Eş cinayetini ortaya çıkaran güvenlik kamerasıyla ilgili 'açı' detayı
Antalya'nın Alanya ilçesinde, Aslı Öztürk'ün (36) eşi Mesut Öztürk (29) tarafından boğulduğu ve güvenlik kamerası görüntüleriyle ortaya çıkan cinayetle ilgili çarpıcı bir ayrıntı ortaya çıktı. Olayda, kameranın ayarı bozulunca açısının değiştiği, normalde Öztürk'ün cansız bedeninin taşındığı alanı kaydetmediği öğrenildi. Aslı Öztürk'ün ağabeyi Yunus Emre Koçak, "Aslında bütün kameraları incelemiştik, bir şey çıkaramamıştık. 'İlahi adalet' diyeyim, kameranın biri ayarı bozulmuş, binaya doğru dönmüş. Olayın oluşu o kamerada net gözükmüş. Kolluk kuvvetleri o şekilde çözdü" dedi
İlçede 20 Mayıs günü saat 04.30 sıralarında, jandarmaya giden Mesut Öztürk, eşi Aslı Öztürk'e ulaşamadığını belirterek, kayıp başvurusunda bulundu.
DHA'nın haberine göre, hemen harekete geçen Konaklı Jandarma Karakolu ekipleri, güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Yapılan incelemeler sonucu Mesut Öztürk'ün, olay gecesi halıya sarılı bir şeyi aracına taşıdığı belirlendi.
Bunun üzerine gözaltına alınan Mesut Öztürk, ifadesinde olayı itiraf etti. Eşiyle evde tartıştıktan sonra yatak odasında boğarak, öldürdüğünü daha sonra halıya sarıp, araziye götürdüğünü ve burada iş makinesiyle gömdüğünü anlatan Öztürk, mahkemece tutuklandı. Aslı Öztürk'ün cenazesi ise gözyaşlarıyla toprağa verildi.
'İLAHİ ADALET SAYESİNDE EVİN GİRİŞİNE DOĞRU DÖNEN KAMERA HER ŞEYİ GÖSTERDİ'
Cinayetin üzerinden yaklaşık 2 ay geçerken, Aslı Öztürk'ün ailesi, kızları için mevlit okutup, yemek verdi. Aslı Öztürk'ün ağabeyi Yunus Emre Koçak ise olayın detaylarını anlattı. Mesut Öztürk'ün cezasını çekmesini istediğini söyleyen Koçak, "Daha dün gibi 52 gün olmuş kardeşim vahşice öldürüleli. Jandarma, adli makamlar sağ olsunlar, 3 gün gibi kısa zamanda olayı çözdü. Biz acıyı yaşıyoruz, onun da acıyı yaşamasını istiyoruz. Adli mercilere güveniyoruz. Gerekenin yapılmasını istiyoruz" dedi.
Kardeşinin cesedinin bulunduğu güne kadar neler yaşandığını da anlatan Koçak, şöyle konuştu: "Kız kardeşim ilk 'Kayboldu' dendiğinde ben işteydim. 'Sabah yürüyüşe gitti dönmedi' dendiğinde zaten hemen başına bir iş geldiğinden ve böyle bir şeyin olamayacağından tamamen emin olduk çünkü tanıdığımız kardeşimiz 2 tane çocuğunu 1 saat bile emanet etmeyen bir insan. İlk gün jandarmaya gittik, kayıp ilanını verdik. 24 saat geçmeden bazı şeyler olmuyormuş, yasal prosedürler varmış. İkinci gün de çevredeki tüm kameraları incelediğim halde hiçbirinde kız kardeşimin geçtiğini ya da yürüdüğünü göremedim. Kolluk kuvvetleriyle yaptığımız istişarede onlarla da hemfikir olduk, yürüyüş yapan bir insan nasıl olur da hiçbir yerde gözükmez. Koskocaman caddede bir kameraya nasıl takılmaz? Daha sonra yapılan araştırmalarda Alanya Belediyesi'nin çocuk parkını gördük. Oradaki mobese kameralarını fark ettik. Aslında bütün kameraları incelemiştik, bir şey çıkaramamıştık. 'İlahi adalet' diyeyim, kameranın bir tanesinin ayarı bozulmuş binaya doğru dönmüş yönü. Olayın oluşu o kamerada net bir şekilde gözükmüş. Kolluk kuvvetleri o şekilde çözdü. Acımızı yaşıyoruz."
ASLI'NIN ARACIYLA GÖMECEĞİ YERE GÖTÜRMÜŞ
Öte yandan Mesut Öztürk'ün, boğarak öldürdükten sonra halıya sardığı Aslı Öztürk'ü eşinin aracıyla gömeceği ormanlık alana götürdüğü ortaya çıktı. Mesut Öztürk'ün, öldürdüğü eşini aracın bagajına koyup, götürdüğü anlar ise açısı değişen kameraya yansımıştı. Aslı Öztürk'ün o otomobili ise şimdi babaevinin önünde üzeri örtülü duruyor.
