Nilgün Belgün'den Metin Akpınar'a destek: Üstüne gidilmemeli

Duygu Nebioğlu - Sevgi Nebioğlu

"BENİ BAĞRINA BASMAKTA ZORLANDIĞI İÇİN AĞIR TRAVMALAR YAŞADIM"

Duygu Nebioğlu, davanın sonuçlanmasından sonra şu açıklamayı yapmıştı: Benim adım Duygu Nebioğlu, 88 yılında Antalya'da yaşama tutundum. Dünya'nın varlığını talihsiz olaylar ile kavradım. Bebekliğim, çocukluğum zor şartlar altında geçti. 94 yılında Nebioğlu ailesi tarafından evlat edinildim. Ailem tarafından topluma kazandırılmak için başlayan serüvenimin devamında biyolojik ailemin ve soyağacımın merakına düştüm. Bu düşünce beni Türk toplumuna mâl olmuş Sayın Metin Akpınar'a ulaştırdı. Henüz 21 yaşında üniversite öğrencisi iken gerçeklerin karşısında yoğun şaşkınlık hissiyle, hayranı olduğum sanatçının biyolojik babam olmasının mutluluğunu ne yazık ki yaşayamadım. Aldığım yetersiz sevgi nedeniyle beni bağrına basmakta zorlandığı için ağır travmalar yaşadım. Bu sebeple saygı değer avukatlarıma ulaştım. Bugün avukatlarım Ferihan Polat ve Ahmet Furkan Uludağ sayesinde Metin Akpınar'ın babam olduğu Akseki Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı ile resmiyete kavuşmuştur. Adalet karşında tüm haklarımı koruma altına almış bulunuyoruz. Şaşkınım, yıllar sonra gelen mutluluk hayatımın ilk günü gibi oldu. Kamuoyuna bunu açıklamayı borç bilip sevgi ve barış içerisinde hareket edeceğimizi duyurmak istiyorum. Bu süreçte bana destek olan ve koşulsuz sevgi veren Nebioğlu aileme teşekkür ediyorum. Duyguluyum.

METİN AKPINAR'DAN AÇIKLAMA

Yaşananların ardından Metin Akpınar, Habertürk'e yaptığı açıklamada şu ifadelere yer vermişti: Bu duyuru son gelişmeler üzerine sevgili halkıma, sevenlere kızanlara duyurudur. 36 yıl önce Antalya’da bir sanatsal etkinlikte tanıştığım kişiyle sadece bir gecelik beraberliğim oldu. Bu olaydan sonra bir daha ne görüştük ne de haberleştik. 24 yıl sonra, bir gün ikiz kardeşler bana ulaşıp babalarının ben olduğumu söylediler. Elbette çok şaşırdım ve sarsıldım. Kızlarımdan öğrendiğime göre bir yetiştirme yurdunda kalmışlar, 6 yaşındayken de Nebioğlu ailesi tarafından evlat edinilmişler. 20 yaşına geldiklerinde ise biyolojik ailelerini bulmak istemişler. Kendilerini ilk tanıdığımdan itibaren çocuklarım olarak kabul ettim. Hepimiz açısından en sağlıklı şekilde ilişkimizi sürdürmek için karşılıklı çaba sarf ettik. Bu şekilde yolumuz kesiştikten sonra onlara, eşim Göksel ile birlikte elimizden geldiğince maddi ve manevi destek olmaya çalıştık. Bunca yıldan sonra gelen bu haberin ardından onların beklediği ve umduğu baba olmam kolay değildi.

İlişkimizi kendimize bir yol bularak sürdürmeye çalıştık. 2023 yılına geldiğimizde aramızdaki bağı resmiyete kavuşturmayı tercih ettiler. İtirazım olmadı ve kamuoyunu meşgul eden dava süreci başladı. Bu dava sırasında davayı zora sokacak herhangi bir çabam olmadı.

Hukuki prosedürler tamamlandıktan sonra 13 Ekim 2023 günü itibariyle Duygu, benim nüfusuma geçti, hukuki işlem tamamlanınca kardeşi de geçecek.

Kızlarımı tanımamdan itibaren bugüne kadar onları kabullenmemde ve onlara karşı duygularımda bir değişiklik olmadı. Bu dava sürecinin de buna olumsuz bir etkisi yoktur.

Varlıklarından haberdar olmadığım çocuklarımın çektiği acılardan dolayı çok üzgünüm. Ayrıca eşim Göksel Akpınar'ı üzdüğüm için özür diliyorum.

En önemlisi anlamsız bir şekilde üzdüğüm halkımdan özür diliyorum. Ne yazık ki hayat geriye doğru yaşanmıyor.

NİLGÜN BELGÜN'DEN METİN AKPINAR'A DESTEK

Nilgün Belgün, bir hayli zor günler geçiren Metin Akpınar'a destek verdi. Belgün, Akpınar ile 1976'da çekilen bu karesini yayımlayarak şu ifadeleri kullandı: Bu fotoğraf 1976 yılında Devekuşu Kabare'de ilk profesyonel oyunculuğumu sergilediğim 'Haneler' adlı oyunun müzik provasından…

Benim için anısı ve değeri çok büyüktür. Metin Akpınar benim hem ustam hem patronum hem de sahne partnerimdi o yıllarda…
Son zamanlarda hiç olmadığı kadar özel hayatıyla ilgili gündemde…
Her insanın yaşamında hataları, yanlışları olduğu gibi sanatçıların da olabilir. Herkes hatasından ve yanlışından kendi sorumludur ve bedelini de kendi öder, ödemiştir de.
Metin Akpınar sanatıyla yıllarca halkı gülümsetmiş yüzünü güldürmüş bir aktördür. Şu anda 82 yaşında olan bir sanatçının artık üstüne gitmemeli zaten yaşadıklarından yeterince üzülen bu adamın daha fazla saygınlığını yıpratmamalı itibarsızlaştırmadan daha fazla üzülmesine neden olmadan konuyu kapatıp onu kızlarıyla baş başa bırakmalı diye düşünüyorum.
Çünkü biliyorum ki bu değerli insanların yeri asla dolmuyor…
Onları yaşarken güzel anmak değerini bilmek zorundayız.
Bunları eski bir dost olarak ustasından çok şey öğrenen bir öğrenci olarak söylemek istedim… Hassas bir durum ve asla dedikodu malzemesi yapılacak bir olay değil.

Fotoğraflar: DHA, Instagram, İHA