Gurur ve Önyargı* (*gibi bir şey) seyirciyle buluştu
Murat Daltaban'ın yönetmenliğini üstlendiği Birce Akalay, Nergis Öztürk, Özge Özberk, Ayşegül Uraz ve Kardelen Arpacı'nın rol aldığı Gurur ve Önyargı* (*gibi bir şey) Maximum Uniq Hall'da seyirciyle buluştu.
BKM ve DOT, yeni yıla sayılı günler kala, -doğumunun 250. yılında- Jane Austen'ın 1813 tarihli Gurur ve Önyargı (Pride and Prejudice) adlı klasik eserinin Isobel McArthur tarafından eğlenceli bir komediye dönüştürülen “GURUR ve ÖNYARGI* (*gibi bir şey)” adlı tiyatro oyununu, dün akşam Maximum Uniq Hall’de gerçekleşen prömiyerle seyirciyle buluşturdu.
DOT’un Sanat Yönetmeni Murat Daltaban’ın yönetmenliğinde sahnelenen McArthur’un bu asi, komik ve radikal uyarlaması, Austen’ın zarif dünyasını baştan aşağıya sarsarken; Birce Akalay, Nergis Öztürk, Özge Özberk, Ayşegül Uraz ve Kardelen Arpacı tüm karakterleri sahnede bir arada olağanüstü bir performansla canlandırarak, Gurur ve Önyargı’nın klasik dünyasını eğlenceli bir yorumla yerle bir etti.
Dekoru, ışıkları, kostümleri, müzikleri, oyunculukları ve sahneden taşan kız neşesiyle seyircilere 140 dakika boyunca keyifli anlar yaşatan Gurur ve Önyargı* (*gibi bir şey) oyun sonunda dakikalarca ayakta alkışlandı.
Oyunu sahneye koyan DOT’un Sanat Yönetmeni Murat Daltaban ön hazırlıkları ve prova süreci dahil yaklaşık 1 yıldır çalıştıkları bu proje için şunları söyledi: “Gurur” ve “Önyargı” kelimeleri, hikayemizdeki çağrışımlarından bambaşka yerlere savrulmuşken, romantize edilmiş çağrışımlarını arama peşindeyiz. Ama hikayemiz o kadar pembe değil, tüm politik gücüyle meydan okuyor. Kodlanmış erkek rollerini maskara ediyor, kodlanmış kadın rollerini acımadan eleştiriyor. Beş kadın oyuncunun yüksek enerjili mizahıyla sahnenin orta yerine bir molotof kokteyli atmaktan çekinmiyor.
Olan bitene şahit olan, kulak kabartan, üst sınıfın kirli çamaşırlarını çok yakından tanıyan, aslında her şeyi dipten yönetme gücünü elinde tutan emekçi sınıfın “hizmetçi”lerinin, emekçi kadınların, ağzından dinlemek bu hikâyeye bir başka “zarafet” katıyor. Hizmetçilerimizi çok seveceksiniz. Ben her birine bayılıyorum. Onları canlandıran oyuncuları da sahnede çok seveceksiniz. Provalarda 'hikâye anlatıcısı hizmetçiler'e kattıkları her an beni etkiledi, eminim size de unutamayacağınız anlar armağan edecekler.
Bu sevgili Hizmetçilerimiz neler anlatıyor neler; 'Kadınların Toplumsal Rolleri ve Ekonomik Bağımlılıkları' mı desek, 'Sınıf ve Ayrıcalık' mı desek; 'Evliliğin Ekonomik Boyutu' mu desek, 'Patriyarkanın Eleştirisi' mi desek, yoksa 'Kadın Dayanışması' mı desek… daha neler neler… Hikâye anlatma sanatının en zarif örneklerinden biriyle karşı karşıyasınız. Hepinizi 'KIZ NEŞESİ'ne davet ediyoruz…"
PERDE AÇILIYOR, SİS DAĞILIYOR.
Regency dönemi İngiltere’sinde geçen oyun, bize Jane Austen’ın tanınmış karakterlerini bu kez, arka planda çalışan beş hizmetçinin gözünden anlatıyor. Tüm bu klasik öğeler, kahkaha dolu şarkılar, anlık rol ve kostüm değişimleri ve bozuk ağızlardan yükselen mizahla yeniden şekilleniyor.
Birce Akalay, Nergis Öztürk, Özge Özberk, Ayşegül Uraz ve Kardelen Arpacı’nın canlandırdığı hizmetçiler, klasik Austen karakterlerini eğlenceli, enerjik ve cesur bir şekilde sahneye taşıyor. Beş oyuncu da her bir karakteri farklı bir bakış açısıyla yorumlayarak, izleyiciye farklı bir Gurur ve Önyargı deneyimi sunuyor. Aşk, gurur, önyargı ve toplumsal normların kesişiminde anlatılan bu hikâyede, Austen’ın dünyası modern bir kadın dayanışması ve bağımsızlık mesajıyla buluşuyor.
OYUN SEZON BOYUNCA SEYİRCİYLE BULUŞACAK
Çevirisini Erdem Avşar, Sahne Tasarımını Burak Etöz, Müziklerini Oğuz Kaplangı, Kostüm Tasarımını Tomris Kuzu, ışık Tasarımını Cem Yılmazer’in yaptığı Gurur ve Önyargı* (*gibi bir şey) ‘de, Koreografide Tan Temel ve müzikal performans çalışmalarında Müge Oskay yer alıyor.