Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika CHP lideri Özgür Özel'den Lütfü Savaş açıklaması - Son dakika haberleri

        CHP Genel Başkanı Özgür Özel partisinin grup toplantısında konuştu.

         CHP'de "Lütfü Savaş" kararı belli oldu
        CHP'de "Lütfü Savaş" kararı belli oldu Haberi Görüntüle

        "Soma'da 301 madencimizi kaybettiğimizde 4 gün boyunca maden ocağının ağzında ailelerle beklerken hep ağlamaların, ağıtların arasında 'Maden çok sıcak diyordu, çizmelerim ter doluyordu diyordu. Başının ağrısı hiç geçmiyordu diyordu' sözleri kulağımdayken, ön raporu açtık ailelerin ön raporda söyledikleri 'Bu maden başımıza bela olacak, çatlaklar oldu. Burada hiçbirimiz kalmayız'. Bunları görünce 9 kayıp çok büyük ama nasıl bir büyük felaketin kenarından geçtiğimizin, iki Soma faciasının beraber yaşayabileceğimiz felaketten son anda kurtulduğumuzun hepimizin farkında olması lazım.

        REKLAM

        İliç meselesi turnusol kağıdı gibidir. İktidarın öz eleştiri yapması da onları kurtarmaz. Dilemiyorlar ama özür de onları kurtaramaz. Başbakan, cumhurbaşkanı istifa etse yeridir. İliç, yılların çevre mücadelesinin bir yerdir. Siyaset haklı çıkanın karşılığını gördüğü, haksız çıkanın hesabını verdiği yerdir.

        "222 MİLYON LİRA VERGİ AFFI"

        Yıllarca hain dedikleri, provokatif dedikleri, marjinal dedikleri o akademik odalar, çevreciler, CHP'liler hep tehlikeye dikkat çekti. 3 yıl önce orada siyanür sızıntısı oldu. Göstermelik, 3 aylığına durdurdular. Kapatmaya dönüşse bu felaket oluşmayacak. O madene 16 milyon 440 bin lira ceza kestiler. Bu ceza kesildi, sadece aylar sonra Plan Bütçe Komisyonu'nda vergi affından yararlandı. Affedilen vergisi 222 milyon lira.

        "O İMZA MURAT KURUM ADINA"

        Devlet Bahçeli bugün 'Murat Kurum görevini layığıyla yapmıştır. Murat Kurum'un alakası yoktur' diyor. Murat Kurum söz konusu olunca Bahçeli, 'Alakası yok' dedi. Bu oradaki madenin 5 kat büyümesine onay veren rapor. Altında ÇED Değerlendirme Genel Müdürü'nün imzası var ama 'bakan adına' yazıyor. Devlet Bey siz devlet işleyişini bilen birisi olarak, Bakan Murat Kurum'ın sorumlu olmadığını söylüyorsun. Vatandaşlarımıza söylüyorum; bakan adına atılan imzayla bunlar yaşandıysa, ben bunları sizleri vicdanınıza havale ediyorum.

        REKLAM

        "MADENLERDE DEVLET HAKKI DÜŞTÜ"

        Deniz Baykal, 1978'de Ecevit hükümetinin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'ydı. Baykal bütün madenleri kamulaştıracaktı. 1985 cunta sonrası gelen ANAP hükümetinde madenlerde yavaş yavaş özel sektöre açılmaya başlarken, 'Türkiye yüzde 10 devlet hakkıdır' diye madde konuldu. 2004 yılına kadar böyle devam etti. 2004 yılında AKP devlet hakkını yüzde 2'ye indirdi. 2010'da bu hak yüzde 4'e çıkarıldı, yüzde 50 teşvik verildi. 2019'da ise devletin indirimi yüzde 75'e çıkarıldı. Bu hesaba göre nasıl oluyor? Altının fiyatı dünyada düşüyorsa Türkiye'de devlet hakkı da düşüyor. Çıkaran şirket 100 liranın 98 lirasıyla para kazanırken, payımızı düşürüyorlar.

        Halkın çıkarları yerine ayrıcalıklı grupların çıkarlarını üstün tutanların, birilerine rant yaratanların nasıl ekonomimizin canına okuduklarını hem de 9 canımızı nasıl felakete sürüklediklerini gördük. Bu sorunları herhangi bir muhalefet partisi çözemez. 1978'nin morali ve gücüyle Ecevit'in cesareti ve Baykal'ın kararlılığıyla CHP çözer.

        "AYRICALIKLI BİR ZÜMRE OLUŞTU"

        Artık ekonominin başındakiler gerçekleri saklayamaz hale geldi. Bir takım gruplar dudak uçuklatan teşviklerle, ucuz kredilerle aldıkları gayrimenkullerin değerlenmesiyle hem üretimi sekteye uğratıp hem başka yerden zenginleşen zümre oluştu. Bu ülkenin geleceğine inanmayan, TL'ye inanmayan ve dolara sarılanlara 'Aman, siz dolar almayın. Biz size KKM yapalım. Doların artma ihtimalini size sigorta yapalım' dediler. 200 milyar lira aldılar. Bunu kim ödedi, ücretliler, emekliler, garibanlar ödedi. Bu ülkenin hazinesinden, bütçesinden ödediler.

        "1 NİSAN SONRASI FELAKET"

        1 Nisan sonrası acı reçete konuşuluyor. Acı reçetenin garibana dayatılacağının, Türkiye ekonomisinde yabancı yatırımcılar için fırsatlar çıkacağı konuşuluyor. Böyle bir felakete gidecek miyiz, yoksa 31 Mart akşamı lehimize çevirecek miyiz? 31 Mart akşamının bambaşka bir önemi var. Yoksullar, garibanlar, emekliler ve emekçiler için; bu iktidar beklediği desteği görecek olursa, beklemediği desteği alamazsa, bu gidişata kırmızı ışık yakılmazsa 1 Nisan sonrası felakettir. İlk mesajı 31 Mart'ta verirse ayağını denk alacak.

        4 yıl boyunca seçim olmaması, zenginin kayrılması, en düşük maaşa mahkum edilmenize son çareniz, son yetkiniz. Gücünüzü gösterin.

        KONUT KİRALARININ ARTIŞI

        OECD, 2015'teki ev kiralarını 100 birim kabul ederken, 2023 ev fiyatlarını karşılaştırmış. En tepesinin bir altında Macaristan var. 2015'ten 2023'e konut kiraları en çok artan ülke olmuş. Macaristan'ın bir üstünde Türkiye var. 2015'ten 2023'e yüzde 530 artmış. Ancak gerçek hayatta bu 15-18 kata kadar artıyor. Bunu bizim söylememiz, sizin yaşamanız ayrı ama OECD'nin açıklaması ayrı.

        Köprü geçişleriyle ilgili bir şey çıktı. Yollar, köprüler, otoyollar yaptık diye övünüyorlar. Maliyeti yokmuş gibi. Geçiş garantisi verilmiş bu köprü ve yolların bize maliyeti Ocak 2024'te 36 milyon TL oldu.

        "LİYAKATLARINDAN EMİNİZ, OYLARIMIZ HELAL OLSUN"

        'Akşener'in açıklamalarına ne diyeceksiniz?' Sayın Akşener'in açıklamalarına cevap vereceğim; çok sert ve iki kelime: Canı sağ olsun. Geçtiğimiz seçimde Cumhurbaşkanlığı'na layık gördüğümüz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun da Cumhurbaşkanı Yardımcılarımız Belediye Başkanlarının liyakatlarına eminiz. Verdiğimiz oylar helal olsun.

        Millete faydası olmayan hiçbir tartışmanın tarafı olmayacağız. Bu laf bize muhalefetten geliyorsa, cevabımız canınız sağ olsun.

        "MART'IN 14'ÜNE KADAR TERÖRİST DEĞİL MİYDİK?"

        Recep Tayyip Erdoğan muhalefeti kendi içinde tartışmalara çekmeye çalışıyor. CHP seçmenine sesleniyormuş. Daha biz geçen sene mart ayının 14'üne kadar terörist değil miydik, hain değil miydik? Erkekler çürük, kadınlar sürtük değil miydi? Ey Erdoğan sen değil miydin, Hatay'da 'Belediye başkanı benden olmazsa hizmet gelmez mahsun kalırsınız' diyen taş kalplinin kalbinin yumaşadığına inanacak birisi mi var karşında?

        ŞEVKİ YILMAZ'A YANIT

        Şevki Yılmaz çıkmış, utanmadan 'Osmanlıyı süren soysuzları lanetliyorum' demiş. Birileri çok sevdikleri bir soydan gelmiş olabilirler. İşgalciler Boğaz'a demirlediğinde kırmızı halı serip kahveye çağırmış olabilirler. Biz 'Geldikleri gibi gidecekler' diyenlerin soyundan geliyoruz. Şevki Yılmaz, Yıldız Sarayı'nın arka bahçesinden İngiliz zırhlısına binip kaçanların soyundan geliyor, biz onları denize dökenlerin soyundanız.

        LÜTFÜ SAVAŞ'IN ADAYLIĞI

        Atatürk'ün şahsi meselesi Hatayımız. Depremde 11 ilimiz etkilendi. Hatayımızda 22 binin üzerinde kaybımız var. Bir seçim sürecine gidiyoruz. Yerel seçimlere giderken, Hatay'la ince eledik, sık dokuduk. 5 büyük araştırma yaptık. Lütfü Savaş'ı yeniden adaylaştırdık. Bir kısmı Hatay'da bir kısmı diğer yerlerde yaşayan vatandaşlardan tepkiler yükseldi.

        Oradaki mesajı aldık. Reklam filmi çekiliyordu Sayın Lütfü Savaş 'Ben oynamayım' dedi. Lansman toplantısında Sayın Lütfü Savaş anlayış gösterdi. Öyle müziğin, ışığın olduğu yerde olmadı. Ertesi gün Genel Merkez'de toplandık. Toplam 40 kişi oturduk. Bütün anketler, ihtimaller değerlendirildi.

        Dün gece saat 03.00'e gelirken, CHP olarak üzerimize düşen öz eleştiriyi yaparak, Lütfü Savaş'ın deprem sonrası ilk günlerde kullandığı bazı ifadelerden kendisinin de duyduğu üzüntüyü not ederek, Hatay'ı ele geçirip demografisini değiştirmek isteyenlere, Hatay'ı Hatay olmaktan çıkaracaklara karşı Hatay'da yola Sayın Lütfü Savaş ile devam etmeye karar verdik.

        Hatay Büyükşehir Belediyesi'nin yalnız olmayacağına, diğer 10 büyükşehir, diğer alacağımız büyükşehirler, il belediyelerimiz, Hatay ile dayanışma içinde bir belediyenin fazlasını yapmaya söz veriyoruz. Hataylılara, Hatay'ı mahsun bırakmakla, çektiklerini geçmişte verdikleri oyun cezasını ima etmekle boyun eğmeyecek bir şehir varsa o da Hatay'dır.

        "HEP BERABER ÇALIŞMANIN VAKTİ"

        Aday listelerinin verilmesinin son günü. Korkunun egemen olduğu yerin sessizliğini kimse kutsamasın. Saat 17.00'ye kadar konuştuk, tartıştık. Hakkı yenmiş olanlar olabilir helallik istedik. 17.01'den itibaren hep beraber çalışmanın, Recep Tayyip Erdoğan'ı yenmenin vaktidir. Söylenen hiçbir sözü, yapılan hiçbir eleştiriyi ne kadar sert olursa olsun parti içi demokrasi sınırlarında kabul ettik, kötü düşünmedik. Ama yarından itibaren, hepimizin görevi 31 Mart seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan'a, Devlet Bahçeli'ye karşı mücadeleye davet ediyorum. Hep birlikte çalışacağız."

        ÖNERİLEN VİDEO
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa