İSKİ, baraj doluluk oranını açıklandı! İşte kritik veri!
Kasım ayına geldik ama yağmur yok. İstanbul'daki 10 barajın ortalama doluluğu yüzde 18'e düştü, Büyükçekmece Barajı'ndan kente su nakli durduruldu. Esra Toptaş yazdı
İstanbul’a su sağlayan 10 barajın ortalaması bugün itibariyle yüzde 18.88’e düştü. Bu oran yaklaşık 170.4 milyon m³ su hacmine tekabül ediyor. Mevcut baraj rezervleri 2007 yılından sonraki en düşük rakama geriledi. 10 barajdan biri olan Büyükçekmece Barajı’nda su seviyesinin yüzde 4’e inmesi ve su kalitesinin düşmesiyle Büyükçekmece Barajından kente su nakli durduruldu. Peki bundan sonra ne olacak? İstanbul’u bir su krizi mi bekliyor? Bu soruları İSKİ’ye sordum.
“2022-2023 yağış yılında baraj havzalarımızda ölçülen toplam yağış miktarı 579.02 kg/m² ile 22 yıllık ortalama yağış miktarının(750.33) %23 altında gerçekleşmiştir. Bu süreçte Melen Havzasının kuraklıktan etkilenmemesi sayesinde Ömerli Barajı ve Cumhuriyet SAT sistemine 2023 yılında yaklaşık 490 milyon m³ su alınmıştır. Istrancalar Havzası ise şiddetli kuraklık yaşadığı için Terkos Barajına yeterli katkı verememiş ve kuraklık, yoğun tüketim ve yüksek buharlaşma gibi faktörlerde eklenince Terkos ve Büyükçekmece gibi Avrupa Yakasına su sağlayan iki büyük barajda su seviyesi kritik seviyelere düşmüştür.
İdaremizce alınan tedbirlerle Asya Yakasından Avrupa Yakasına yaklaşık 380.000 m³/gün daha fazla su iletilerek Terkos ve Büyüçekmece Barajlarına katkı verilmiş ve herhangi bir susuzluk yaşatılmadan yağışlı sezona ulaşılmıştır. Mevcut durumda arıza, yoğun tüketim vb. istisnai durumlarla karşılaşılmadığı sürece Büyükçekmece Barajından su alınmadan, Terkos Barajından ise %50 daha az su alınarak sistemin işletilmesi sağlanmaktadır.
Mevcut işletme koşullarında kısa ve orta vadede İstanbul’da herhangi bir susuzluk sorunu yaşanması öngörülmemektedir. Beklenen yağışların gelmesiyle birlikte baraj seviyelerimizin yükselmesi ve yağış sezonunun sonuna kadar azami doluluk oranlarına ulaşılması beklenmektedir. Bu süreçte vatandaşlarımızın tasarruf konusundaki duyarlılıkları önem arz etmektedir.”