İbrahim Yıldız: Güven Yalçın enerji verdi
Beşiktaş, Süper Lig'in 16. haftasında Kayserispor'u 4-2 mağlup etti. Habertürk yazarı İbrahim Yıldız, Beşiktaş - Kayserispor maçını kaleme aldı
Sergen Yalçın’la yollarını ayıran Beşiktaş, 5 maç sonra kazanarak büyük moral buldu. Geçen yılın şampiyonu, Sergen Yalçın’la devam etmeyi düşünmedi. Yalçın’ın istifasının üzerine atladılar bir anlamda. Ülkemizde ne yazık ki en çabuk harcanan teknik adamlar oluyor. Maaşlarını tıkır tıkır alan oyunculara yönelik bir yaptırımın söz konusu olmadığını biliyoruz. Oynasa da oynamasa da parasını alıyorlar. Böyle olunca, “nasıl olsa bu hoca gider…” beklentisi duygusuna kapılan futbolcuların performansı da maça göre değişiyor.
Sergen Yalçın’ın hataları vardı elbette. Kendi içinde yaşadıkları, Beşiktaş’ın çocuğu olması, o formayı yıllarca giymesi, kötü gidişle birlikte bir anda patlama noktasına getirdi kendisini. Futbolcularını suçlayıcı açıklamaları yapması gereksizdi. Yönetim arkasında dursa bu takım yine Sergen’le yoluna devam edebilirdi. Olan oldu.
Şimdi Beşiktaş yeni bir teknik adam arayışında. Büyük olasılıkla yerli bir hoca ile anlaşılacak. En büyük aday ise “kabul ederse” Şenol Güneş olacak.
Kayseri maçına gelecek olursak; önemi büyüktü. Ya teslim olacaklardı ya da başlarını kaldırıp yürüyeceklerdi. Altyapı antrenörü Önder Karaveli takıma moral kazandıran galibiyete imza atarken tecrübesini de gösterdi.
İlk yarısı vasat, sıkıcı geçen maçta tempo yoktu. Oyuncular ceza sahasına girmekte zorlandılar. Kenarlar neredeyse hiç çalışmadı. Doğru dürüst bir orta bile yapılamadı. Larin’in attığı golün ortasını stoper Serdar orta sahadan yaptı.
Organizasyon olmayınca, düşük motivasyonla oynayan Beşiktaşlı oyuncular takım bütünlüğünü sağlayamadılar. Emekli! Atiba ve Rıdvan çabaladılar takımı ateşlemek adına. Orta sahada büyük işler yapması beklenen, Pjanic sahada gezdi durdu. Bir tek olumlu pası yoktu. Hatalar yaptı. Mücadele etmedi. Biraz kendini oyuna verse, ilk yarı daha farklı olabilirdi.
Karşılaşmanın ikinci yarısı farklıydı. Beşiktaşlı oyuncular seyircinin desteği ile “Ayıp oluyor, biraz oynayalım” diye kendilerini oyuna verince maçta güzelleşti. Koordinasyon sağlanınca, pozisyonlarda çoğaldı. Temponun yükselmesi sonucu iki kez geriye düşmelerine rağmen maçı kazanmasını bildiler.
Kazanılan 3 puanda en önemli etken genç Güven’in oyuna girişiydi. Bir gol pası, bir de attığı golle maça damgasını vuran isim oldu.
Ne yaptı Güven? Öncelikle büyük bir istek vardı. Toplara 'ölesiye' girdi. Bu takımı ancak böyle ateşlerim diye düşündü. Koştu, mücadele etti. Düştü, kalktı. Durmadı. Bazen, yedek kalmak oyuncuları hırslandırır. Güven de bu hırsı yakalamış. Aferin Güven. Futbolumuzun geleceği adına, bu çocukları kazanmak çok değerli şüphesiz. Beşiktaş önce Güven’e ve elbette golcüsü Batshuayi’ye teşekkür etmeli.