Takipçi sayısı patladı, hastalığı gündem oldu

Kenan Doğulu, mektubunda şu ifadelere yer verdi; "Her sene 31 Mayıs'ta sizlere verdiğimiz geçici rahatsızlık için önden özür diliyorum biliyorsunuz. Bu cuma da evde, bahçede, eş, dost ve ailemle bir araya gelip 50'nci yaş günümü kutlayacağız. Normalden biraz daha kalabalık olacağımız için doğal olarak konuşma ve müzik gürültüsü daha fazla olacaktır. Şimdiden affınıza sığınarak bir gecelik sabır ve anlayış rica ediyorum. Olası bir ihtiyaç, uyarı veya destek için bize ulaşmanız gerekirse güvenlik ve koordinasyon müdürümüz Vahdet Bey'e ulaşabilirsiniz. Katılmak isterseniz de bekleriz, listeye eklenmek için lütfen isimlerinizi iletiniz."

Parti, doğal olarak bol gürültülü ve bol ünlünün katılımıyla gerçekleşti. Kenan Doğulu'nun eşi Beren Saat ile düeti, dansının görüntüleri sosyal medyaya bolca yayıldı.

ZEYNEP KOÇAK

HASTALIĞINI AÇIKLADI

Tüm hayatımızı gözler önüne serdiğimiz sosyal medya platformları yaptığımız paylaşımları binlerce hatta bazen milyonlara ulaşıyor. Kiminin kusursuz hayatlarına dair kesitleri sunduğu bu platformlarda kimi ise hayata dair yaşadığı sıkıntıları takipçileriyle paylaşıyor. İşte bu isimlerden biri olan 41 yaşındaki senarist - oyuncu Zeynep Koçak, 23 yıldır mücadele ettiği hastalığı hakkında ilk kez konuştu.

Zeynep Koçak, Derealizasyon adı verilen gerçeklik algısının yitirilmesi olarak özetlediği hastalığının tedavisinin olmadığını belirtti.

Sözlerine; "Ben isyan edeceğim biraz" diyerek başlayan Zeynep Koçak, daha sonra; "Ben yaklaşık 23 yıldır Derealizasyon adı verilen yani gerçeklik algısının yitirilmesi olarak özetleyebileceğim, normalde 15'er dakikalık ataklar halinde olan ama bende atipik bir versiyonu mevcut olduğu için 23 senedir aralıksız 7/24 her gün yaşadığım ve gerçek hissetmek nasıl bir şey artık unutalı çok olduğu bir rahatsızlıkla uğraşıyorum. Maalesef tedavisi olmayan bu rahatsızlıkla beraber üzerine anksiyete, panik atak gibi bir rahatsızlıklar eklenince inanın her şey yolunda gitse bile ilerlemek çok zor oluyor" ifadelerini kullandı.

Ardından iş hayatında yaşadığı sıkıntılara da değinen Zeynep Koçak, daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: Bir de bunun üzerine 'Küçük Esnaf'tan sonra yazdığım onlarca işim istisnasız kabul olduğu halde ya sözleşmeden dönmesi ya sözleşmenin iptali ya da çekilmesine rağmen yayınlanmadığı bir 9 sene geçirdim. Bana 9 sene önce 'Mutlaka her şey yoluna girecek' diyen arkadaşlarım ve ailem 9 sene sonra da hâlâ aynı cümleleri kuruyor. Bu süre zarfında yazmaya âşık olduğum için tüm kötü sonuçlanan işlerden sonra maksimum bir hafta depresyona girip sonrasında dayanamayıp tekrar bir şeyler üretmeye devam ettim. En son projem yine büyük bir yapım şirketi tarafından kabul edildi, hazırlıklar başladı ve bilin bakalım ne oldu? İptal keyfi...

Bu süre zarfında bana bir kısmın fanları tarafından yapılan linçler, çalışma arkadaşlarım tarafından yapılan mobbingler, yönetmenler ve yapımcılar tarafından yapılan tacizler, en yakınlarımdan yediğim kazıklar falan bunlarda bahsetmeyeceğim bile... Her şeye rağmen kendime olan inancımı asla kaybetmedim. Yoksa bu kadar projeyi üretemezdim. Dışarıdan nasıl gözükürsem gözükeyim gerçekte sürekli ayağa kalkmaya çalışıyorum. Çoğu arkadaşım hastalığımı bilmez. Çünkü yapabilecekleri hiçbir şey yok ya da yaşadığım travmaları bilmez anlatamadığım için...

Şu an kendime olan güvenimi kaybetmesem de geleceği düşündüğüm an inanılmaz bir korku ve dehşet yaşıyorum. Bugün olduğu gibi... Çünkü 9 sene yokuş aşağı yürüyünce insan ister - istemez güzel şeyleri hak etmediğini düşünüyor. Zaten geleceğimi düşündüğümde bu yüzden dehşete kapılıyorum. Normalde beni tanıyan insanlara aciz gözükmeyi hiç sevmem. Ben ne yaşıyorum kime ne? Niye paylaşıyorum? Ne yapıyorum kendimi mi acındırıyorum? Bana üzülün mü istiyorum? Hiçbiri değil... Sadece tüm bunların buraya yazabilecek kadar normal şeyler olduğunu hissetmeye ihtiyacım var. Başarısızlığın, üzülmenin, depresyonun, hastalığından bahsetmenin, ağlamanın, zaman zaman pes etmenin normal bir şey olduğunu düşünmeye ihtiyacım var. Ben bugün böyleyim yarın yine ayağa kalkarım çünkü işime aşığım, üretmeden duramam. Her yazdığım şeyden sonra hissettiğim o heyecandan da vazgeçemem ama bugün kötüyüm be.

DEREALİZASYON NEDİR?
Derealizasyon, kişinin gerçek dünyanın dışına çıkıp kendi benliğinden ve çevresinden uzaklaştığı ve koptuğu dissosiyatif bir bozukluktur. Bu bozukluk aynı zamanda duyarsızlaşma şeklinde de ifade edilir. Hem kendisinden hem de çevresinden kopan birey, çevresindeki insan ve nesneleri gerçek dışı algılar.

JOSE MOURINHO

MOURINHO HEYECANI SOSYAL MEDYAYA YANSIDI
Dünyanın en başarılı 5 teknik direktöründen biri olarak kabul edilen Portekizli Jose Mourinho, Fenerbahçe'nin yeni teknik direktörü oldu.

Jose Mourinho'nun Türkiye'ye gelişi taraflı - tarafsız herkeste büyük bir heyecan yarattı.

Yaklaşık 30 bin Fenerbahçe taraftarının önünde imza atan 27 kupalı Jose Mourinho'nun, Türkiye'ye geleceğinin öğrenilmesi üzerine sosyal medya hesabındaki takipçi sayısında hızlı bir yükseliş görüldü.

Jose Mourinho'nun takipçi sayısı, Türkiye'ye gelişine kadar olan süreçte 600 bin artarak 4 milyon 900 bine yükseldi. Takipçi sayısı, imza töreninden bugüne kadar hızla artarak 5 milyon 200 bine ulaştı.

FİLENİN SULTANLARI

YİNE GURUR YAŞATTILAR ÜNLÜLERDEN TEBRİK YAĞDI

Filenin Sultanları, başarılarıyla her seferinde ülkemizi gururlandırmaya devam ediyor.

A Milli Kadın Voleybol Takımı, FIVB Milletler Ligi'nin (VNL) 2'nci haftasının son maçında ev sahibi ABD'yi geriden gelerek 3 - 2 yendi. Daniele Santarelli'nin yönetimindeki Filenin Sultanları, Milletler Ligi'nde 6'ncı galibiyetini alırken ikinci haftayı 4'te 4 yaparak tamamladı.

ABD'yi yenen Filenin Sultanları, 8'inci maçını geride bırakırken dünyanın 1 numarası ünvanını korumayı başardı.
Millilerimize ünlü isimlerden tebrik mesajları yağdı. Filiz Akın, Şahan Gökbakar, Gülse Birsel, Ceyda Düvenci, Mert Fırat, Hazal Kaya, Ayşegül Aldinç, Burcu Biricik, Murat Cemcir, Çağla Şıkel, Başak Dizer, Defne Samyeli, Mine Tugay, Şafak Sezer ve Bergüzar Korel olmak üzere çok sayıda ünlü isim yaşadığı gururu paylaştı.

BERFU YENENLER

'ÜNLÜ OLMAK İÇİN EVLENDİ' POLEMİĞİ

Eser Yenenler ile 2019'da evlenen, Kuzey ve Mete adında iki oğlu olan Miss Turkey 2015'te 4'üncü güzel seçilen Berfu Yıldız, geçtiğimiz günlerde Hülya Avşar'ın programında eşiyle ilgili samimi açıklamalarda bulunmuştu.

"Ünlü olmak hiç aklımda yoktu" diyen Berfu Yenenler'e; "Güzellik yarışmasına katılmışsın. Eser gibi bir çocuğa sen yürümüşsün. Maşallah hiç aklında yokmuş" yanıtının verilmesi üzerine açıklamaları sosyal medyada gündem olmuştu.

Eser Yenenler de eşi Berfu Yener'in açıklamalarının ardından katıldığı bir etkinlikte; "Elbette mesajlaştık, ettik. Böyle bir süreç yaşandı. Berfu, şov programı yapıyor şu an. Kimse torpille şov programı yapamaz. Yetenekli bir kadınla daha önce bu işi yapan adamla bir araya gelmiş oldu. Mutluyuz da evlilik de kolay değil. Hani böyle bir spekülasyon olsun, hareket olsun diye Berfu'ya çamur atmak falan oluyor. Berfu'ya çamur atılmış oldu biraz. Ama kimse ünlü olmak için de mesaj atmaz yani" ifadelerini kullanmıştı.

Ayrıca Eser Yenenler; "Gerçekten benim cazibemi es geçiyorlar. Orada tutamadı kendisini. Benim en etkileyici tarafım ben olmam. Evlendikten sonra dışarıya gülümsemiyorum kapattım" diye konuşmuştu.

Berfu Yenenler de tüm bunların ardından sosyal medya hesabından eleştirileri ti'ye aldığı bir paylaşımda bulundu. Eşi Eser Yenenler ile evinin bahçesinde çektirdiği fotoğrafı yayımlayan Yenenler, şu ifadeleri kullandı; "Neyse biraz ünlü olmak için evlendiğim kocamla ünlü olmak için yaptığım çocuklarla ünlü evimde ünlü portakal suyumu içip dinleneyim."