10 film 'Altın Yunus' için yarışacak

Ulusal Uzun Metraj Yarışması’na seçilen filmler, bu yıl yönetmen Atalay Taşdiken başkanlığındaki jüri tarafından değerlendirilecek.

12. Boğaziçi Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Yarışma Filmleri Seçkisi:

FİDAN (Yön: Ayçıl Yeltan)

Fidan, lise sınavını birincilikle kazanır ama annesi, bu müjdeyi almadan hayata gözlerini yumar. Babasının derin bir acıya gömülmesi, Fidan'ı endişelendirir. Ailesini geride bırakmanın ağırlığıyla boğuşurken parlak bir geleceğin kapılarını aralayacak bu okula gitmeli midir? Sınavı kazandığını, yengesi ve babaannesi dahil, kimseye söyleyemez. Yönetmenin “Dünyanın en güçlü kadınlarının yaşadığı bu topraklarda, bugün gölgesinde oturduğumuz milyonlarca ağacın fidanlarından sadece birinin hikayesidir bu” diye tarif ettiği film, Marsilya Fest New Directors New Film Festivali’nden Pitching, Roma MedFilm Festivali’nden ise Work-in Progress ödülü aldı. Filmde 13 yaşındaki Fidan karakterini canlandıran Leyla Smyrna Cabas ve kardeşi Ali’yi canlandıran Ömer Asaf Bilgin’e, baş rollerde usta oyuncular AlicanYücesoy, Ayça Bingöl, Göksel Kortay ve Gürkan Uygun eşlik ediyor.

AĞUSTOS DÜŞLERİ (Yön: Halil Can Akbulut)

Üniversite sınav sonuçlarını bekleyen bir genç yaşadığı yerde mutsuzdur. Uzakta olan ağabeyine duyduğu kıskançlık, ailesine karşı hissettiği mahcubiyet ve tüm bunların sebebi olarak gördüğü parasızlık, yaşadığı yerden kaçma isteğini körükler. Bir yaz günü eski bir kola şişesi kapağında adının yazdığını görür. Filmin başrollerini Doğukan Akbulut ve Emirhan Öztürk paylaşıyor. Yönetmenin, 2021 yapımı ilk uzun metrajı, “Çamurdan Gölgeler”in devam filmi olan “Ağustos Düşleri”, ilk filmin izinden giderek seyirciyi yine ‘bekleme’nin yarattığı rahatsızlığın pençesinde dolaştırıyor. Akbulut, “Çamurdan Gölgeler” ile Madrid FICIMAD Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü’nü almış, festival direktörü Tomas Perez, filmi, ‘sürekli kafiye içinde ilerleyen bir şiir’e benzetmişti.

DERUN (Yön: Müge Uğurlar)

Karadeniz'in büyüleyici manzaralarını usta bir sinematografiyle buluşturan “Derûn”, imkânsız bir aşk hikayesinin derinliklerine iniyor. Aşkla başlayan bir yolculuğun hüzünlü sonuna odaklanan filmin temelinde Mesnevi’nin ilk hikayesi olan “Padişah ve Cariye” kıssası var: Altmış yaşlarında Karadeniz’de tek başına yaşayan bir kadın; Marife. Marife’yi bu yalnızlığa hapsedense gençliğinde yaşadığı büyük aşkı ve hayal kırıklığı. Tek başına geçirdiği kırk yılın ardından bir gün kapısı çalar. Marife ömrü boyunca taşıdığı öfkesini dindirebilecek mi? İki aşığın vuslatı gerçekleşecek mi? Peki gerçek aşk nedir? Filmde başlıca rolleri Hatice Aslan, Güven Kıraç, Furkan Andıç ve Furkan Kalabalık paylaşıyor.

DÖNGÜ (Yön: Erkan Tahhuşoğlu)

Sevim, uzun yıllardır Ayten'in evine gündeliğe gitmektedir. Lena ise Ayten’in bakıcılığını yapmaktadır ve Ayten’in evinde yatılı kalmaktadır. Lena’nın bu işe yerleşmesine Sevim vesile olmuştur. Sigortasız çalışan Lena bir ev kazası geçirir ve kaza sonrasında, Ayten’e dava açmak ister. Ayten ve iş adamı oğlu Ergin, uzun yıllardır evlerinde gündelikçi olan Sevim’i, Lena’yı bu davadan vazgeçmeye ikna etmesi için zorlar. Lena ile ilgili sorunu Aytenler lehine çözmeye çokça odaklanan Sevim, olayların düşündüğü gibi ilerlememesiyle çelişkiler yaşar. Önceki filmi “Koridor” ile festivallerden ödüllerle dönen yönetmenin yeni filmi “Döngü”nün başrollerinde Serpil Gül, Emel Göksu ve Tuğçe Yolcu var.

KAYITSIZ (Yön: Özlem Çıngırlar)

Bir yanda unutulmaz bir kadına, Füruğ Ferruhzad’a, hayat verecek bir kadın, Nursel; diğer yanda karnındaki bebeğe hayat verecek bir kadın, Perisa. Nursel, rolü için Avrupa’dan Türkiye’ye dönerken Perisa, bebeğinin babasını bulmak için İran’dan Türkiye yollarına düşer. İki kadın, yanlışlıklar sonucu Nursel’in evinde karşılaşınca hayat verecekleri bir başka şey, ortak hikayeleri ortaya çıkar. “Yüksük” ve “Asfur” gibi kısa filmleri ve “Hükümsüz” adlı video çalışmasıyla Cannes ve Venedik gibi festivallere katılan Özlem Çıngırlar, “Kayıtsız” ile ilk kez uzun metraj için kamera arkasına geçti. Filmin başrollerini Tülay Günal ve İranlı oyuncu Nastaran Mazal paylaşıyor.

MUKADDERAT (Yön: Nadim Güç)

Eşini kaybeden Sultan, yalnız kalma korkusuyla çocuklarına hemen evlenmek istediğini söyler. Oğlu Nevzat, küçük bir ilçede bunun hoş karşılanmayacağını düşünürken kızı Reyhan da bu kararın çok erken olduğuna inanır. Ancak Sultan bu isteğinden vazgeçmez. Eş adayı ararken ticarete atılır, evini pansiyona çevirir, pazarda tezgah açar ve erkeklerle mücadele eder. Sultan’ın mücadelesi, ilçedeki diğer kadınlara da ilham vererek onların da bağımsızlaşmasına vesile olur. Filmin kadrosunda Aslıhan Gürbüz, Osman Sonant, Şerif Erol, Gülçin Kültür, Osman Alkaş, Sacide Taşaner, Cem Zeynel Kılıç ve Şirin Sultan Saldamlı gibi isimler yer alıyor.

KÖPEKLE KURT ARASINDA (Yön: Murat Düzgünoğlu)

İşinden kovulan Orhan, yakın dostu İzzet’in de emekli olup köyüne döneceğini öğrenir ve hayal kırıklığına uğrar. Bu arada eski nişanlısı Aslı’yla yakınlaşır. Aslı, Orhan'la evlenerek ablasının yanına taşınmaktan kurtulmayı planlamaktadır. Fakat Orhan gittikçe hayata yabancılaşmakta, gördüğü hayallerlerle gerçek arasındaki çizgi yok olmaktadır. “Hayatın Tuzu”, “Neden Tarkovski Olamıyorum?” ve “Halef” filmleriyle tanınan yönetmenin yeni filmi, 46. Moskova Film Festivali’nde büyük ödül için yarıştı. Filmde Ali Seçkiner Alıcı, Bülent Düzgünoğlu, Mücahit Koçak ve Eylül Soğukçay başrolleri paylaşıyor.

PARMAKLIKLAR ARDINDA İKİ KADIN (Yön: Mehmet Eryılmaz)

Zerda, sevgilisini öldürmekten hüküm giymiş, istemeden anne olmuş genç bir kadındır. Öldürdüğü adamın eşi Esra ise hasta bir kız çocuğuna sahiptir. Kızının kurtulması için tek şansı, Zerda’nın çocuğundan alınacak uyumlu iliktir. Esra, Zerda'yı ikna etmek için cezaevine gelir. İki kadın arasındaki görüşmelerde tüm yaralar açığa çıkar; annelik, aşk, suç ve kadınlık derinlemesine sorgulanır. Önceki filmleriyle FIPRESCI ve Montreal World FF'de Büyük Jüri Ödülü de dahil olmak üzere birçok ödül kazanan yönetmen Mehmet Eryılmaz, ayrıca pek çok filme senaryo doktoru olarak danışmanlık yaptı.

SAVRULAN ZAMAN (Yön: Selim Evci)

Uzun bir ilişkiden çıkmış olan Alper, kendini yeni bir başlangıca hazırlamak için çabalamaktadır. Ancak bu arayış içindeyken işyerinde yaşadığı beklenmedik bir olay sonucunda kendini bir vicdan muhasebesi içerisinde bulur. Filmin başrollerini, yönetmen Selim Evci ile birlikte, başarılı oyuncular Erdem Şenocak, Beste Bereket, Derya Karadaş, Özge Gürel, Mine Teber ve Ümit Çırak paylaşıyor. 2008’de, ilk uzun metraj filmi “İki Çizgi”, 65. Venedik Film Festivali'nde dünya prömiyerini yapan yönetmen, daha sonra “Rüzgarlar” ve “Saklı” filmlerini yazıp yönetti. 2004’ten bu yana Akbank Kısa Film Festivali yönetmenliği görevini sürdürüyor.

GÜLİZAR (Yön: Belkıs Bayrak)

Düğün hazırlıkları sırasında tacize uğrayan Gülizar’ın yolculuğu, saldırganın kim olduğunu öğrenince klostrofobik bir çıkmaza dönüşür. Belkıs Bayrak’ın yazıp yönettiği ilk uzun metraj film “Gülizar”, dünya prömiyerini 49. Toronto Film Festivali’nde, Avrupa prömiyerini ise 72. San Sebastian Film Festivali’nde yaptı. Türkiye – Kosova yapımı filmde başroldeki Ecem Uzun’a; Bekir Behrem, Hakan Yufkacıgil, Ernest Malazogu ve Aslı İçözü eşlik ediyor.