Son dakika... ABD Başkanı Biden: Erdoğan'la pozitif görüşme yaptık
Son dakika... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile NATO zirvesinde bir araya gelen ABD Başkanı Joe Biden basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la pozitif ve üretken bir görüşme yaptıklarını söyledi. "Detaylı bir konuşma yaptık birkaç mesele üzerinde. Türkiye ile ABD arasında gerçek bir ilerleme kaydedeceğimize inanıyorum. Ülkelerimiz büyük gündemlere sahip" ifadesini kullandı. NATO'ya büyük desteğini ifade eden Biden, Rusya lideri Putin'e de göz dağı verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile NATO zirvesinde bir araya gelen ABD Başkanı Joe Biden, açıklamalarda bulundu.
Biden'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"ERDOĞAN'LA POZİTİF GÖRÜŞMEMİZ OLDU"
"Muazzam proaktif gündem oldu. Başkan Erdoğan'la pozitif ve üretken bir görüşmemiz oldu. Detaylı bir konuşma yaptık birkaç mesele üzerinde.
Ülkelerimiz büyük gündemlere sahip. Ekiplerimiz tartışmalarımızı sürdürecek ve eminim ki anlamlı bir ilerleme kaydedeceğiz ABD ve Türkiye olarak. NATO Genel Sekreteri'ne teşekkür etmek istiyorum. Çok başarılı bir zirve yönetti. Bu tartışmaların birinde liderlik yapma şansım oldu.
Türkiye ile ABD arasındaki ikili heyet görüşmelerini çeken kameramana yönelen Biden, "Çok iyi bir görüşme gerçekleştirdik" ifadelerini kullanmıştı.
"İTTİFAKIMIZ SAĞLAM"
Yüz yılda bir denk gelecek küresel sağlık kriziyle mücadele ediyoruz. İttifakımızı temsil eden değerler baskı altında. Rusya ve Çin ittifakımızı bozmaya çalışıyor. Kötü niyetli siber saldırılar görüyoruz. İttifakımız sağlam temellere sahip.
ABD'nin NATO Anlaşması'nın 5. maddesine bağlılığı taş gibi serttir ve sarsılamaz. NATO birlik olarak duracaktır, geçmişteki tehditleri böyle bertaraf ettik, zorlukları da böyle aşacağız. O odadaki herkes bu ittifakın önemini, açıkçası ABD'nin geri geldiğini herkes anladı.
Bükreş 9'lusu ile buluştum, NATO'nun doğu ekibiyle, 3 Baltık ülkesi ile buluştum. Onlara Başkan Putin'e ileteceğim şeyi söyledim. Rusya ile çatışma aramıyorum ama Rusya böyle devam ederse gereken cevabı veririz. Demokratik değerleri korumaktan geri durmayacağız. Ukrayna'nın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne desteğimizi yineledik.
"ÇİN'İN ADI BİLE GEÇMİYORDU"
Çok uzun vadeli bir plan benimsedik. Bugün ve gelecekte karşımıza çıkacak sorunları aşabileceğimize inanıyorum. NATO 2030 gündemi ve bu gündemi fonlama konusunda mutabık kaldık. En son 2010 yılıydı, o zaman Rusya ortak kabul ediliyordu, Çin'in adı bile geçmiyordu.
Daha fazla eyleme geçme kararı aldık. Dünya çapında altyapılarımızı geliştirmek konusunda. Telekomünikasyon, tedarik zinciri ve enerji alanında. Yeni bir siber savunma politikası benimsedik. NATO'nun son 7 yılda ilk politika oldu. İklim Güvenlik Eylem Planı benimsedik. 7 yıl önce bunu asla yapmayacaklarını söylüyordu insanlar. Karbon salınımlarını azaltmak için.
"BAĞIMSIZ YARGIYI KORUMALIYIZ"
Son olarak en önemli ortak misyonlar konusunda karara vardık. En önemli şey demokrasilerimizin dirayetini güçlendirmek. Demokrasi hala kazanabilir. Halkımızın ihtiyaçlarını karşılayabilir. Yozlaşmadan kurtulmamız lazım, bu gücümüzü zayıflatıyor. Nefreti körükleyenlere karşı kendimizi korumamız lazım. Demokratik değerlerimizi arttıran kurumları, basın özgürlüğü, bağımsız yargıyı korumalıyız. Demokrasiyi böyle geliştirirsiniz.
İttifakımız hala günümüzün zorluklarına karşı çıkabilir. Bu 25 yıl sonra da konuşulacak. Meydan okumayı becerip, beceremeyeceğimiz konuşulacak.
PUTİN'E GÖZ DAĞI
Herhangi birinin yapacağı son şey dünya basınının önünde kritik bir toplantıya girerken müzakere etmektir. Başkan Putin'e şunu net olarak ifade edebilirim, güç birliği yapabileceğimiz alanlar var. İşbirliği yapmamayı tercih ederse, geçmişte yaptığı gibi hareket ederse, siber güvenlik gibi alanlarda o zaman biz de gerekli yanıtta bulunacağız.
Ortak çıkarlarımız, dünyanın çıkarları konusunda işbirliği imkanlarını konuşacağız. Fikir birliğinde olmamız alanlarda kırmızı çizgimizi net şekilde ifade edeceğiz. Kendisi çok zeki, gördüm ki, gerçekten çok dişli bir rakip. Ama toplantıdan sonra konuşmayı tercih ederim. Toplantıdan önce konuşmaktan ziyade.
"BANA TEŞEKKÜR ETTİLER"
Buradaki NATO üyesi olan liderler bugün konuştuklarımızın çoğu bana teşekkür ettiler. Putin'le bir görüşme ayarladığım için. Belki 10-12 liderle görüştüm bugün. İyi bir şey yapacağımı söylediler. Onlar için hangi konuların önemli olduğunu dile getirmelerini istedim. İlginç olan şu ki, genel olarak basın onunla çok erken görüştüğümü düşünmüştü. Ama konuştuğum liderlere baktığımda öyle değildi. Herkes doğru bir zaman olduğunu söylüyordu. Bazıları tersi düşünebilir. Bir devlet başkanı bunu yapmayabilir diyebilir. Bir fikir birliği var. Bana bu toplantıyı düzenlediğim için bana teşekkür ettiler. Herhangi bir çekince görmedim.
Navalni'nin ölümü bir diğer işaret olur bizim için. Rusya'nın hiç niyeti olmadığı konusunda temel insan haklarına saygı duymak konusunda. Bu bir trajedi olur, ciddi bir acı olur. İlişkilerimize zarar verir. Hem dünyanın geri kalanıyla ilişkilerine hem de benimle ilişkilerine zarar verir.
Ben de gülüyorum. Yanıt geçmişte bence kabul ettiğim olmuştu. Bu soru bana sorulduğunda, dürüstçe cevap verdim. Çok önemli olduğunu düşünmüyorum bir sonra yapacağımız toplantı konusunda.
Önce doğrular, ondan sonra güvenirim. Güvenmemiz gereken her konu ispatlanması gerekir. Mesele güvenmek değil fikir birliğine varmak. Düşmanlarımızla, hasımlarınızla şunu beklerim dersiniz, anlaşmayı iptal edersen anlaşma ortadan kalkmış demektir. Umuyorum ki Başkan Putin'le böyle bir çıkarımı olduğu sonucuna varacaktır. Dünyanın kendisine dair düşüncelerini değiştirmek isteyecektir. Biraz daha doğru davranışlarla uyumlu davranması kendi çıkarına olduğu sonucuna varacaktır.
Benim onlara söyleyeceğim şey şu olur; beni izleyin. Daha önce de söylediğim gibi insanlar ben bir şey söylediğimde buna güveniyorlar. Verdiğim taahhütleri yerine getireceğimi düşünüyorlar. Kimseye inanmadığım ya da tutamayacağım söz vermiyorum genellikle.
Pek çok insan benim G-7 toplantısına gitmemi herhangi bir heyecan yaratmayacağını düşünüyordu. Ama ben bu şekilde olmadığını düşünüyorum. Benim NATO'da ya da G-7'de muhatap olduğum liderler bizim yakın geçmişimizi bilen liderler. Amerikan halkının karakterini bilen liderler. Demokrat ya da Cumhuriyetçi olmamız değil önemli olan bizim onurlu bir halk olmamız. Onlar da belki şaşırdılar. Ama Amerikan halkının bu tür davranışlara tahammül etmeyeceği görülmüş oldu.
Çok istatistiğine girmek istemiyorum. Yalan istatistikler de var. Cumhuriyetçi Parti'nin rakamları çok azaldı ve lider kadrosu bölündü ve Trump kanadı partinin büyük çoğunluğunu oluşturuyor ama yine de Amerikan halkına kıyasla küçük bir çoğunluk. İzleyip göreceğiz. Ayağa kalkarak, inandığımız şeyleri söyleyerek çok sayıda kişinin yaptığı şeylere hiç girmeyerek biz mesela ben virüsle mücadele edeceğimi söylediğimde, milyonlarca aşıyı insanlara ulaştıracaktım. Bunu yapacak olan ben değildim. Amerikan halkını tanıyordum. Savunma, polis, hastane, emekli doktorlardan alacağım desteğin farkındaydım. Bakın ne kadar mesafe kaydettik. İğneden korkan insanlar vardı. Yine de hiçbir zaman ihtiyaç duyduğumuz desteği başarıyı elde edeceğimizden şüphem yoktu. Milyonlarca insan aşılarını oldu.
Trump'ın popülizminin sonuçları maalesef yaşandı, hayal kırıklığı. Pekçok Cumhuriyetçi çalışma arkadaşım, mesela bir soruşturma olmasını istemediler çünkü onlar kendi kariyerlerinden endişe duyuyorlardı.