Partnerinizin beden diline dikkat! Bu davranışlar sizden ayrılmak istediğini belirtiyor olabilir

Bir beden dili uzmanı, iletişim koçu ve "AWESOME" kitabının yazarı Jess Ponce III, Liste'ye romantik partnerinizin vücut dilini anlamak ve ilişkinizin başının belada olabileceğine dair ince işaretleri nasıl belirleyeceğiniz konusunda özel bir rehber verdi.

PARTNERİNİZİN GEZİNEN GÖZLERİNE ÇOK DİKKAT EDİN

Siz ve eşiniz yoğun bir konuşma yaparken, nereye baktıklarına dikkat etmek için bir dakikanızı ayırın. Doğrudan göz teması genellikle bir saygı işareti olarak görülür. Birinin doğrudan gözlerine bakan insanların doğruyu söyleme olasılığı daha yüksektir. Beden dili uzmanı Jess Ponce III, bir kişinin göz çizgisinin, içinde bulundukları durum hakkında ne hissettiklerinin büyük bir göstergesi olduğunu ortaya çıkardı.

Partneriniz bir soruyu yanıtlamaya çalışırken tavana veya yere bakıyorsa, sizinle hangi bilgileri paylaşmak istediklerine karar veriyor olabilir. Ponce buna "düşünme noktası" diyor. Eşiniz konuşurken sürekli olarak belirli bir yöne baktığında, bu onun rahatsız olduğunu veya bir şey sakladığını gösterebilir. Özellikle önemli konuşmalar veya çatışmalar sırasında herkesin gözleri ara sıra başka yöne kayabilirken, dikkati dağılmış gözlerin dikkat çekici bir şekilde tekrarlanması, birinin sohbette mevcut kalmaya çabaladığının açık bir göstergesidir. Hep birlikte göz temasından kaçınmak büyük bir acil durum uyarısıdır. Ponce, sevgilinizin sizi inciteceğini bildiği hoş olmayan bir şey söylemeye hazırlanıyor olabileceği veya kendi hoş olmayan duygularını görmezden gelmeye çalıştığı konusunda uyarır.

KONUŞURKEN EŞİNİZİN ELLERİNİ NEREYE KOYDUĞUNA DİKKAT EDİN

Ne kadar aşık olursanız olun, siz ve eşiniz her zaman el ele olamazsınız. Partnerinizin konuşurken ellerini nereye koyduğu, ilişki hakkında nasıl hissettikleri konusunda size fikir verebilir. Büyük, tutkulu (yine de güvenli ve saygılı) el hareketleri önemi gösterir. Jess Ponce III'ün icat ettiği bir terim olan "kalp tutuşu", eşinizin ellerini göğsüne bastırıp neredeyse kelimenin tam anlamıyla "kalbini sizinle paylaşması" anlamına gelir. Aksine, ellerini ceplerine veya arkalarına koymak, eşinizin konuyu dinlemediğini veya umursamadığını ima edebilir.

Partneriniz kollarını kavuşturmayı seçebilir. Ponce, bunun eşinizin "kendini koruyan bir alanda" kalma yolu olabileceğini, hem fiziksel hem de duygusal olarak ikinizin arasına bir engel koyduklarında kendilerini daha güvende hissedebileceğini söylüyor. Yazar, bu kol yerleşiminin yoruma açık olduğunu ve her zaman doğrudan bir saldırganlık eylemi olmayabileceğini iddia ediyor: "Kolları çaprazlamanın birinin kapalı olduğu anlamına geldiğini hepimiz biliyoruz. Bilmediğimiz şey, diğer kişinin olup olmadığıdır. Bizi dinlesinler ya da dinlemesinler, söylediklerinizi ciddi bir şekilde düşünerek kollarını kapalı bir pozisyonda tutuyor, yargılıyor ya da tamamen boşta olabilirler. Partnerinizin niyetini kollarını kavuşturmuş halde çözerken, nasıl hissettiklerini bildirebilecek konuşmanın konusu, ses tonu gibi diğer faktörleri göz önünde bulundurun."

Eşiniz ilişkide huzursuz hissediyorsa, konuşmanızı aceleye getirmek gibi sabırsız alışkanlıklar sergilemeye başlayabilir. Jess Ponce III, bunun hem grup ortamında hem de bire bir görüşmede olabileceğini söylüyor. Arkadaşlarınıza bir hikaye anlatırken sözünüzü kesebilirler veya ne hakkında konuştuğunuzu bilmediğinizi ima eden incelikli notlar kullanabilirler. Onlarla doğrudan konuşurken ilgisizliklerini belirtmek için "evet evet" veya "uh huh" gibi dolgu dili de kullanabilirler. Bu davranış inceden başlayıp zamanla büyüyerek bir süre sonra fark edilmesini zorlaştırabilir.

Ponce'ye göre, bu tür bir tepki aslında kendilerinin duyulmadıklarının bir göstergesi olabilir. Beden dili uzmanı The List'e şunları paylaştı, "Bir ipucu olarak, söylemeleri gereken şeyi söylemelerini isteyebilirsiniz. Deneyimlerini doğrulamalarını dinleyin. Sonra bunu devam etmeniz için bir başlangıç ​​noktası olarak kullanın." Açık olun ve onların bakış açısını duymaya istekli olun ve davranışlarınızı karşılığında nasıl tepki vermelerini beklediğinize dair bir ölçü olarak kullanın. Eğer bu enerjiyle uyum sağlayamıyorlarsa, ilişkide mutlaka daha derin bir sorun vardır.

PARTNERİNİZ ARANIZA FİZİKSEL OLARAK MESAFE KOYUYOR OLABİLİR

Partnerinizin ayrılmayı düşündüğünün en büyük göstergelerinden biri, size yakın olmaya ilgisiz olup olmadığıdır. Bir ilişkide insanlar, eşlerinin ilgisini ve sevgisini kazanmak için gün boyunca bağlantı kurma teklifinde bulunurlar. Gottman Enstitüsüne göre, bu teklifler partnerinize iltifat etmekten samimiyet başlatmaya kadar her şey olabilir. Bu bağlantı teklifleri sürekli olarak kapatıldığında, partnerinizle aranızda mesafenin büyüdüğünü hissetmeye başlayabilirsiniz.

Duygusal bir mesafe olarak başlayabilen şey, partnerinizin sizinle fiziksel olarak nasıl etkileşime girdiğine hızla tezahür edebilir. Onlarla bağlantı kurmaya çalıştığınızda, eşiniz yedeklenebilir ve ikiniz arasında geniş bir boşluk bırakabilir. Jess Ponce III'ün dediği gibi "destek", eşinizin yakınlığı reddetme ve ilişkide bir güvenlik duygusunu yeniden kazanma yolu olabilir. Ponce'ye göre, "Bu kişi gergin, ancak yalan söylemek gibi belirsiz nedenlerden dolayı değil. Çoğu zaman, ilgi odağı haline getirilmekten rahatsız oldukları için." Bu süre zarfında eşinizin alan ihtiyacına saygı duymanız ve işler hafiflediğinde fiziksel olarak bağlantı kurmayı umuyorsanız, onlarla sözlü olarak iletişim kurmanız önemlidir.

ENDİŞELERİNİZİ YALNIZCA PARTNERİNİZİN VÜCUT DİLİNE DAYANDIRMAMAYA ÇALIŞIN

Partnerinizin vücut diline, çevredeki durumun bağlamını dikkate almayı unutacak kadar aşırı odaklanmamak önemlidir. Tüm çiftlerin kavgası ve eşinizin kavga dili, kollarını kavuşturmayı veya odanın içinde volta atmayı içerebilir. Grup ortamlarında daha içe dönük olabilirler veya işte geçen bir günün ardından bitkin olabilirler ve söyleyecek pek bir şeyleri olmaz. Partneriniz sizi, kötü günleriyle ilgili duygularını dışa vurmak ve üzerinize boşaltmak için güvenli bir alan olarak görebilir, bu, ilişkide hayal kırıklığı olarak yanlış yorumlanabilir. Jess Ponce III bize beden dilini analiz etmenin "diğer insanların sizinle nasıl iletişim kurduğunu ve sizin onlarla nasıl iletişim kurduğunuzu incelemeye başlamak için harika bir yol" olduğunu hatırlatıyor. Ancak bunlar her durum için değişmez değildir.

Herhangi bir yanlış anlamayla mücadele etmek için yapılacak en iyi şey, partnerinizle net bir şekilde iletişim kurmaktır. Onlara nasıl hissettiklerini sorun, sahip olduğunuz endişeleri veya davranışlarında fark ettiğiniz değişiklikleri dile getirin. Siz ve eşiniz hala ilişki sorunları yaşıyorsanız, bir çift terapistiyle görüşmeyi düşünmenin zamanı gelmiş olabilir.