buradaki incelik, ihtiyati haczin tekniğinden kaynaklanmaktadır. Haczedilen mallar hemen satılabilirken, ihtiyati haciz uygulanan mallar hemen satılamamaktadır. Çünkü bu mallar paraya çevrilmek için değil, borca karşılık teminat olarak alınmıştır. Ancak, borcun kesinleşmesinden sonra paraya çevrilmeleri mümkündür. İşte devlet, tam da bu nedenle ihtiyati hacze karşı gösterilebilecek teminatları sınırlamış, her şeyin teminat olarak gösterilmesini engellemiştir. Mesela, teminat olarak aldığınız mallar, borcun kesinleştiği tarihe kadar değerini yitirebilir ve bu durumda elinizde teminat kalmamış olur.
İhtiyati haczin nasıl kaldırılacağı 6183 sayılı Kanunun 16. maddesinde açıklanmıştır. Buna göre, konulmuş olan ihtiyati haciz kararının uygulamadan kaldırılabilmesi için, Doğan Yayın Holding'in ya para, ya banka teminat mektubu, ya Devlet Tahvili, Hazine bonosu ya da gayrimenkullerini teminat olarak göstermesi gerekmektedir. Eğer vergi idaresi, bunlardan herhangi biri teminat gösterilmediği halde, bir başka ifadeyle bunların dışında bir değere istinaden ihtiyati haczi kaldırırsa kanunun dışında başka faktörlerin devreye girdiği şeklinde yorumlar haklılık kazanacaktır.