Tıpkı taksici Oğuz Erge cinayeti gibi! Yardım etmek isterken öldürüldü
"Abi sana yardım etmek için elimden gelenini yaptım. Ücretimi verirsen artık gideyim" dedi. Bu sözler arabasının aküsü biten bir yolcuya yardım etmeye gelen taksicinin son sözleriydi. Yardım için taşıdığı müşterisi tarafından tek kurşunla öldürüldü. Tek suçu, yardım için taşıdığı kişiden yol ücretini istemekti. İzmir'de 'üşümesin diye' aracına aldığı Delil Aysal adlı cani tarafından vahşice öldürülen taksi şoförü Oğuz Erge cinayeti tüm Türkiye'yi üzmüştü. Oğuz Erge cinayeti, yıllar önce yardım için gittiği müşterisi tarafından öldürülen bu olayı hatırlattı. Yapılan çalışmanın ardından şüpheli cezaevinden çıkan bir katil zanlısı çıktı. Olayın çözülmesinde rol alan emekli polis memuru Naci Bayburt, detayları Habertürk'e anlattı. Mustafa Şekeroğlu'nun özel haberi...
Türkiye 31 Aralık 2023 günü İzmir’de yaşanan taksici dehşetine ağladı. Kendisini ‘üşümesin’ diye aracına alan taksi şoförü Oğuz Erge’yi öldüren katil zanlısı Delil Aysal’ın işlediği vahşet tüm Türkiye’yi üzüntüye boğdu.
Taksici Erge’nin yürek yakan görüntüleri hafızalara kazındı. Geçmişte işlenen ve bu vahşete benzeyen olaylar ise emniyet kayıtlarında yer alıyor. Özellikle 1991 ile 2006 yılları arasında İstanbul’da işlenen taksici cinayetlerine tepki gösteren taksi şoförlerinin eylemi ülke gündemine ‘Sarı isyan’ diye yansımıştı. İşte bu yürek burkan cinayetlerden biri 1994 yılında işlendi.
Fotoğraf: DHA
BÜYÜKÇEKMECE’DE CİNAYET
İstanbul serin bir Eylül gecesini yaşıyordu. Büyükçekmece’de bir iş yerinin bekçisi öldürülmüştü. Olay yerinde cinayet masası ve ilçe ekipleri bulunuyordu. Kalabalık birimler içinde 3 kişi diğerlerinden farklıydı. Bu 3 polis memuru İstanbul olay yeri inceleme ekiplerine bağlı görevlilerdi. Bu ekipler, işlenmiş her bir suç vakasının çözülmesinde önemli faktör oluşturur. Yaptıkları çalışmalarla, olayların çözülmesinde en büyük katkı sağlayan gizli kahramanlardan biridir.
“MERKEZ 49 32”
Büyükçekmece’deki olay yerinde çalışma yapan Naci Bayburt, İbrahim Ataş ve Fikret Baloğlu, incelemelerini tamamlamıştı. Saatler gece yarısını gösteriyordu. O dönemin şartlarına göre gece bir tek olay yeri ekibi çalışıyordu. Cinayet, gasp ve soygun gibi önemli vakalara gece boyunca koşturuyorlardı. Hazırlanıp olay yerinden çıkmaya hazırlanan 3 kişilik ekibin kulağı haber merkezinin “Merkez 49 32” anonsuna takıldı. 49 32 kodlu ekip bu 3 kişiden oluşan ekipti.
Fotoğraf: DHA
TUZLA’DA CİNAYET ANONSU
Emekli polis memuru Naci Bayburt, o anı şöyle anlattı; “Haber merkezi bizi anons ediyorsa yeni bir olay vardır demekti. Arkadaşlarıma 'Bir de şimdi Tuzla' demesin mi dedim. Tam da böyle oldu. Haber merkezi bizim Tuzla İçmeler'e gitmemizi istedi. Bir cinayet işlenmiş. Biz o gece Büyükçekmece’den Tuzla’ya doğru yol aldık. Tabi o dönemin şartları çok zordu. Ekipler azdı, teknoloji o kadar gelişmemişti. Biz olay yerlerinde sadece fotoğraf çekiyor, parmak izlerini alıyorduk. Daha biyolojik delil toplama olaylarına gelememiştik.”
TAKSİCİ ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
İstanbul’un bir ucundan diğer ucuna doğru yol alan ekip, yeni bir cinayet vakasıyla karşı karşıyaydı. Olay yerine vardıklarında, bir aracın yanında öldürülmüş bir cesetle karşılaştı. Naci Bayburt, bu olayın bir ticari taksi cinayeti olduğunu belirterek “Bir taksici öldürülmüştü. Arabasının hemen dışındaydı. O dönem ticari taksicilerin çok fazla saldırıya uğradığı bir dönemdi. Cinayetler ve ticari taksi gaspları yaşanıyordu" dedi.
KATİLLERİNİ TAŞIYAN TEK MESLEK
En zor mesleklerden birinin ticari taksi şoförlüğü olduğunu anlatan Bayburt şöyle devam etti: "Katilini taşıyan ve katilinin emrinde olan tek meslek taksicilikti. Artan bu cinayetlerin önü kesilmeliydi. Bizim işimiz olay yerinde delil bulmaktı. Olay yerine baktığımızda muhtemelen taşıdığı bir müşteri tarafından öldürülmüştü. Bir boğuşma yaşanmamıştı. Silahla öldürülmüştü. Arabanın içinde inceleme yaptık. Biz olay yerinde çalışmamızı bitirdikten sonra cinayet masası ve diğer ekipler çalışmasını yapmaya başlar."
PARMAK İZİ BİR KATİLLE UYUŞTU
Birçok vaka, cinayet mahallinde elde ettiği bulguların ardından çözülür. Bu olayda onlardan biri oldu. Ticari taksiden alınan parmak izlerinin karşılaştırmasını yaptıklarını anlatan Bayburt, "Biz elde ettiğimiz parmak izinin herhangi bir şüpheliye ait olup olmadığını incelemeye aldık. O dönem sadece kayıtlarımızdaki parmak izi alınan şüphelilerle karşılaştırmasını yapıyorduk. Elde ettiğimiz parmak izi bir şüpheliyle uyuştu. Uyuşan kişinin kimliğine baktık bir katil çıktı" ifadelerini kullandı.
CİNAYET MASASI HAREKETE GEÇTİ
Ekiplerin görevi olay yerinde elde edilen bulguları inceleyip, ortaya çıkan şüpheli isimleri, vakaya bakan birime bildirmekti. Emekli polis memuru Naci Bayburt, elde edilen bu şüpheli isim üzerine harekete geçtiklerini belirleterek şöyle devam etti: "Bu bir cinayet vakası olduğu için. Parmak izini bulduğumuz kişinin bilgilerini cinayet masası birimine teslim etmemiz gerekiyor. Bundan sonra iş cinayet masasının dedektiflerinin yapacağı çalışmaya bakıyor. Elde ettiğimiz şüphelinin kimlik bilgilerini ve bir resmini zarfın içine koyarak cinayet masasına teslim ettik. Olaya bakan cinayet uzmanı arkadaşımız o şüphelinin peşine düştü. Artık ellerinde bir isim vardı."
KATİL CEZAEVİNDEN YENİ ÇIKMIŞ
Cinayet masası dedektifleri, Naci Bayburt ve ekibinin ulaştığı kişinin peşine düştü. Önce katil zanlının profili ortaya çıkarıldı. Elde edilen bilgilere göre, katil zanlısının bir başka cinayetten uzun süredir cezaevinde yattığı ve kısa bir süre önce tahliye olduğu ortaya çıktı. Cezaevinden çıkan katil zanlısı taksiciyi öldürerek ikinci cinayetini işlemişti.
YAKALANDI
Bu çalışmalar yapılırken, bir taksici cinayeti daha işlenmişti. İstanbul o dönem, ticari taksi şoförleri için korku dolu bir kent haline gelmişti. Yapılan çalışmaların ardından Tuzla İçmelerde öldürülen ticari taksicinin katili yakalandı.
AYRINTILAR ÜZDÜ
Olayın çözülmesinde büyük katkı sunan 49 32 kod ekipte yer alan emekli olay yeri uzmanı Naci Bayburt, ticari taksicinin ölümünün nedenini öğrendiğinde çok üzüldüğünü söyledi. Bayburt olayın detaylarını şöyle anlattı: "Katilin aracının aküsü bitiyor. Gece yürüyerek arabayı çalıştırmasına yardım edecek birine bakmaya gidiyor. Taksiciye söylüyor. Taksici de onu alarak arabasının bozulduğu yere gidiyor. Ve kendisine yardım etmek için elinden gelenini yapıyor."
YARDIM ETMENİN SONU CİNAYETLE BİTTİ
Aküsü biten aracı çalıştırmak için taksicinin elinden geleni yaptığını anlatan Bayburt, "Araba bir türlü çalışmıyor. Taksici de, 'Ben elimden gelenini yaptım. Yapacağım bu kadar ücretimi öde gideyim' diyor. O dönemleri bilen bilir, takside gece tarifesi vardı. Yani gece 12’den sonra tarife çift yazardı. Taksici açtığı taksimetre ücretini söylüyor. Katil zanlısı da buna itiraz ediyor. Taksici de diyor ki ‘Abi zaten ayrıca yarım saattir burada bekliyorum onun parasını istemiyorum seni taşıdığım parayı istiyorum. Sana yardım etmeye çalıştığım süre içinde birkaç müşterimi de kaçırmış oldum’ diyor. Katil de dur diyor ödemeni yapayım. Arabasının torpidosunda silah var silahını çıkartıp ateş ediyor."
İZMİR OLAYI BUNU HATIRLATTI
Bayburt, İzmir’de 31 Aralık 2023 günü yaşanan taksici cinayetinin herkesi kahrettiğini belirterek “İzmir’deki olayı izleyince, aklıma bizim yaşadığımız bu ticari taksi cinayeti geldi. Yardım etmeye giden taksici kardeşimiz, bir hiç uğruna öldürülmüştü. O dönem çok üzülmüştük. Dediğim gibi o dönem çok fazla taksici cinayeti oluyordu. Çünkü en savunmasız kişiler taksicilerdir. Düşünün araç sürüyorsunuz ve arkadaki kişi için çok rahat bir hedef olabiliyorsunuz. O yıllarda çok konuşulan olaylardan biriydi bu cinayetlerdi" dedi.
63 TAKSİCİ ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Taksici cinayetleri, 1990'lı ve 2000'li yıllarda çok yaşanmıştı. İstanbul adeta bir korku kenti olmuştu. İstanbul’da yaşanan taksici cinayetlerinin ortaya çıkan istatistiği bu korkunun ne kadar haklı olduğunu gösteriyordu. Oda kayıtlarına göre, 1991-2006 yılları arasında toplam 63 taksici öldürüldü. 1991-2006 yılları arasında 4 taksicinin öldürüldüğü Bağcılar taksicilerin korkulu rüyası olurken, Sarıyer ve Altınşehir’de 3, Beyoğlu, Şişli, Ümraniye, Fatih ve Zeytinburnu’nda da 2 taksici öldürüldü.
SARI İSYAN
Gaspçısı, hırsızı ve katilin hedefinde en rahat ticari taksici şoförü vardı. O dönem peş peşe işlenen ticari taksi şoförleri cinayetleri ülke gündeminde büyük yer edinmişti. Taksi şoförleri büyük eylemlerde bulunarak “Sarı isyan” diye tepkilerini göstermişti. Bu olayların ardından ticari taksilerde güvenlik kamera sistemi oluşturuldu.
EMEKLİ OLDU ANILARINI KİTAPLAŞTIRDI
Naci Bayburt, İbrahim Ataş ve Fikret Baloğlu, mesleği boyunca Olay Yeri ve Kimlik Tespit Şube Müdürlüğü biriminde görev yaptı. Olay Yeri İnceleme'nin şube müdürlüğü oluşumunda yer alan ilk polis memurlarından biri oldular. Bu üç uzman ekipten biri olan Naci Bayburt, emekli olduktan sonra baktığı birçok olayı kitap haline getirdi.