Enkazdan 75. saatte çıkmıştı! Mucizeyi anlatmıştı... Yüreğimiz yandı!
Kahramanmaraş'ta depremde yıkılan binanın enkazında kalan 39 yaşındaki Canan Güneş ile 17 yaşındaki oğlu Mehmet Güneş yaşamını yitirdi, kızı 23 yaşındaki Melek ise 75´inci saatte sağ çıkarıldı. Tedaviye alınan ve mide kanaması nedeniyle 5 gün sonra hayatını kaybeden Melek'ten geriye hastanede, enkaz altında yaşadıklarını anlattığı video kaldı
Kahramanmaraş merkezli depremlerde, Malik Ejder Caddesi'nde oturdukları 5 katlı binanın yıkılmasıyla Canan Güneş (39) ile kızı Melek (23) ve oğlu Mehmet (17) enkaz altında kaldı.
MELEK 5 GÜN SONRA HAYATINI KAYBETTİ
Mehmet 17, Melek 23 yaşında hayatını kaybetti.DHA'da yer alan habere göre bu sırada aşçılık yaptığı Kıbrıs'ta olan baba Zekeriya Güneş (44), Kahramanmaraş'a döndü. Güneş'in eşi ve oğlunun cansız bedenlerine ulaşıldı, kızı Melek ise 75'inci saatte sağ çıkarıldı. Ankara'da hastaneye sevk edilen Melek, 5 gün sonra mide kanaması nedeniyle hayatını kaybetti.
"ELİMİ ATTIĞIM YERDE SU VARDI"
Melek'ten geriye, akrabalarının hastane odasında çektiği video kaldı. Görüntülerde Melek Güneş'in, "Babam aradı. Açtım 'Alo' dedim ama sesim gitmedi. Ondan sonra yine deprem oldu. Bu sefer aşağıya çöktük. Onu hissettim. Elimi attığım yerde su vardı. Kaç kere ses duydum. Hiç uyumadım" dediği görüldü.
"AİLESİNİ YAN YANA TOPRAĞA VERDİ"
Zekeriya Güneş, eşi ve 2 çocuğunun cenazelerini teslim alıp Adana'daki Kabasakal Mezarlığı'na getirerek yan yana toprağa verdi.
"TELEFONDA KONUŞURKEN ŞAKALAŞTIK"
Ailesinin mezarına gelen Zekeriya Güneş, yaşadığı acının tarifi olmadığını, oturdukları caddede depremde neredeyse tüm binaların yıkıldığını belirterek, "Ben o gün Kıbrıs´taydım. Akşam 1 saat telefonla konuşmuştuk. Ayın 14'ünde izne gelecektim. Kızım Bayburt'ta yüksekokulda okuyordu. O da eve dönmüştü. Oğlum ise telefon istiyordu, geldiğim gün alacaktık. Konuşurken güldük, şakalaştık.
"OĞLUMUN, KIZIMIN VATAN SEVGİSİ BAŞKAYDI"
Zekeriya Güneş, eşini ve 2 evladını kaybetti.Ondan sonra ses seda yok. Hepsi gitti, her şey bitti. Oğlumun mezarına çok sevdiği Türk bayrağını getirdim. Bu bayrağı 5 yaşındayken çarşıda görmüş ve çok istemişti. Aldıktan sonra odasına asmıştı. Ona emanetini getirdim. Oğlumun da kızımın da vatan sevgisi başkaydı. Atatürkçülerdi" dedi.