Erdoğan'ı anlatan Reis 5 bölüm olacak

Serpil YILMAZ / GAZETE HABERTÜRK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çocukluk ve gençlik dönemini (1954-1999) anlatan “Reis” filminin, KKTC’deki setine gidiyorum.

Lefkoşa’dan yaklaşık 80-90 km uzaklıktaki sahil kasabası İskele’nin (Rumca adı Trikomo) meydanında kurulan film seti, henüz şantiye görünümünde… “Kasımpaşalı Erdoğan”ın hayatını konu alan “Reis”in yapımcısı Evrensel Film.

Şirketin patronu Ali Avcı ve filmin yönetmeni Hüdaverdi Yavuz, hafta sonunu geçirmek üzere İstanbul’a gitmişler. Sette karşılaştığım; gerçek marangozla, taş ustasıyla, boyacıyla, sanat ekibiyle sohbet ediyorum. 25 Mart’ta İstanbul’da vizyona girecek filmin Lefkoşa ve İskele’de yapılacak çekimleri 22 Ocak’ta başlayacak.

Yaklaşık 40 kişilik ekip son hazırlıkları yapıyor. İskele’nin en mutlu esnafı taksi durağının sahibi Haşmet Özmusa; “Film setini görmek için buraya geliyorlar. İşlerim ikiye katlandı” diyor. Filmde Recep Tayyip Erdoğan’ın gençliğini Reha Beyoğlu canlandıracak. Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan rolünü ise Özlem Balcı üstlendi. Film ile ilgili Erdoğan’ın yakın çevresinin “Himayemizde çekilen bir film değil” dediği bilgisine erişiyorum. Film setini gezdikten sonra Avcı’yı arıyorum, “Fragmanı bile 130 milyon kez izlenen, 20 milyon kez paylaşılan bir filmi çekmek sorumluluğumu artırıyor. The Guardian, Al Arabiya, Times bizi yazıyor…” diyor.

Sette 1960’ların Kasımpaşa’sına dönüşen mahalle meydanı Arnavut kaldırımıyla örülmüş. Dış yüzeyler dönemin bakkal, yorgancı, terzi ve de kahvehanesine dönüştürülüyor. Avcı, yazlık sinemanın sürpriz sahnelerden biri olacağını söylüyor. Erdoğan’ın hayatına “tarafsız” bir gözle bakma iddiası taşımadığını anlamakta güçlük çekmeyeceğimiz Reis filmi; dış basında ‘The Chief’ olarak anılıyor. Avcı, duygusal dünyasını aşıp, geleceğe belge olarak kalacak kaliteyi yakalayacak mı, göreceğiz.

Ama önce Avcı’ya sorularım var….

- KKTC Cumhurbaşkanı, Başbakanı ile film seti hakkında konuştunuz mu?

Bu hafta görüşeceğim. KKTC’nin bir film platosu olması gerektiğini söyleyeceğim. Herkes İstanbul’da Karadayı dizisinin çekildiği Beykoz’daki seti kullanıyor. 1930’ları, 1970’leri çekeceğimiz yer kalmadı. Yalnız KKTC’de asgari ücret 1800 lira; Türkiye’ye göre burada filmin maliyeti yüzde 50 artabilir.

- Reis filmini çekmek için Erdoğan’ın bilgisine ve onayına başvurdunuz mu?

Yazılı izin almadık. Yakın çevresi ile görüştük. “Recep Tayyip Erdoğan’ın filmidir” demiyoruz. Hayal mahsulü olduğunu belirttiğin zaman, izin almak yasal bir zorunluluk değil. Sinema diliyle kurgu yapıyoruz. Yalnızca yayınlanan fragmanda Erdoğan’ın sesini duyuyoruz. Kamuya açık yerlerdeki konuşmalar için telif gerekmiyormuş.

- Erdoğan’ı bile şaşırtacak sahneler olacak mı?

Çocukluk yıllarına odaklanmamız şaşırtacak. Örneğin babası Ahmet Kaptan ile gittiği Piyalepaşa Camii’ni onardık. Çocukluk yılları önemliydi. Belediye Başkanı’yken sahip olduğu dik duruşu bu çağlarda edinmiş. 1999 yılında Matematik Olimpiyatları birincisi olarak, İmam Hatip mezunu olduğum için üniversiye alınmadım. Erdoğan’ın gençliğinde yaşadıklarını hissedebiliyorum. Filmde de bu duyguyu aktarmaya çalışıyorum.

- Fragmanlara baktığımızda cami-kışla arasına sıkışmış mesajlar veriyorsunuz…

Fragmanlar film içinden seçilen parçalar değil. Filmde bu sahneleri görmeyeceksiniz. Ne siyasi, ne de propaganda filmi çektik. O nedenle Cumhurbaşkanı’nın siyasi danışmanlarından görüş almadık. Aile çevresi, çocukluk ve mahalle arkadaşlarından; nelerden etkilendiğini, nasıl tepkiler verdiğini öğrendik. Aile albümlerinden bir kısmını ele geçirdik. Ailenin kullandığı objeleri bulmaya çalıştık. Özel kumaşlar dokuttuk.

- Fragmana yönelik eleştirilerden birisi önceki gün Times’tan da geldi. Türkçe ezanın kaldırılmasından 4 yıl sonra dünyaya gelen Erdoğan, aynı dönemi nasıl yaşamış olabilir?

Filmde geri dönüşler var. Mesela o dönem Arapça ezanı cezai ehliyeti olmadığı için meczuplara okuturlarmış, çocuklara değil aslında. 1. Fragman’da ezan okuyan çocuk, Erdoğan değil. O çocuk; 2. Fragman’da Erdoğan’ın 7 yaşındayken gözaltına alınmasını izlediği genç olarak karşımıza çıkıyor. Erdoğan’ı etkileyen siyasal ortamı anlatıyoruz…

- Erdoğan’ı canlandıracak karakterin ünlü bir aktör olmamasını yadırgadım…

Bu yönde eleştiriler alıyoruz. Geçmişi temiz, Erdoğan’ın kimliğine zarar verecek görüntüleri olmayan bir aktör aradık. Sevişme sahnesi olmamalıydı mesela… 200 adayla görüştük. Onlara Erdoğan ile ilgili sorular sorduk. İzlemiş mi, anlamış mı, hissetmiş mi mesela…

‘İKİ FİRMA İLE GÖRÜŞÜYORUZ’

Filmin sponsorları olacak mı? Kamu sponsorluğunu kabul etmedik. 2 firma ile görüşüyoruz. Lefkoşa’da bakkaldaki kutulara yazmak için gerçek olmayan markaları çalıştık. Kafkasör AŞ diye bir şirket kurduk. Finansmanı üstlendik.

‘5 ÖNGÖRDÜK 8 MİLYON $’A ÇIKTI’

Mahalleliden film seti olarak mülklerinin kullanılmasına itiraz geldi mi? İtiraz olmadı ama 5 bin lira yerine 15 bin-20 bin lira kira isteyenler oldu. Filmin toplam bütçesi için 5 milyon dolar öngörmüştük, 8 milyon dolara ulaşacak.

‘DENİZ GEZMİŞ'İ DE ÇEKEBİLİRİM’

- Film 1999’da bitiyor; Reis’in serisi olacak mı?

Olacak. AK Parti kuruluncaya kadar Erdoğan’a çevresi “Reis” olarak hitap ediyor. Reis-2’yi çekmek için çalışmaya başladık. 132 kişilik ekibimiz içinde 10 kişi gelecek senaryolara çalışıyor. 2002 yılından sonra “Beyefendi” olarak anılıyor. Bu dönemi Beyefendi-1 ve 2 filmleri ile anlatacağız. Cumhurbaşkanlığı dönemini de “Başkan” ya da “Cumhur Reis” adıyla çekmeyi planladık. Bundan sonraki her film 26 Şubat’ta (Erdoğan’ın doğum günü) vizyona girecek. Bir kereye mahsus 25 Mart vizyona giriş tarihi oldu.

- Times’ta 25 Mart’ın Anayasa değişikliğinin gündeme getirileceği tarihe denk geldiği belirtiliyor. 27 Mart (1994) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, 26 Mart (1999) cezaevine girişi, 14 Mart (2003) ilk başbakanlık koltuğuna oturduğu gün. Neden 25 Mart?

Anayasa değişikliği gündemi ile hiç ilgisi yok; ayrıca bu tarihte TBMM’den karar çıkacağına ihtimal de vermiyorum… Film 26 Şubat’a yetişmediği için bu tarih oldu…

- Sinemada “kahramanlar çağı” mı başlatıyorsunuz?

Dünya sinemasında Spider Man gibi yaşamamış kahramanlar izleniyor. Bizim gerçek kahramanlarımızı anlatmıyoruz. Mehmet Akif Ersoy filmimiz vizyona giriyor. Deniz Gezmiş’i de çekebilirim.