Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar

Neziha KARTAL / HABERTURK MAGAZİN

FOTOĞRAFLAR: Neziha KARTAL

‘Sen Sevda mısın’ adlı şarkısıyla müzik dünyasının son günlerde yükselen ismi olan Buray, HT MAGAZİN’e konuştu. Avustralya’da yaşayan genç şarkıcı, Türkiye’ye gönderdiği şarkıların beğenilmesiyle hayatının değiştiğini anlatıp ekledi: “Bestelerimi ticari kaygı gütmeden yapacağım. Doğallığımı bozmayacağım.”

‘Beni tüketemezler’

İlk albümündeki ‘İstersen’ ve ‘Sen Sevda mısın’ gibi şarkılarıyla kısa zamanda pop müziğin sevilen seslerinden biri haline gelen Buray, “Sektörde kök salıp yerimi sağlamlaştırmak istiyorum. Beni tüketemezler” diyor.

‘İSTERSEN’ isimli şarkısıyla dikkatleri üzerine çeken, ‘Sen Sevda mısın’ şarkısı dillerden düşmeyen, son dönemin sevilen isimlerinden Buray’la bir araya geldik. Sanatçı Avustralya’daki hayatını, kısa sürede ulaştığı başarısının sırlarını ve hayallerini HT Magazin’e anlattı.

‘MÜZİĞİN İÇİNE DOĞDUM’

Müzikle ilgilenmeye ne zaman başladınız?

Müziğin içine doğdum. Bu çok klişe bir söz gibi geliyor ama sebebi var. Babam müzisyen olduğu için müzik beşikte başladı. Babam Kıbrıs’ta Türk halk müziği sanatçısıydı. Evde sürekli müzik vardı. 5-6 yaşlarında denemelere başlamışım. Ama babam sırf soğumayayım diye beni hiç zorlamadı. Kendi isteğim ve uğraşlarımla müziğin içine girdim.

Müzik hayatınız nasıl devam etti?

İlk olarak bağlama, lisedeyse gitar ve piyano çalmayı öğrendim. Biraz da Batı müziğiyle ilgilenmeye başladım. Sonrasında da zaten klasik Batı müziği eğitimi aldım. Pop müziğin içine girdim ve aranjeler yapmaya başladım. Müzikte yüksek lisans yapmak için İngiltere’ye gittim. 3 yıl boyunca İngilizce repertuvarımla dünyada birçok yerde çalıştım. Ardından da Avustralya’ya taşındım ve 7 yıldır orada yaşıyorum.

Hâlâ orada yaşayıp İstanbul’a sadece iş için mi geliyorsunuz?

Son 3 aydır İstanbullu oldum diyebilirim. İşler tutunca ben de burada da bir hayat kurucağım ama Avustralya’yı bırakmam.

‘AKLIMDA HEP POP VARDI’

Babanız halk müziği sanatçısı, siz klasik müzik eğitimi aldınız ama pop albümü çıkardınız. Bu tercihin sebebi nedir?

Kıbrıs’ta klasik müzik eğitimi dışında başka bir imkânım yoktu. Pop dershanesi diye bir şey olmadığı için klasik müzik eğitimi aldım. Okulun haricinde piyanist şantör arkadaşlardan klavye dersleri alarak kendimi geliştirdim. Ama akademik ve müzikal bilgi açısından pop müzik sanatçısının klasik müzik eğitiminden geçmesinden yanayım. Klasik müzik okurken de akımda pop müzik vardı.

Şarkı söylemeye ne zaman başladınız? Bu konuda eğitim aldınız mı?

Kıbrıs’ta birçok Türk sanatçının arkasında gitar çaldım. Şarkı söylemeyeyse üniversiteden sonra, ev arkadaşım Aytunç’un teşvik etmesiyle başladım. Evin içerisinde düetler yaparak başladık. Sonrasında devam etti. Solistlik açısından hiçbir eğitim almadım. İçimden geldiği şekilde gitar çalıp şarkı söylüyorum. Şan dersine inanmıyorum. Tanrının yarattığı tek enstrüman sestir. Onu başka biri sana öğretemez. O kişinin kendisinin bulması gereken bir şey.

Türkiye’ye gelip albüm yapma fikri nasıl oluştu?

Gözde Ançel ile tanıştıktan sonra birlikte şarkı yapmaya başladık. Türkiye’deki birçok insana şarkılar yolladık. Sonrasında bana teklif geldi. Biz de yaptığımız bestelerden bana en yakın olan 7-8 tanesini seçerek 2 yılda bu albümü yaptık.

‘TÜRK MÜZİĞİNDE 90’LARDA KALDIM’

Şarkılarınızda 90’lar müziğinin samimiyetini, o duygusallığı hissedebiliyor insanlar. Bunda etkili olan nedir?

90’lar çocuğu olduğum için Sezen Aksu, Levent Yüksel, Sertab Erener, Kenan Doğulu gibi isimlerden esinlendim. Kıbrıs’tan ayrılmam, 2000’lerin Türk müziğinden etkilenmememe sebep oldu. Günümüzün müzik taslaklarına bağlı kalmadan hikâyelerimi anlatmama vesile oldu. Türk müziğinde 90’larda kaldım.

Albüm sonrasındaki ilk konserinizde kendi yazdığınız şarkıları insanların söylediğini duymak nasıl bir histi?

Kıbrıs’ta bir üniversite konserine gittim. ‘Sen Sevda mısın’ ve ‘İstersen’i 2 kez söylettiler. O an hissettiğim duygu anlatılmaz yaşanır. 6 bin kişi hep bir ağızdan söyledi.

Yeni çıkan bir şarkıcı ilk şarkısında başarıyı yakalamışsa hep “İkinci şarkıda devamı gelecek mi?” diye bakılır. Bu tarz bir endişeniz var mı?

İnsanlara ulaştracağım şarkılar yapıyoruz. Bundan sonra düşeceğimi sanmıyorum “Buray kayboldu” diye bir şey duyulmayacak. İnsanlara duyuracak o kadar güzel şarkılarımız var ki beni tüketemezler. Kendi albümümün dışında sanatçı arkadaşlarımıza da şarkı vermeye başladık. Sektörde kök salıp yerimizi sağlamlaştırmak istiyoruz.

Adının ‘ayın etrafındaki ışık’ anlamına geldiğini söyleyen Buray, “Dedemin büyük dedesinin adıymış. Benden başka kimsede duymadım” diyor.

‘Albümümdeki tüm şarkılar A kalite’

Bir sonraki albümünüz için de 2 yıl bekleyecek miyiz?

Hayır, bestelerimiz çok ve imkânlarımız artık daha fazla. Bu albümü küçük bir ev stüdyosunda hazırladım. Vaktimiz vardı, bizi bekleyen kimse yoktu. Yüzlerce şarkımız var. İkinci albüm uzak değil.

Tercihiniz yine albümden yana mı olacak yoksa single yapmayı düşünüyor musunuz?

Elimizde imkân varken single değil albüm yapma taraftarıyız. Albüme sırf doldurmak için koyduğumuz şarkı yok. Hepsi A kalite şarkılar.

Çok kısa zamanda hem internetteki dinlenme oranlarında hem de satışlarda sizi yukarılara taşıyan sebep nedir?

Hiçbir ticari amaç gütmeden, duymak istediğim besteleri istediğim aranjelerde yansıttım. “Beğenilecek mi, satacak mı?” kaygısı gütmedim. İnsanlara bu samimiyet ve doğallık güzel geliyor. “Günümüzde bu format dinleniyor” diye şarkıları bir kalıba koymadık.

İlk albümde güzel bir şey başardınız. İkinci albümde daha iyisini yapmaya çalışmak doğallığı etkilemez mi?

Çıtayı şarkılarımın doğallığını bozmadan da yükseltebilirim. Bestelerimi yine ticari kaygı gütmeden yapacağım. İçlerinden en güzellerini seçip albümümü oluşturacağım. Doğallığı bozmadan daha güzel şarkılar yaptığında sonuç neden daha kötü olsun ki?

‘Doğadan ilham alıyorum’

Müzik dışında hayatınızda ne var? İlgi alanlarınız neler?

Şu sıralar hiçbir şey yapamıyorum. İstanbul’a geldim, buraya adapte olmaya çalışıyorum. Yerim yurdum belli değil, adresleri öğrenmeye çalışıyorum. Avustralya’daysa deniz kenarında eski püskü bir ev alıp onu tamir ettim. Sabah kalkıp sahilde koşar, organik kahvaltının ardından doğanın içinde bestelerimi yaparım. Bir kedim var, adı Tomris, onunla oynarım. Vahşi yaşama, doğaya âşığım. Doğadan ilham alıyorum.

‘Yaş 30’a gelince sakinlik ister oldum’

Anlattıklarınızdan hareketle hayattan kopuk bir yaşamınız olduğunu söylebilir miyiz?

Asla hayattan kopuk bir yaşam değil. Güzel bir sosyal çevrem var. Eskiden gece hayatım da vardı ama yaş 30’lara gelince biraz daha sakinlik ister oldum. Zıpır bir izlenim veriyor olabilirim ama sakin biriyimdir.

‘Müziğimizi dünyaya ulaştıracağım’

Müzik hayatınızda hedefiniz nedir?

Bir hedef vardır, ona ulaşınca yenisi gelir. Şimdi buradayım ama İngilizce şarkılarımız da var. Türk müziğini Türk olmayanlara ulaştırmak istiyorum. Türk ezgilerini ve müziğimizi dünyaya duyurmak istiyorum.

Türk halk müziği albümü yapmayı düşünüyor musunuz?

Babamın bir sürü şarkısı var söylemek de isterim ama kendi tarzıma uygun şekilde. İleride söylemek istediğim 1-2 şarkısı var.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ