Renault CEO'sundan Avrupa'ya açık mektup
Renault CEO'su Luca de Meo, Avrupalı politikacıları otomotiv sektörü için acil önlem almaya çağırdı. Haziran ayındaki Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde bir mektup kaleme alan Luca de Meo, sektörler arası işbirliği çağrısında bulundu. De Meo, "Airbus ile Avrupa'nın neler yapabileceğini zaten gördük. Amerikalılar teşvik ediyor, Çin plan yapıyor, Avrupalılar düzenleme çıkarıyor" görüşlerini paylaştı. De Meo, Çin otomotiv endüstrisini körü körüne takip etmek yerine, Avrupa'nın kendi yolundan gitmesi gerektiğini de vurgulayarak, "E-yakıt çözümü son derece umut verici ve daha fazla araştırılmalı. Bir otomobilin yalnızca kullanım sırasındaki enerji tüketimine odaklanmak yerine, tüm yaşam döngüsü üzerindeki etkisini ölçmemizdir. Avrupai bir yol icat edeceğiz" dedi
Renault CEO'su Luca de Meo, Haziran ayındaki Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde bir mektup kaleme aldı.
Avrupa Parlamentosu seçimlerine yalnızca birkaç hafta kala yayınlanan de Meo'nun mektubu, otomotiv endüstrisinin enerji geçişinde kolektif olarak başarılı olmak için Avrupa'ya harekete geçme çağrısında bulunuyor.
İtalyan CEO, sektörler arası işbirliğini geliştirerek ve kamu ile özel sektör arasında büyük ölçekli projelere liderlik ederek, benzeri görülmemiş dönüşüm döneminin neden Avrupa'da endüstriyel bir yenilenme için sıçrama tahtası olabileceğini de açıkladı.
De Meo, "Airbus ile Avrupa'nın neler yapabileceğini zaten gördük. Kooperatif girişimlerini hızlandırarak sektörümüzü canlanma yoluna koyacağız" ifadelerini kullandı.
Renault CEO'su de Meo, otomotiv sektörünün sadece ekonomi açısından değil, günümüzde dengesiz bir rekabetle karşı karşıya olan Avrupa yaşam tarzı için de önemine değinerek, "Amerikalılar teşvik ediyor, Çin plan yapıyor, Avrupalılar düzenleme çıkarıyor" eleştirisinde bulundu.
'YENİ BİR MOBİLİTE SİSTEMİ KURULMALI'
Mektubunda, rekabetçi ve karbondan arındırılmış gerçek bir Avrupa sanayi politikası geliştirmek için yedi öneri ve sekiz önlem sıralayan Luca de Meo, "Avrupa hibrit bir model icat etmeli. Avrupa'nın en büyük 200 şehrini karbondan arındırma stratejisine dahil ederek, geçişe kararlı olan oyuncuları ödüllendirmek için endüstriyel Şampiyonlar Ligi ve enerji dönüşümüne yönelik yatırımları ve sübvansiyonları yoğunlaştıracak yeşil ekonomik bölgeler kurulmalı" dedi.
Ekolojik geçişin bir takım oyunu olduğunu da kaydeden Renault CEO'su, Avrupa otomotiv endüstrisinin kıtanın karşı karşıya kaldığı zorluklara çözüm olarak hızla ortaya çıkabileceğine inandığını bildirdi.
Siyasi karar alıcılara, belediye meclis üyelerine ve Avrupa vatandaşlarına çağrıda da bulunan İtalyan CEO, "Enerji, yazılım ve dijital sektörlerdeki STK'lar ve oyuncuların Avrupa'da yeni bir mobilite ekosistemi oluşturmak için harekete geçmeli ve birlikte çalışmalı" dedi.
'AVRUPAİ BİR YOL İCAT EDECEĞİZ'
Otomobil üreticilerinin regülasyon tarihlerini karşılamakta zorlandığını ve bütçelerinin yüzde 25'ini Ar-Ge bütçelerine ayırmaları gerektiğini de vurgulayan De Meo, "Avrupa'da otomobil üretmenin maliyeti daha yüksek. Çin'de üretilen bir C segmenti otomobil, eşdeğer bir Avrupa modeliyle karşılaştırıldığında 6 bin ila 7 bin Euro arasında (toplam fiyatın yaklaşık yüzde 25'i) bir maliyet avantajına sahip" dedi.
De Meo, halihazırda elektrikli araçlarda hakim konumda olan Çin otomotiv endüstrisini körü körüne takip etmek yerine, Avrupa'nın kendi tercih edeceği bir yakıt karışımını geliştirmesi gerektiğini de aktardı.
İtalyan CEO, "Örneğin e-yakıt çözümü son derece umut verici ve daha fazla araştırılmalı. Önerimiz, bir otomobilin yalnızca kullanım sırasındaki enerji tüketimine odaklanmak yerine, montajdan kullanım ömrünün sonuna ve geri dönüşüme kadar tüm yaşam döngüsü üzerindeki etkisini ölçmemizdir. Avrupai bir yol icat edeceğiz" dedi.
Renault CEO'su, bu yaklaşımın Avrupalı mühendislerin Çin'e karşı rekabet gücünü artırabileceğini bildirdi.
Öte yandan, De Meo, "Ekolojik geçiş bir takım sporudur. Finansal piyasaların baskısı altındaki Avrupalı üreticiler genellikle kısa vadeli kârlara odaklanmaya zorlanırlar. uzun vadede gerekli yatırımları yapmak... Çin tüm güçlerini birleştirerek sorunu çözmüş, Finansal kurumlar da dahil olmak üzere tek bir amaç etrafında" sözleri ile Çin'i Avrupa'ya örnek gösterdi.
De Meo, mektubu kaleme alma amacı ile ilgili olarak, "Seçim kampanyası, beraberindeki argümanlarla başlamadan önce, politikaya dahil olmak için değil, doğru politikaya ilişkin karara katkıda bulunmak için sesimi duyurmak istedim" dedi.
SEAT'TAN TRANSFER EDİLDİ
Renault, tarihindeki en büyük krizlerinden birini 2018 yılı sonunda yaşadı.
Şirketin Nissan ile kurduğu ittifakın mimarı olan CEO'su Carlos Ghosn'un yolsuzluk suçlamaları ile Tokyo'da tutuklanması, Renault'ta yönetim boşluğu oluşturdu ve Nissan ile yapılan ittifakın da geleceğini belirsiz hale getirdi.
Tutuklanmasının ardından Nissan ve Renault yönetim kurulları tarafından Ghosn'un her iki şirketteki görevlerine son verildi.
Nissan'da Ghosn'un yerine CEO olarak atanan Hiroto Saikawa'nın, göreve gelmesinin üzerinden henüz bir yıl geçmeden haksız kazanç sağladığının ortaya çıkması ise yeni CEO'yu da istifaya sürükledi.
Renault cephesinde ise, Ghosn'un eski sağ kolu olan Thierry Bollore yeni CEO olarak 2019 başında göreve başladı. Fakat, Bollore'nin Nissan ile yapılan ittifakın geleceğini riske atacak adımlar atması gerekçesiyle aynı yılın Ekim ayında görevine son verildi.
Ekim 2019'da ise, Renault-Nissan İttifakı'nın Nissan ayağında, şirketin bozulan imajını düzeltmesi adına üniversitede din bilimi eğitimi alan Makato Uchida yeni CEO olarak atanırken, Renault tarafında ise şirketin finansal direktörü Clotilde Delbos geçici CEO olarak göreve getirildi.
Renault, 2020 başında ise, Volkswagen Grubu markalarından Seat'ın kaptan koltuğunda oturan Luca de Meo'yu CEO olarak atadı. Kariyerinde Toyota ve Fiat geçmişi bulunan de Meo, Nissan ile ilişkileri yeniden yapılandırdı.
