Acilde Kovid olan doktor: "Kapıyı açan üç kızıma sarılamadım!"
Sivas'ta görev yaptığı acil serviste Kovid-19 olan doktor Uğur Corut, "O dönem tek bir korkum vardı; virüsü eşime ve 3 kızıma bulaştırmak. Çok şükür onlarda bir şey çıkmadı. Ben ve tüm meslektaşlarımın aklına virüsü kapabileceği gelmiştir. Ama bizim için önemli olan insan sağlığının ve insanın kutsiyetidir. Geçen süreçte unutamadığım olay ise bana kapıyı açıp sarılmamı bekleyen üç kızıma sarılamadığım andır" dedi
Türkiye'de ilk yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakası 11 Mart'ta görüldü. O tarihten bu yana 2 bin 805 yurttaşımız hayatını kaybederken, 29 bin 140 hasta ise iyileşerek sağlığına kavuştu. İyileşen binlerce hastadan biri de Sivas'taki Medicana Hastanesi'nin acil servis doktoru Uğur Corut'tu. Yüzlerce hastasına şifa dağıtırken Kovid-19 olan, evli ve 3 çocuk babası, 33 yaşındaki Uğur Corut, yaşadıklarını HABERTÜRK'ten Alper Uruş'a anlattı.
"ÜŞÜME VE TİTREME İLE UYANDIM"
"20 Mart akşamı işten eve döndükten sonra gece uyurken, üşüme ve titreme ile uyandım. Şiddetli baş ağrısı ve ateş şikayetleri eşlik etmeye başladı. Ertesi gün aşırı eklem ağrısı, bel ağrısı, halsizlik ve sürekli terleme gibi şikayetler devam edince hafta sonu çalıştığım acil servise başvurdum.
"İKİ GÜN EKLEM AĞRIM DEVAM ETTİ"
23 Mart Pazartesi günü Acil'de, sürüntü örneği verdim ve ateş, eklem ağrısı, baş ağrısı şikayetlerim devam ettiği için hastanemizin pandemi servisine yatışım yapıldı. Aynı günün akşamı Covid-19 testi sonucumuzun pozitif çıktığını öğrendik. Tedavi sürecim başlamış oldu. İlk iki gün ateşim devam etti, eklem ağrılarım ve baş ağrım azalmıştı.
"SANKİ ALDIĞIM NEFES YETMİYORDU"
Bu sürede zaman zaman uzun süre konuşmada ve eforla nefes darlığı şikayetim oldu. Oksijen saturasyonlarım normaldi ama sanki aldığım nefes yetmiyordu. Koku ve tat alma duyusu kaybolmaya başladı ve sonrasında tamamen kayboldu. İlaç tedavisi 5 güne tamamlandığında, koku ve tat duyusunu kaybetme haricindeki bütün semptomlarım düzelmişti.
"5 GÜN İLAÇ, 7 GÜN HASTANE TEDAVİSİ"
Hastalık sürecinde beni en çok etkileyen semptom, eklem ve kas ağrılarıydı. İlaç tedavimiz 5 gün sürdü; hastanede ise 7 gün yattım. Test sonuçlarım negatif geldikten sonra ise taburcu oldum ve 14 günlük ev karantinasına devam ettim. Hastalık ve hastane sürecinde en çok ailemin özlemini duydum. 2.5, 4, ve 7 yaşlarında 3 tane kızım var. Onlara sarılmayı, kucaklamayı çok özlemiştim.
"ÖLÜM İSTER İSTEMEZ AKLINIZA GELİYOR"
Ölüm ister istemez herkesin aklına gelir bu süreçte. Sonuçta bu hastalık aniden kötüleşebiliyor ve ciddi sorunlara sebep oluyor. Sağlık durumunuz iyiyken bir anda hastalık agresifleşip kötüleşebiliyor.
Ama mümkün olduğunca bu süreçte moralimi yüksek tuttum. Pozitif düşüncelerle kendimi motive etmeye çalıştım. Ailem ve çalışma arkadaşlarım bana çok destek oldular telefonla sürekli görüntülü konuştuk.
"İYİLEŞTİĞİMİ HİSSEDİYORDUM"
Test sonuçlarım negatif geldikten sonra taburcu oldum ve 14 günlük ev karantinasına devam ettim. Kontrol sürüntü testi alındığında, semptomlarım tamamen kaybolmuştu. İyileştiğimi hissediyordum. Sonucun negatif geleceğini bekliyordum. Ama iyileştiğim tetkik sonucuna göre de netleşince ayrı bir mutluluk yaşadım.
"TANININ ERKEN KONMASI BİR AVANTAJ"
Tanının erken konması bizim için bir avantaj oldu. Hastaneye yatışımız kısa sürede gerçekleştiği için çok şükür ailede pozitif çıkan olmadı. Beni en çok korkutan aileden birisine bulaştırma riskimdi. Çünkü hasta olduğum süreç boyunca evdeydim. Bu dönemi çok şükür sıkıntısız atlattık.
"SAĞLIK BAKANLIĞI SÜRECİ ÇOK İYİ YÖNETTİ"
Açıkçası ilk günlerde toplumumuz Covid-19'u çok ciddiye almamiş gibiydi. Ama Sağlık Bakanlığı'nın tutumu ve vaka sayıları, işin ciddiyeti anlamında toplumu bilinçlendirmeye yöneltti. Sağlık Bakanlığı'nın bu süreci oldukça başarılı yönettiğine inanıyorum. Toplum olarak insanların artık sosyal izolasyon kurallarına daha fazla riayet ettiğini görüyoruz. İnşallah süreci bu şekilde toplumsal izolasyon kurallarına dikkat ederek geçirmeye devam ederiz.
"HASTALARIM BENİ MOTİVE EDİYOR"
Şu an fiziksel ve ruhsal olarak kendimi iyi hissediyorum. Bir Türk hekimi olarak şifa arayan hastalara yardım edebilmek için görevimin başındayım. Beni görevimin başında gören hastalarım ayrıca mutlu oluyorlar. Onların mutluluğunu görünce ben de ayrıca motive oluyorum.
"SAĞLIK ÇALIŞANLARI RİSKİN FARKINDA"
Biz sağlık çalışanları olarak Covid-19 açısından en riskli gruptayız. Bu süreçte hastaları ilk karşılayan ve tanı koymaya çalışan acil servis çalışanları bir adım daha da riskli. Böyle bir alanda çalışırken bu durumun farkında olarak çalışıyorsunuz.
Ben ve bütün arkadaşlarımın aklına virüsü kapabileceği gelmiştir. Ama bu bizi mücadelemizden asla geri bırakmamıştır. Bizim için önemli olan insan sağlığının ve insanın kutsiyetidir. Allah bize güç ve kudret verdiği sürece insanlarımız için bu hastalıkla mücadele etmeye devam edeceğiz.
"ÜÇ KIZIM DA SARILMAMI BEKLEDİ"
Tedavim bitip 14 günlük karantina sürecini ailemden ayrı bir evde geçirdim. O eve geçmeden önce eşyalarımı almak için kendi evime gittiğimde kapıyı kızlarım açtı. Üçü de onlara sarılmam için bekliyordu. Fakat ben onlara sarılamadım. Ama gözlerindeki o özlemi ve bana bakışları beni çok derinden etkilemişti.
"SAYGI VE SEVGİYİ HAKEDİYORUZ"
Başka insanların sağlığı için kendi ailelerinden, çocuklarından ayrı yaşayan ve uzakta kalan sağlık çalışanları bu savaşın baş kahramanlarıdır. Sadece bu salgın döneminde değil; salgın geçtikten sonra da bu kahramanlara gerekli saygının ve sevginin gösterilmesi gerekir.
"MESLEKTAŞLARIMA MİNNETTARIM"
Bu hastalığın bulaş riski tahmin edilenden çok daha yüksek, o yüzden sosyal izolasyon kurallarına dikkat etmeliyiz. Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığımızın almış olduğu kararlara sonuna kadar uymalıyız. Sağlık çalışanlarının işlerini de kolaylaştırmalıyız. Bütün meslektaşlarıma ve sağlık çalışanlarına bu süreçte göstermiş oldukları fedakarlıktan ve gayretlerinden minnettarım."
