Dolar şelale düşüşüne devam edecek mi?
Dolar/TL'deki sert düşüşün en önemli nedeni olan S-400 alımı aynı zamanda yukarı yönlü riskin de kaynağı. Geçen hafta gelen olumlu haberler yavaş yavaş yerini negatife bırakıyor. Güney Afrika ekonomisindeki olumsuzluklar nedeniyle global fonların 'Rant sat TL al' stratejisi bir çok analist tarafından dile getiriliyor. Türkiye piyasaları kapalı olduğu için işlemlerin sığ piyasada gerçekleşmesi düşüşün kalıcı olup olmayacağı konusunda şüpheleri artırıyor. FED Başkanı Powell'in açıklamaları da tabii ki tüm piyasalarda olduğu gibi TL'ye de pozitif etki yaptı. Şimdi S-400 başta olmak üzere dolar/TL'yi etkileme potansiyeli taşıyan 8 olumlu 4 olumsuz gelişme arasındaki tahterevalli de ağır basacak taraf merakla bekleniyor. Rahim Ak'ın analizi
Dolar/TL'de bayram öncesi başlayan aşağı yönlü trend arife, bayramın birinci ve ikinci günü hızlandı. Dolar bir ara 5.65 seviyelerine bile indi. Bayramın üçüncü günü ise yerini biraz yükselişe bıraktı. Dolar/TL'nin yükseldiği 6.25 seviyelerinden buralara kadar gelmesinde 8 ana neden sayabiliriz. Öncelikle bayram boyunca Türkiye piyasaları kapalı olduğu için işlemlerin sığ piyasalarda gerçekleşmiş olmasının fiyat oluşumu açısından dikkate alınması gerektiğini belirtelim. Bu bir kaç milyon dolar ile dolar/TL'de aşağı veya yukarı yönlü hareketin kolay olduğu anlamına geliyor.
Yine de kurun hareketinde ana etkenin aynı zamanda doların bu seviyelere kadar yükselmesinde başrol oynayan konunun ABD ile S-400 füze sistemleri alımı gerilimi olduğunu söyleyebiliriz. Yaklaşık 3 hafta önce "ABD Türkiye'ye 2 hafta süre verdi" başlıklı haberler ile jet hızıyla yükselen dolar, önce Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın "S400 alımı Haziran'da olmayabilir" açıklaması ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın görüşmesi ve neredeyse paralel olarak NASA çalışanı Serkan Gölge'nin serbest bırakılması ile gerilemeye başladı. Trump'ın Erdoğan'a bu konuyla ilgili teşekkür etmesi piyasalar tarafından dikkate alındı. Ortadoğu kökenli Middle Eeast Eye internet sitesinde Ragıp Soylu (eski Sabah Gazetesi Washington Muhabiri) imzalı haberlerde Trump'ın Türkiye'nin S-400 konusunda ortak çalışma grubu oluşturma teklifini onayladığı haberi yayımlanınca da düşüş bayram öncesi hızlandı.
PİYASA RESMİ AÇIKLAMAYI TAKMADI
Aynı gün Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy'un “Türkiye’nin ABD’nin talebi üzerine S-400 tedarikini ertelemeyi değerlendirdiğine ilişkin olarak yayınlanan haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Rusya’dan S-400 tedarik sürecimiz planlandığı şekilde devam etmektedir" açıklamasını piyasalar kulak ardı etti. Aynı gün Kremlin'den de benzer açıklamalar geldi ancak piyasa bu açıklamayla da pek ilgilenmedi. O da yetmiyormuş gibi ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'un yaptığı yazılı açıklama ile S-400 için çalışma grubu oluşturulmasına karşı olduğunu beyan etmesi de aynı akıbet ile karşılaştı.
Türkiye ile ABD arasında çalışma grubu kurulacağı haberlerinden hemen önce ABD Senatosu’nun Silahlı Hizmetler Komisyonu, Türkiye’nin S-400 alması halinde F-35 programından çıkarılmasını öngören bir maddeyi savunma politikası tasarısının içine koymuştu.
29 Mayıs’ta ise ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın alımını hayata geçirmesi halinde “çok ciddi ve çok olumsuz sonuçlarla karşı karşıya kalacağını” söylemişti.
ABD tarafının açıklamaları bunlarla sınırlı değildi. İki ayrı açıklamada da aynı görüş dile getirildi. Savunma Bakanlığı Sözcüsü Eric Pahon Al-Monitor internet sitesine “Rus ordusu S-400’lerin radar sistemiyle F-35’lere ilişkin hassas bilgi edinebileceği için bu alımın kabul edilmez bir risk oluşturacağı konusunda net bir tavrımız var. Bu kaygılar hafifletilemez. Rusya S-400 sistemini F-35 gibi uçakları düşürmek amacıyla geliştirdi ve Rusya’nın bilgi toplama fırsatından faydalanmaya çalışmayacağını düşünmek söz konusu bile olamaz” açıklaması yaptı.
Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Garrett Marquis konu hakkında şöyle konuştu: “Şu an açıklayacak yeni bir şeyimiz yok. S-400 alımının Amerikan teknolojisi için, pilotlarımız ve uçaklarımız için kabul edilmez bir risk oluşturacağı konusunda netiz.”
Ancak bu açıklamalar öyle görünüyor ki yabancılar başta olmak üzere yatırımcıları çok inandırmadı. Özellikle Trump-Erdoğan görüşmesinden yola çıkılarak sorunun çözüleceği fiyatlandı.
BAYRAM NAMAZI SONRASI YAPILAN AÇIKLAMA
Bayramın ilk günü de bu havada Türkiye çifte bayram yaşarken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bayram namazı çıkışı "Burada bizim yaptığımız bir anlaşma var, kararlılığımız var. Buradan geri adım atmak gibi bir şey söz konusu değil" demesi biraz dikkat çekse de finansal bir karşılığı olmadı.
Ancak önceki gün ABD NATO Büyükelçisi Kay Bailey Hutchison'ın S-400 ile ilgili olarak bu alımın Kremlin'in NATO'yu zayıflatmasına yardım edeceğini belirterek, "Türkiye S-400 ile F-35 arasında seçim yapmalı" söylemi havayı bozdu.
Son olarak ABD Savunma Bakanlığı Avrupa ve NATO’dan sorumlu Müsteşar Yardımcısı Andrew Winternitz, Türkiye’nin S-400 alımının F-35 açısından "kabul edilemez riskler" taşıdığını iddia ederek, Ankara’nın bu alımı yapmamasını umduklarını söylemesi ve ABD'nin artık yeni Türk pilotlara F35 eğitimi vermeme kararı dolar/TL'yi 5.85'in üstüne taşıdı.
Yani şu anda bahar havasının kaynağı S-400 konusunda havanın değişeceği yorumlarına sık rastlanmaya başlandı.
POWELL'IN SÖYLEMİ ETKİYİ KATLADI
İkinci olarak FED'in Chicago Konferansı'nda konuşan FED Başkanı Jarome Powell'in enflasyonun gelecek aylarda aşağı yönlü sürpriz yapmayı sürdürmesi durumunda merkez bankasının bu duruma yanıt vereceğini söyleyerek "Aşağı yönlü bir sürpriz, kalıcı olursa, bizi büyümenin hız kestiği ve Fed'in büyümeyi desteklemek için kısa vadeli faizleri yeniden sıfıra çekmek durumunda kalabileceği bir senaryoya yakınlaştırır" açıklaması piyasalarda ralli yaptırdı. FED'in faz indireceğine inanan piyasada borsalar coştu. Bu durum dolar/TL'yi daha da aşağı çekti.
FED'İN FAİZ İNDİRİMİ İHTİMALİ ARTTI BORSA COŞTU
Son olarak ABD'de tarım dışı istihdam verisi Mayıs'ta 175 binlik beklentinin çok altında 75 binde kaldı ve gerçekleşirken ücret artışları da tahminlerden düşük gelerek ekonominin zayıfladığına işaret etti. İşsizlik oranı ise % 3.6 ile 49 yılın en düşük seviyesinde kaldı. Beklenti % 3.6'ydı. Ortalama saatlik kazançlar aylık % 0.2 artarken yıllık artış %3.2'den % 3.1'e geriledi. Beklenti aylık % 0.3, yıllık % 3.2 artıştı. Bu rakamlar FED'in faiz indirimi beklentilerini güçlendirirken borsalar coştu. Dolar endeksi 96 bin 645'e geriledi. Para birimleri dolar karşısında değer kazandı. Euro/doyar paritesi 1.13'ü geçti, dolar/TL ise çıktığı 5.85 seviyesinden tekrar 5.80'li düzeye indi.
RAND SAT TÜRK LİRASI AL
Üçüncü olarak gelişmekte olan ülkelere yatırım yapan fonların ekonomisindeki önemli dengesizlikler nedeniyle Güney Afrika Randı satıp Türk Lirası alınması pozisyonu aldığı kaydediliyor. Bu ülkede yenilenen seçimler sonrası açılan bu pozisyonların kapanıp kapanmayacağı da şimdi merak konusu. Tabii ki eğer işlemler terse dönerse TL olumsuz etkilenebilecek.
Bayram öncesi vatandaşın ihtiyaçlarını karşılamak için döviz satmasının yanı sıra 9 günlük tatilde pek de risk almadan (piyasalar kapalı olduğundan kurda hareket beklenmediği için) Türk Lirası'nın yüksek faizinden yararlanmak isteyen yabancıların döviz satıp TL alması da buna eklenince TL güçlenmeye devam etti.
KURUMLAR ATAĞA GEÇTİ
Doları aşağı düşüren bir diğer önemli etken hiç şüphesiz Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Hazine ve Sermaye Piyasası Kurulu önlemleri oldu. Gerçi Merkez Bankası'nın bir haftalık repo ihalelerini yeniden başlatması kurda yukarı yönlü bir baskı yarattı ancak döviz alımlarına binde 1 oranında vergi getirilmesi, 100 bin dolar ve üstü döviz alımlarına 1 gün valör konulması doları frenleyen etken oldu. SPK'nın standart emeklilik fonları ile devlet katkısının yüzde 10'unun borsada değerlendirilmesi ve likit fonların yüzde 25'inin devlet tahvilinde değerlendirilmesi zorunluluğu özellikle borsada dipten dönüşün kıvılcımı oldu. 30 milyar liralık İvme reform paketi de bu paket kapsamındaki şirket hisselerine ciddi alım getirdi.
BEKLENTİLER DE OLUMLU
Enflasyon, dış ticaret açığı ve cari açıktaki gerileme ile döviz ihtiyacının azalmış olmasının yanı sıra turizm mevsiminin başlaması ve dahası Türkiye'ye bu yıl rekor sayıda turist girişi beklenmesi nedeniyle döviz girişinin artacağı beklentisi de kurdaki düşüşte etkili oluyor.
RİSKLER FİYATLANACAK MI?
Kurun geldiği seviye yukarıda saydığımız 8 iyimser nedenin en azından büyük bölümünün fiyatlandığını gösteriyor. Peki ya riskler? Bunların başında yukarıda da söylediğimiz gibi S-400'de terse dönen hava var. Nitekim dün dolar/TL 5.77 civarına yükseldi. Diğer risk İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimine yönelik beklentilerin henüz fiyatlara yansımamış olması ki burada seçim süreci yaklaştıkça karşılıklı sert mesajların olup olmayacağına ve bu seçimin bir erken seçimi tetikleyip tetiklemeyeceğine bakılacak. Global anlamda ise ABD ile Çin'in ticaret görüşmelerinin fiyasko ile sonuçlanmış olması nedeniyle global borsalar başta olmak üzere piyasalarda kriz fiyatlamasının yapılıyor olması önemli bir olumsuzluk kaynağı olarak duruyor. Avrupa tarafından henüz net bir etki beklenmiyor.