CHP lideri Kılıçdaroğlu: Kararı tanımıyoruz, Kaftancıoğlu il başkanımız
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, mahkemenin Kaftancıoğlu kararını tanımadığını vurgulayarak, "Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanımızdır, nokta" diye konuştu. SADAT'a ziyaretini anlatan CHP lideri, "Buradan benzer tüm yapılara mektupçu mafyalara, kendini derin devlet ilan etmiş müptezellere sesleniyorum; haddinizi bilin. Karşınızda Kuvva-i Milliyeciler, CHP vardır" dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Söylemlerimizi verilere dayandırmak zorundayız, toplumu ikna etmek zorundayız. Doğruları söylemek zorundayız. Bugüne kadar, AK Parti iktidarlarına kadar 57 hükümet hizmet etti. 57 hükümetin harcadığı para 713 milyar dolar. Osmanlı'nın borcunu ödediler, Keban, Atatürk Barajlarını yaptılar, demir ağlarla döşediler, gübre, şeker fabrikaları yaptılar. Kimseye yalvarmadılar. 'Her fabrika bizim için kale' diyorlardı. AK Parti iktidar oldu, harcadığı para 2002'den günümüze kadar harcanan para 2 trilyon 631 milyar dolar. Türkiye G20'den düşüyor, 23'üncü ülkeye geriliyor. AK Parti'nin yaptığı bir şeker, bir gübre fabrikası gösterin. Neyi yaptılar, hangi fabrikayı yaptılar? Cumhuriyetin tüm fabrikalarını sattılar, o parayı da yediler. Nasıl sorumsuz bir anlayışla devletin yönetildiğini milletimizin görmesi lazım" dedi.
"TÜRKİYE BORÇ BATAĞIYLA KARŞI KARŞIYA"
"Bu paraları ne yaptılar?" diyen Kılıçdaroğlu, "Bir fabrika yok, İş Bankası gibi banka yok. Tarihimizde eşi görülmedik bir soygun düzenini başlattılar. Türkiye devletini borç batağıyla karşı karşıya getirdiler" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, "Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın borcunun yüzde 67'si döviz ve altın. Her kur arttığında hem borcun hem faizin artıyor. 2022'nin başında borç stoku 2 trilyon 747 milyar TL'ydi. 2022'nin ilk üç ayında döviz arttı, altın yükseldi; 2 trilyon 747 milyar liralık borç, 3 trilyon 19 milyar TL'ye çıktı" diye konuştu.
"Eğer ekonomi doğru yönetilseydi, 272 milyar lirayla ne yapılırdı?" diye soran Kılıçdaroğlu, "13,6 milyon emekliye asgari ücret kadar bayram ikramiyesi verilirdi. Çiftçiye her yıl verilen destek 3 kat artırılabilirdi. Ücretle çalışan 6,5 milyon emekçiden sosyal güvenlik primini karşılayabilirdi. Üstüne açlık sınırı altındaki 4 milyon hanenin her birine 2022 yılında 5 bin lira gıda çeki, 4 bin lira enerji çeki verilebilirdi. 2022 yılında petrol ve doğalgazdan alınan ÖTV'yi sıfırlayabilirsiniz" örneklerini verdi.
Çiftçilerin sorunlarına da değinen CHP lideri, "Ofis çiftçinin kara gün dostu" yazardı, şimdi ithalatçıların dostu haline geldi. Buğday üreticisi çiftçi arkadaşlarım unutmasın. tonunu 2 bin 250 liraya satın aldılar. Bir süre sonra aynı TMO, 6 bin 700 liraya ithal etti. İktidar kimden yana?" diye konuştu.
AYNUR DOĞAN'A YASAK
Sanatçı Aynur Doğan'ın konserinin iptal edilmesine değinen Kılıçdaroğlu, "Şarkının ezgisi burukluk yaratıyor ve sen bu şarkıyı yasaklıyorsun. Türkiye bu noktaya gelmemeli. Kürtçe bir şarkı okudu diye nasıl yasak getirebilirsiniz? Her şarkı bizim, her türkü bizim. Barışı, huzuru getireceğiz. Herkes türküsünü, şarkısını söyleyebilecek. Birbirimize farklı bakmayacağız. Bir şarkıdan, türküden korkan olur mu? Buradan çıkaracağız Türkiye'yi" ifadelerini kullandı.
KAFTANCIOĞLU KARARI: ÖZGÜRLÜĞÜ SİZE RAĞMEN GETİRECEĞİZ
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında verilen karara tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi intikamına şahit olduk. Canan Hanımı mahkum ettiler bir de siyasi yasak getirdiler. Parti kapatmakla, farklı düşündükleri için hapse atmakla demokrasi gelmez. Akıl akıldan üstündür. Benim söylemime katılmayabilirsiniz ama beni dinleyebilirsiniz. Canan Hanım'ın hapse atılmasını isteyenler, seçilmiş mahkemeler, seçilmiş hakimler şunu unutmasın bu ülkeye demokrasiyi size rağmen getireceğiz, özgürlüğü size rağmen getireceğiz" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Adaletsizlik Covid gibidir, süratle yayılır, tüm alanı enfekte eder. Adaletsizlik kime yapılıyorsa ona karşı durmak gerekiyor" dedi. Kılıçdaroğlu, mahkemenin Kaftancıoğlu kararını tanımadığını vurgulayarak, "Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanımızdır, nokta" diye konuştu.
SADAT TEPKİSİ: HADDİNİZİ BİLİN
SADAT'ın önüne gitmesi hakkında konuşan Kılıçdaroğlu, "Bu şirket kar amaçlı. Kurucusu Erdoğan'ın eski danışmanı, emekli general. Bu kişi devletin en hassas konularının tartışıldığı masadadır. Şirketin karı nereden? Resmi sitesi; suikast, gayrinizami harp, özel kuvvetler, psikolojik harp, baskı, pusu, sokak hareketleri, terör anlatılıyor. Bunun Cumhurbaşkanlığı danışmanlığında ne işi var?" dedi.
"Oraya gittik" diyen CHP lideri sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir de ideolojik zırh kuşanmış kendisine. Türkiye'yi kaldırıyor, başka devlet kuruyor içinde Türkiye de olacak. Asrika olacak, konfedere devlet olacak. Başkan tarafından yönetilecek, başkenti İstanbul olacak, resmi dili Arapça olacak. Bahçeli ne diyor? Bunlara destek veriyorsun. Bu anlayış sarayda başdanışmanlık yapıyor. Bu ülkenin mücadelesini veriyorum. Yolunu kaybeden bir MHP var. Erdoğan da sormak isterim, bunlar senin yanında hizalandılar. Sana ne danışmalığı verdiler? İstihbarat örgütleri, Dışişleri Bakanlığı var. Sen bunları ne için kullandın? Sen kim olursan ol, CHP'lileri korkutamazsın. Bu para için mehdilik hikayeleri anlatan şirketin karşısında daha güçlü, daha kararlı şekilde durmalıyız, duracağız. Karşımızda kendi uydurdukları din zırhına bürünmüş bir yapı vardır. Anadolu'nun irfanına tehdittir. Samimi Müslümanlar bunun karşısında dimdik durmalıdır. Buradan benzer tüm yapılara mektupçu mafyalara, kendini derin devlet ilan etmiş müptezellere sesleniyorum; haddinizi bilin. Karşınızda Kuvva-i Milliyeciler, CHP vardır."
İSTANBUL HAVALİMANI
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Psikolojik harbin içindeyiz. Bu kurumlar, sarayla işbirliği yaparak pek çok pozisyonlar yaratabilirler. Onun için SADAT'a gittim. Önce manipüle sonra provoke ederler.
Dün akşam bir tweet attım. Atatürk Havalimanı'yla ilgili. Neymiş, ben havalimanın park yapılmasını, pistlerin kırılmasını önermişim. O müteahhitte sesleniyorum, o makineleri çek, pistlere dokunma. Kanal İstanbul gibi. Oraya birisi girerse göreceğiz var. Asla buna izin vermeyeceğiz.
Bunların bazıları siyasi parti formunda, bazıları yorumcu... Ama hepsi asimetrik, psikolojik harp. Atatürk Havalimanı'nın binaları, pistleri korunacaktır, mücadelemiz bunun içindir. Yandaşların işi bu, manipülasyon. Sarayın o algı operasyonlarının üstüne gideceğiz."
