Atatürk, kıyafetleriyle de 'Biz hep beraber Türkiyeyiz' mesajı verdi
Atatürk, yüzyılın en şık lideri. Kıyafetlerini zaman zaman kendisi tasarlayan Atatürk, terzilik mesleğine ne ölçüde önem verdiğini Rum bir terzinin çırağı olan Levon Kordonciyan'ı mesleğin inceliklerini öğrenmesi için Paris'e göndererek gözler önüne serdi. Atatürk, "Biz hep beraber Türkiyeyiz' mesajı vermek için Kordonciyan'dan kendisine diktiği kıyafetlerden yaverlerine de dikmesini istedi
ABONE OLATATÜRK...
Yüzyılın en şık lideri.
Atatürk'ün bir moda ikonu olacak kadar stil sahibi olmasının nedenleri modacılar tarafından şöyle sıralanmıştır;
* Modayı ve sanatı yakından takip etmesi.
* Cep mendili,fötr, melon, panama, silindir şapkaları, kasket, baston, eldiven, papyon, kravat, kol düğmesi gibi aksesuarları kıyafetlerine uygun bir şekilde kombin yapma zevkine sahip olması.
* Kendini çok iyi tanıması, bir kıyafetin fiziksel özelliklerine uygun olup olmamasına özellikle dikkat etmesi.
* Ne istediğini tam olarak bilmesiyle doğru tarzı yakalaması.
* Ne zaman, nerede, nasıl giyinilmesi gerektiğini çok iyi bilmesi.
Kıyafetlerini zaman zaman kendisi tasarlayan Atatürk, terzilik mesleğine ne ölçüde önem verdiğini Levon Kordonciyan'ı eğitim alması için Paris'e göndermesiyle gözler önüne serdi.
Aile kökleri Rize Çamlıhemşin'e dayanan ve kuyum işiyle uğraşan İskender Kordonciyan, akrabalarının tavsiyesiyle 10 oğlu ve eşiyle birlikte İstanbul'a geldi.
İskender Kordonciyan 9 oğlunu kuyum işine yönlendirirken Levon Kordonciyan'ı farklı iş yapması için bir Rum terzinin yanına çırak olarak verdi.
O Rum terzi, Atatürk'ün kıyafetlerini dikiyordu.
Atatürk, terzilik eğitimi alması ve işin inceliklerini öğrenmesi için Levon Kordonciyan'ı Paris'e gönderdi.
Levon Kordonciyan, E. J. Malle Akademisi'nde 6 yıllık eğitim sonrasında diplomasını aldı.
Mezun olduktan sonra Türkiye'ye dönerek terziliğe başladı.
Atatürk'ün de kıyafetlerini diken Levon Kordonciyan ile birlikte terzilik bir aile mesleği haline geldi.
Kendisiyle aynı adı taşıyan oğlu Levon Kordonciyan'ın müşterileri arasında ise ilk James Bond olan Sean Connery ile Frank Sinatra da vardı.
Ve ünlü 'Baba' filminin smokinlerini dikti.
O Levon Kordonciyan'ın kendisiyle aynı adı taşıyan torunu da günümüzde terzilik yapıyor.
Müşterilerinin arasında birçok ünlü de bulunuyor.
Her 10 Kasım'da da Atatürk'ün kıyafetleri ve aksesuarlarından oluşan bir koleksiyonla Ankara'da 'Yüzyılın En Şık Lideri' başlığıyla sergi açıyor.
Levon Kordonciyan, Habertürk HT Stüdyo'da Mehmet Çalışkan'ın konuğu oldu.
"Büyükdedem Levon Kordonciyan, babası İskender Bey tarafından bir Rum terzinin yanına çırak olarak verildi. Atatürk'ün kıyafetlerini o Rum usta dikerdi. Atatürk, işin inceliklerini öğrenmesi için büyük dedemi Paris'e gönderdi. Orada eğitim görürken hanımıyla tanışıp evlendi. İkinci kuşak Levon Paris'te doğdu. Eğitim bittikten sonra Türkiye'ye dönerek Sultanhamam'da atölye açarak Atatürk'ün kıyafetlerini dikmeye başladı."
"Sadece Atatürk'ün değil, yaverlerinin de kıyafetlerini dikti. Çünkü Atatürk, yaverlerinin de kendi tarzı kıyafetler giymesini istermiş. Şapkadan bastona kadar aynı tarzda olmalarıyla "Biz hep beraber Türkiyeyiz" mesajı vermek istermiş."
"Sean Connery, oyuncu olmadan önce bir araştırmacıydı. Atatürk'ü araştırırken dedemin yanında eğitim gördükten sonra ABD'de mağaza açan İranlı bir terziyle tanıştı. O terzi, Sean Connery'i İstanbul'a dedemin yanına getirdi.
"İkinci kuşak Levon Kordonciyan olan dedem, Sean Connery'e kıyafet dikmeye başlayınca ABD'de adı duyulmaya başlandı. Frank Sinatra, dedemin has müşterilerindendi. Frank Sinatra, 'Baba' filminin yapımcılarından biri. Filmdeki smokinleri dedem dikti. Filmle birlikte namımız büyüdü. Teşvik ve yeşil kart verilerek mesleğini ABD'de yapması istendi ama 'Türkiye'yi seviyorum, Türkiye'de mutluyum. Mirasımız burada' diye gitmedi."
"Her 10 Kasım'da Ankara'da Atatürk'ün kıyafet ve aksesuarlarından oluşan bir sergi açıyorum. Amacım, Atatürk'ün giyim zevkini ve o yokluk yıllarında bile neler başarılabileceğini yeni nesillere anlatabilmek."