Yeni nesil sendikadan 'dijital fabrika' çıktı

Sözlerine MESS'in vizyonunu anlatarak başlayan Akkol, "Faaliyetlerimizi yeni nesil sendikacılık olarak tanımlıyoruz. Sadece rapor hazırlayan bir sivil toplum kuruluşu değiliz. Yapılması gerektiğini düşündüğümüz işleri, yalnızca yetkililere tavsiye etmek yerine kendimiz yapmak istedik. Sendikacılığa tek başına toplu iş sözleşmesi olarak bakmıyoruz" dedi.

Akkol, MESS üyelerinin sorunlarına çözüm bulmak için çalışmalar yürüttüklerini belirterek, MESS Teknoloji Merkezi'nin de ihtiyaçlardan doğduğunu söyledi.

Kobilerin ve yan sanayinin mühendislik birikimi ile endüstri 4.0'a erişiminin zor olduğuna işaret eden Akkol, "Bu işler tek başında yüksek maliyetli olabiliyor. Bu nedenle teknoloji merkezini açtık. Üyelerimizin ihtiyaçlarını ortaya çıkararak onlara yol haritası hazırlayacağız. Mühendislik eğitimi ve benzeri hizmetleri MESS üyelerine ücretsiz sağlayacağız. Şirket üst yöneticisinden operatöre, mühendisinden işçisine 5 yılda 250 bin kişi toplam 2 milyon saatten fazla eğitim alacak. Reçeteyi hazırlayıp, ilaçları da biz vereceğiz" dedi.

Özgür Burak Akkol, merkezde kâr amacı gütmediklerini vurgulayarak, "200 milyon TL’lik yatırım için KDV teşviki, teknoloji firmalarından ücretsiz cihaz desteği ve MESS üyelerinin desteğini aldık. Biraz devlet, biraz MESS imece usulü yatırımla teknoloji merkezini hayata geçirdik" bilgisini paylaştı.

YÜZDE 40 ÜRETİM ARTIŞI MÜMKÜN

MESS Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, teknoloji merkezinin bir sanayi şirketinin dijital dönüşümü için gereken bütün hizmetleri tek çatı altında sunacağını kaydetti.

Akkol, "MESS Teknoloji Merkezi, dünyanın en büyük dijital dönüşüm ve yetkinlik gelişim merkezi. Merkezimiz, sanayinin dijital dönüşümünü yönlendirecek. Milli geliri ve istihdamı artıracak. Üyelerimizin dijital dönüşüm yolculuğunda yanlarında olacağız. Burası, ülkemizin yarınlara açılan kapısı olacak. Teknoloji merkezimiz, dünyada ve Türkiye’de 20’den fazla ilk uygulama ve teknolojiyi içeriyor. Merkezin içindeki dijital fabrikamız, tedarik zincirinden satış tahminlemeye, üretim sistemlerinden kalite yönetimine kadar uçtan uca entegre altyapıya sahip Türkiye'deki ilk dijital üretim tesisi. Gerçek üretim de yapılan tesis, Türkiye’deki 5G teknolojisi ile destekli ilk fabrika olma özelliğini taşıyor. Aynı zamanda, sunduğu 100’den fazla üretim senaryosuyla da dünyadaki en gelişmiş dijital fabrika. Dijital fabrikamız, gerçek üretim tesislerinde kullanılan kontrol sistemiyle entegre edilmiş, dünyadaki ilk sanal demir-çelik tesisine de sahip" dedi.

Merkezde test edilen ve MESS üyelerine tavsiye edilen üretim methodları ile, fabrikalarda yüzde 20'ye yakın enerji tasarrufu ve yüzde 40'a yakın üretkenlik artışının mümkün olduğuna da merkezdeki görevli mühendislerden öğrendik.

Ayrıca, Boston Dynamics ile Avrupa’da ilk işbirliği anlaşmasını MESS'in yaptığı ve şirketin 'Spot' isimli robotunun Türkiye’ye getirilerek merkezdeki dijital üretim senaryolarında rol oynayacağının da bilgisi paylaşıldı.

WEF'İN İLK İŞVEREN SENDİKA ÜYESİ

Öte yandan, Akkol'dan MESS'in Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) platform üyeliğine kabul edilen dünyadaki ilk işveren sendikası ve ülkemizde de ilk kuruluş olma özelliğini taşıdığını da öğrendik. Özgür Burak Akkol, "WEF’in ‘İmalatın Geleceği’ platformunda yürütülen çalışmalara MESS, üyeleriyle birlikte aktif katılım sağlıyor. MESS üyeleri, dijital dönüşüm yolculuklarında WEF'in akademisyen, girişimci, teknoloji firmaları ekosisteminden yararlanabiliyor" bilgisini verdi.

Son olarak, teknoloji merkezinde bir ekosistem oluşturmak istediklerini de bildiren MESS Yönetim Kurulu Başkanı Akkol, "Teknolojiyi, akademiyi, girişimcileri, araştırma enstitülerini kapsayan, en güçlü ekosistemi de üyelerimize sunuyoruz. Oluşturduğumuz platformda üyelerimizi, dünya çapında başarılara imza atmış 40’tan fazla teknoloji ve çözüm sağlayıcısıyla bir araya getiriyoruz" ifadelerini kullandı.