Kadın çalışanların analık ödeneği kaybı arttı
Sosyal Güvenlik Kurumu'nca (SGK) ödenen rapor parası ile ilgili geçen yıl yapılan değişiklik yüksek enflasyon nedeniyle SSK ve BAĞ-KUR'lu çalışanları ikinci kez mağdur etti. Rapor parası verilirken son 3 ay yerine 12 aylık ücretin dikkate alınması nedeniyle ödenen para azaldı. Habertürk'ten Ahmet Kıvanç'ın haberi...
Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) yüksek rapor parası almak için bazı kişilerin doğum veya ameliyat öncesi kazançlarını 3 ay yüksek gösterdiklerine ilişkin iddialar öteden beri dile getiriliyordu. Bu suistimal nedeniyle SGK’nın yüksek rapor parası ödemek zorunda kaldığı gerekçesiyle geçen yıl nisan ayında 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda değişiklik yapıldı.
Kanun değişmeden önce, iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık izni nedeniyle geçici iş göremezlik ödeneği (rapor parası) bağlanırken, SSK veya BAĞ – KUR kapsamındaki sigortalının son 3 aylık dönemde aldığı brüt ücretin ortalaması dikkate alınıyordu. Yatarak tedavi görenlere brüt ücretin yarısı oranında, ayakta tedavi görenlere ise 3’te 2’si oranında ödenek veriliyor.
İş kazası ve meslek hastalığındaki uygulama aynen devam ediyor. Ancak, hastalık ve analık izni (doğum öncesi ve sonrası 8’er haftadan 16 haftalık doğum izni) nedeniyle düzenlenen raporlarda geçici iş göremezlik ödeneği, son üç ay yerine 12 aylık dönemdeki ortalama ücret üzerinden verilmeye başlandı.
YÜKSEK ENFLASYON İLE İKİNCİ DARBE GELDİ
Yapılan değişiklik SSK ve BAĞ-KUR’luların daha az rapor parası almasını beraberinde getirdi. Enflasyonun tek haneli veya nispeten düşük olduğu dönemdeki kayıp kabul edilebilir düzeyde iken enflasyonun yüzde 80’e yaklaşmasıyla çalışanlar daha büyük kayıpla karşı karşıya kaldılar.
Yüksek enflasyon nedeniyle bu yıl temmuz ayında asgari ücretin yanı sıra asgari ücretin üzerindeki ücretlere de ara zam yapıldı. Çalışanların ücretleri yükselmesine karşın, hastalanan veya doğum iznine ayrılan SSK ve BAĞ – KUR’lu çalışanların rapor paraları 12 ay öncenin ücreti dikkate alınarak ödeniyor.
İŞÇİNİN KAYBI NE OLDU?
Kanun değişikliğinin meydana getirdiği kaybı asgari ücretin biraz üzerinde ücretle çalışan kadın işçi örneği ile anlatalım. Bu kadın işçinin aylık brüt ücretinin geçen yıl 3.750 TL olduğunu, bu yılın ilk yarısında 6.000 TL’ye ve temmuz ayında da 8.000 TL’ye çıktığını varsayalım.
Doğum öncesi ve sonrasında 8’er haftadan 16 hafta izne ayrılan kadın işçiye 112 gün analık ödeneği bağlanıyor.
Eski sistem devam etseydi örneğimizdeki kadın işçiye eylül ayında doğum iznine ayrılsaydı haziran – temmuz – ağustos aylarındaki; ekim ayında izne ayrıldığında ise temmuz – ağustos – eylül ayındaki brüt ücreti üzerinden ödenek bağlanacaktı.
Buna göre, eylülde izne ayrıldığında günlük 163 TL’den toplam 18 bin 252 TL, ekimde izne ayrıldığında ise günlük 178 TL’den toplam 19 bin 914 TL analık ödeneği alabilecek idi.
Fakat, kanun değişikliği ile son 3 ay yerine 12 aylık ücret dikkate alınmaya başlandığı için aynı işçi eylülde doğum iznine ayrıldığında günlük 124 TL’den 13 bin 896 TL ödenek alacak ve 4.356 TL kaybı olacak.
Aynı kişi ekim ayında doğum iznine ayrıldığında ise günlük 132 TL’den 14 bin 784 TL ödenek alabilecek. Eski sisteme göre kaybı ise 5.130 TL’yi bulacak.
ASGARİ ÜCRETLİLER ETKİLENMİYOR
Rapor parası ödemeleriyle ilgili yapılan bu değişiklikten sadece asgari ücretle çalışanlar etkilenmeyecek. 5510 Sayılı Kanun’a göre, geçici iş göremezlik ödenekleri, ödemenin yapıldığı tarihteki asgari ücret üzerinden hesaplanan tutarın altında olamıyor. Dolayısıyla son 3 ay yerine son 12 aylık ortalama kazancın dikkate alınması, asgari ücretlilerin rapor parasını değiştirmiyor.