Dede Korkut Hikayeleri özeti: Dede Korkut Hikayeleri özellikleri nelerdir, kaç hikayeden oluşuyor?
Türk hikaye anlatıcılığı geleneğinin en önemli eserlerinden bir tanesi olan Dede Korkut Hikayeleri; tarihteki Türk milletinin yaşam pratikleri, alışkanlıkları ve gelenekleri hakkında önemli bilgiler sunan tarihi bir eser olarak karşımızda durmaktadır. Ayrıntılar içeriğimizin devamında…
ABONE OLBir taraftan destan öte taraftan da halk hikayeleri özelliklerini bünyesinde barındıran ve kahramanlık aşk ve savaşların işlendiği bir eser olan Dede Korkut Hikayeleri kaç hikayeden oluşur? Dede Korkut Hikayeleri ne zaman yazıya geçirildi? Dede Korkut Hikayeleri hakkında bilgi bulabileceğiniz bu içeriğimizi siz kıymetli okuyucularımız için hazırladık. İşte, Dede Korkut Hikayeleri konusu hakkındaki tüm detaylar…
Dede Korkut Hikayeleri Nedir?
Türk hayat tarzı ve yaşayışına ışık tutan bir eser olma özelliği taşıyan Dede Korkut Hikayeleri; Oğuz Türklerinin inanış, gelenek ve yiğitliklerini anlatan tarihi bir eserdir. Türk hikâyeciliği geleneğinin en önemli eserlerinden bir tanesi olan bu eserde yer alan hikâyelerde, Türk milletinin hem İslam öncesi hem de İslamiyet’in kabulünden sonraki kültür ve gelenekleri bir arada verilmiştir.
Peki, Dede Korkut Hikayeleri Kaç Hikayeden Oluşur? Destansı özellikler de taşıyan Dede Korkut Hikayeleri; 12 hikaye ve bir önsözden meydana gelmektedir. Birbirinden bağımsız olarak görünen bu hikayelerde olağanüstü olaylar ile gerçek olaylar içi içe geçmiş bir görüntüdedir.
Dede Korkut Hikâyeleri Kime Ait
Türk halkının ortak bir mirası olarak kabul edilen Dede Korkut Hikâyeleri anonim bir eserdir ve kitabın yazarı net olarak bilinmemektedir. Bu eserde yer alan 12 hikâye, Dede Korkut, Korkut Ata ya da Korkut Dede adı verilen biri tarafından anlatılmakta olduğu için bu esere genel olarak Dede Korkut Hikâyeleri adı verilmiştir.
Dede Korkut Hikayeleri Ne Zaman Yazıya Geçirildi?
Türk edebiyatı için, destan geleneğinden halk hikayesi geleneğine geçişin ilk eserlerinden bir olarak kabul edilen Dede Korkut Hikayeleri, 14. yüzyılda son halini almış ve 15 ile 16. yüzyıllarda yazıya geçirilmiştir. Anonim olan ve yazarı belli olmaya bu eserin biri Almanya Dresden Kütüphanesi’nde bir diğeri de Vatikan’da olmak üzere iki yazma nüshası günümüze ulaşmıştır.
Dede Korkut Hikayeleri Özellikleri
Dede Korkut Hikayeleri Konusu
Önsözünde Korkut Ata’nın takdimiyle başlayan ve arkasından gelen 12 hikaye ile devam eden bu eserde, Türk milletinin inanışları, yaşam tarzları ve geleneklerinin yanında Oğuz boylarının gerçekleştirmiş olduğu savaşlar konu edilmiştir. Aynı devirde, aynı bölgede yaşayan Oğuz boylarının birbirleriyle olan ilişkilerin de işlendiği bu hikayelerde, Türk tarihinin belli evrelerini gösteren izlere de rastlanmaktadır.
Ayrı ayrı 12 hikayeden oluşan bu eserde, Oğuz topluluğunda yer alan beylerin başından geçen olayların yüksek bir coşkunlukla ifade edildiğini de görmekteyiz. Bu sebeple sürükleyici bir yapıda olan bu hikayeler okuyucuda ya da dinleyicide derin izler bırakabilme özelliğine de sahiptir.
Dede Korkut Hikayeleri Özeti
Dirse Han Oğlu Boğaç Han
Oğlu olmayan Dirse Han’ın yıllar sonra bir oğlu olur ve doğan bu çocuk Bayındır Han’ın boğasını öldürdüğü için Dede Korkut tarafından Boğaç Han olarak isimlendirilir. Dirse Han’ın etrafında bulunan insanlar Boğaç Han’ı babasına kötüler ve Dirse Han bir av sırasında oğlunu okla vurur; Boğa Han ise annesinin sütü ve kır çiçeği ile sağlığına kavuşur. İyileşen Boğaç Han, 40 kişi tarafından kaçırılan babasını kurtarır ve Dirse Han ona bir taht verir.
Salur Kazan’ın Evinin Yağmalanması
Salur Kazanoğlu Oğuzlar ile bir ava çıktığı esnada düşmanları evine girer ve karısıyla üç çocuğunu esir alırlar. Gördüğü bir rüya üzerine düşmanlarının üzerine yürüyen Salur Kazan yanına çobanını da alır ve Oğuz beyleriyle birlik olarak düşmanı yenerler.
Kam Büge Beg Oğlu Bamsı Beyrek
Oğuz beyleri, Büre Bey için bir oğul, Bican Bey’e de doğacak oğlana vermesi için bir kız dilerler. Doğan oğlan büyüdükten sonra kendisine hediye getiren bezirgânları kâfirlerden kurtarır ve “Bamsi Beyrek” adını alır. Banı Çiçekle evleneceği gece kâfirler düğünü basarak Bamsi’yi esir alır. Banı Çiçek’in abisi Deli Karçar’a, yalancı oğlu Yaltacık’ın kanlı bir gömlek getirip Bamsi’nin öldüğünü söylemesi üzerine Banı Çiçek Yaltacık’a verilir. Düğün gecesi esir bulunduğu kaleden, kaçan Bamsi, yaşadığını Bani Çiçek’e bildirir. Sonra düğün yapılır.