Çalışanlar, arabulucuda talep etmedikleri alacak için dava açamaz
Koronavirüs (KOVİD-19) dolayısıyla uygulanan karantina tüm sektörleri ve çalışanları etkiliyor. Üç ay süreyle işten çıkarma yasağı getiren kanun TBMM'den geçti. Karantina tedbirlerinin kaldırılıp, yasağın sona ermesinin ardından işten çıkarmaların yaşanmasından endişe ediliyor. Çalışanların, dava açmadan önce arabulucuya başvururken dikkatli olmaları gerekiyor. Arabulucuda talep edilmeyen alacaklar için dava aşamasında hak iddiasında bulunulamaz. Habertürk'ten Ahmet Kıvanç, iş davalarında arabulucuya başvururken dikkat edilmesi gereken ayrıntıları yazdı
Bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulması dava şartı olarak kabul ediliyor. 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren bu konularda dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunlu. Arabulucuda anlaşma zorunluluğu ise bulunmuyor.
Koronavirüs tedbirleri kapsamında işten çıkarmayı üç ay yasaklayan kanun TBMM’de kabul edildi. Yasak kararı, kanunun Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren başlayacak. Kanun yürürlüğe girinceye kadar işten çıkartılanlar bu yasaklamadan yararlanamayacak. Kimse arzu etmiyor ama yasağın sona ermesinin ardından da yoğun bir şekilde işten çıkarmaların yaşanmasından endişe ediliyor. Çalışanların hak kaybı yaşamamak için, arabulucu aşamasında çok dikkatli davranması gerekiyor.
Arabulucuya başvurular, 2 Haziran 2018 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliğe göre yapılıyor. Başvuruda bulunanlar bir form dolduruyor. Formda işçi işveren arasındaki tüm alacak kalemleri tek tek sıralanıyor. Talep edilen alacaklara ilişkin kutucukların da başvuru formunda tek tek işaretlenmesi gerekiyor.
Sadece dava açmak için değil, her bir alacak türü için de arabulucuya başvuru şartı aranıyor. Örneğin, arabulucuya yapılan başvuruda kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı talebinde bulunan kişi arabulucuda anlaşma sağlanamaması üzerine dava açtığında, eksik ücret veya fazla mesai alacağı talebinde bulunamaz. Mahkemede, sadece arabulucuya yapılan başvurudaki alacak talepleri dikkate alınır.
İŞE İADE İÇİN 30 GÜNLÜK SÜREYE DİKKAT
İşçi işveren arasındaki ücret ve tazminat davalarında arabulucuya başvurularda beş yıllık zaman aşımı süresi uygulanıyor. Beş yılı aşmamak kaydıyla herhangi bir tarihte başvuru yapılabilir.
Ancak, işe iade için arabulucuya 30 gün içinde başvurulması gerekir. Otuz günlük süre ise iş akdinin sona erdiği tarihte değil, fesih bildiriminin yapıldığı tarihte başlar. Örneğin 18 Nisan 2020 tarihinden geçerli olmak üzere 18 Mart 2020 tarihinde iş akdinin feshedildiğine dair bildirim yapılmış olan kişinin, 18 Nisan’a kadar arabulucuya başvurması gerekir. Başka bir ifadeyle, işverenden işten çıkarma tebligatını alan işçi hemen harekete geçmeli, tebligat tarihinden itibaren 30 gün içinde işe iade için arabulucuya başvurusunu yapmalı.
Otuz günlük süreyi kaçıranlar, işe iade davası açamazlar. Ama, ihbar ve kıdem tazminatı başta olmak üzere diğer alacakları için beş yıl içinde önce arabulucuya başvurup, sonra dava açabilirler.
Sigortasız çalıştırılan, ücreti bordroda eksik gösterilenler ile iş kazası veya meslek hastalığı dolayısıyla maddi ve manevi tazminat talebinde bulunan çalışanlar, arabulucuya gitmeden doğrudan dava açabilir.
ARABULUCU TOPLANTISINA KATILMAYAN MAHKEME MASRAFINI ÖDER
Arabulucuda işçi ile işveren arasında uzlaşma sağlanamazsa uzlaşmazlık tutanağı tutulur. Geçerli bir mazereti olmadan arabulucudaki ilk toplantıya katılmayan taraf davayı kısmen ya da tamamen kazansa bile yargılama giderini ödemek zorunda kalır. Arabuluculuk toplantısına iki taraf da katılmazsa, tarafların yargılama masrafları kendi üzerlerinde kalır.
Arabuluculuk başvurusu, adliyelerdeki arabuluculuk bürolarına yapılıyor. Büro bulunmayan yerlerde ise bu amaçla görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işlerine başvuru yapılır. Taraflar anlaşarak arabulucuyu kendileri seçebilirler. Taraflar arasında mutabakat yoksa, arabuluculuk bürosu, listeden arabulucu belirler.