Sofiane Feghouli, Tudor'u anlattı: "O şampiyonluğu Tudor getirdi"

"Onun tutkulu bir teknik direktör olduğunu, işinde yüzde 300 motive biri olduğunu söylüyoruz. Sen de doğruluyor musun?"

- Evet çok fazla hazırlık yapar. Fiziksel, psikolojik ve taktiksel olarak sürekli rakiplerine hazırlanır. Sürekli daha iyi olmak için çabalar. Kaybetmekten nefret eder. Onu ilk gördüğümde, onunla birlikte çok sıkı çalışacağımızı, sınırları zorlayacağımızı hemen anlamıştım. Bence kurulan takımla birlikte bizi şampiyonluğa götürecekti.

"Haftalar çok yoğunluklu geçti..."

- Antrenmanlarda 7-8 kilometre koşardık. Bu çok yüksekti. Ancak maçlarda rakiplerimize yoğunluk ve maçlarda hakim olduk. Oyuncularımızın kalitesi de düşünüldüğünde çok büyük bir avantajdı.

"Takımdan Aurelien Chedjou, Tudor'un Galatasaray soyunma odasına ilk geldiğinde 'Bize o kadar acı çekeceğimizi söyledi ki, artık antrenman ve yatağımızdan başka bir şey göremeyeceksiniz' dediğini aktardı. Sende de aynı his var mı?

- Ben 2017 yazında, Tudor ise şubatta gelmiş. Chedjou benden önceki dönemdeydi. Kendisi ve takımı için bir dönemin sonuydu. Benim geldiğim dönemde yepyeni bir Galatasaray vardı. Çok yatırım yapıldı ve çok sağlam bir takım olduk. Ben, Gomis, Denayer, Mariano, Belhanda... Kulüp için yeni bir başlangıçtı. Çok heyecan verici bir takımdık.

"Tudor hakkında seni en çok etkileyen neydi?"

- Tudor'un antrenmanları fiziksel olarak çok zirveydi. Taktik olarak, hafta hafta iyi oyun planları hazırlardı. Oyuncularla ilişkisi bazen hassastı. Oyuncu performanslarını optimize etmek için, oyunculara daha sıcak, daha yakın ve Tudor'u tamamlayacak bir asistana ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.

"Çok mu katıydı?"

- Bazen şakalar yapar, herkese aynı şekilde hitap eder. Kimseye bir ayrım yapmaz. Ancak bazen, elindeki oyuncunun zihniyetine bağlı olarak yaklaşımlarında daha dikkatli olmalı. Bazı insanlar, o sözleri nedeniyle incinebilir, bazıları tartışma çıkarabilir. Son 5 yılda Tudor, önemli tecrübeler kazandı. Bence Marsilya için çok doğru bir karar. Antrenmanları farklıdır. Ancak, Tudor çok iyi bir liderdir.

"Marsilya takımı bu 'incelik' eksikliğinden etkilenebilir mi?"

- Türk oyuncuların çoğu, alışık olmadıkları ve önceki yıllardan kötü alışkanlıkları nedeniyle antrenmanlarda çok acı çekti. Oynamadıkları zaman da buna katlanmaları zordu. Tudor, antrenmanlarda pes edenler ya da umursamaz olanları direkt siler, kabul etmez. Toplu ve topsuz antrenmanlarda fiziksel olarak zirvede, gerçek bir atlet olmanızı ister ve günlük antrenmanlarınızı kusursuz yapmanızı talep eder.

"Taktiklerden bahsedelim, tek bir oyun sistemi mi var, yoksa esnek mi?"

- Rakibi şaşırtmaktan çekinmez. Çoğu zaman 4-1-4-1 oynuyorduk. Ancak maçtan maça da değişiyordu. Bir Fenerbahçe derbisinde farklı taktikte oynamıştık mesela. Rakiplerini çok iyi inceler, takımını çok iyi motive eder. Toplu oyunu iyi kullanır, rakibine hazırlıklıdır. Ayrıca, elindeki oyunculara da her zaman sadık kalır.

"Bize Tudor'un Galatasaray'dan ayrılışını anlatır mısın?"

- Tudor'un ayrılığını biz oyuncular anlayamadık. Aralık ayının başında liderin 3 puan gerisinde ikinciydik. Ancak, Galatasaray'da günlük medya baskısı ve dedikodular nedeniyle sık sık olaylar yaşanır. Dışarıda bazı taraftarlar ona tepki göstermiş, baskı oluşturmuş ve yönetim de kamuoyu baskısıyla Tudor'u görevden aldı. Ancak, takım içindeki bazı oyuncular Tudor'a yapılan bu davranış nedeniyle çok mutsuz oldu. Sezon sonunda elde edilen şampiyonluk, Tudor'un sezon başında transfer ettiği oyuncular ve sezon başı kampındaki üst düzey antrenmanla geldi.

"Sence Tudor, Marsilya'da başarılı olur mu?"

- Galatasaray, Türkiye'nin en büyük kulübü. Avrupa kupaları kazanmış, çok büyük tarihe sahip bir kulüp. Türkiye, Fransa'da çok az bilinen bir ülke. 5 yıldır Türkiye'de yaşıyorum. Şunu garanti ederim ki, Türkiye'deki dört büyük kulüpteki tutku Marsilya gibi. Tudor, bu baskıya ve tutkuya alışkın biri. Ayrıca, PAOK'ta teknik direktörlük yaptı. Akdeniz halkıyla nasıl başa çıkılacağını çok iyi bilir.