Havalar ısındıkça gıda zehirlenmesi artıyor
Gıda zehirlenmesi, insanların yedikleri veya içtikleri bir şeyden kaptıkları bir hastalık. Yaz aylarında tüketilen yiyecek ya da içeceklerde bulunan çeşitli bakteri, virüs ya da parazit, insan vücudunda üremeye devam eder. Kusma ve ishal gibi belirtilerle ortaya çıkar, semptomlar genellikle yemeği yedikten birkaç saat veya birkaç gün sonra başlar. Çoğu insan hastalığı hafif geçirir ve tedavi olmaksızın iyileşir. Bazen de gıda zehirlenmesi ciddi hastalıklara veya komplikasyonlara neden olur. Peki yazın hangi gıdaları tüketirken iki kez düşünmek lazım? Dr. Şirin Seçkin anlattı
Yaz aylarında sıcaklıkların artmasıyla gıda zehirlenmesi vakaları da artıyor. Dünya Sağlık Örgütü, yaklaşık 600 milyon kişinin (her 10 kişiden 1'i) kontamine gıdaları tükettikten sonra hastalandığını ve her yıl 420 bin kişinin de bu sebepten yaşamını yitirdiğini açıkladı. Çocukların yüzde 40'ını etkileyen bu durum, her yıl 5 yaş altı 125 bin çocuğun hayatını kaybetmesine neden oluyor.
HER YIL MİLYONLARCA KİŞİ ETKİLENİYOR
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, "Yaz aylarında her yıl milyonlarca kişi buna yakalanır. Her 6 çocuktan biri bunu geçirir. Yaz aylarında yiyecek ya da içeceklerde bulunan çeşitli bakteri, virüs ya da parazitin alınması sonucu bunlar insan vücudunda üremeye devam ederek kusma, ishal, ateş, karın ağrısı, kramplar gibi şikayetlere yol açar. Bazen de besinlerde bazı bakteriler üreyerek çeşitli toksinler salgılarlar, bunlarda da kusma ve ishale yol açabilir. En sık etken ise virüslerdir. Yiyecek ve içeceklerdeki toksinler ve tarım ilaçları da besin zehirlenmesine yol açabilir ve botulism de bunlardan biridir" dedi.
BELİRTİLER BOZUK GIDA TÜKETİLDİKTEN 2-36 SAAT SONRA BAŞLAR
Besin zehirlenmesinin belirtilerine ilişkin bilgi veren Seçkin, "Bir besini yedikten 2-36 saat sonrasında gelişen kusma, ishal, ateş gibi bulguların yanında sinir sistemini de etkilemesi sonucu çeşitli nörolojik şikayetler, böbrek ve karaciğerin de bozulması söz konusu olabilir. Hemen başlayanlar toksin; geç başlayanlar bakteri; arkadakiler ise virüstür" diye konuştu.
KİMLER RİSK GRUBUNDA?
5 yaş altı küçük çocuklarda riskin daha yüksek olduğunu kaydeden Seçkin, "Çocuklar daha önce böyle bir şeyle karşılaşmamış olduklarından bağışıklık sistemleri nispeten zayıftır. 65 yaştan büyüklerin tat ve koku algılamaları zayıfladığından tadı değişmiş ya da bozulmuş bir yemeği vaya içeceği algılamakta güçlük çekebilirler. Diğer yandan yaşla birlikte onların da bağışıklık sistemi zayıflar" dedi.
Gıda zehirlenmelerine karşı genel hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Seçkin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tavuk, balık ve etleri pişirmeden önce yıkamalıyız. Bıçak ve tezgahı temiz bırakmalıyız. Koli basili sıklıkla iyi yıkanmamış salata, ıspanak ve yeşil yapraklı yeşilliklerden geçer. Dışarda yemek yerken buzlu içecekler tercih edilmemeli. Yemeklerle ya da suyla bulaşan yazlık yer hotel ve lokanta salgınlarında ise akla calcivirüs gelmelidir."
KABUKLU DENİZ ÜRÜNLERİNE DİKKAT!
Dr. Seçkin, "Kabuklu deniz ürünlerinde sorun yalnızca civa değil, taşıdıkları virüs ve bakterilerdir. Çünkü denize lağım dökülen yerlerde midye koli basili ve tüm diğer virüsleri barındırıyor. Bu virüslerin çoğu ısıya dirençli pişirilse bile enfeksiyon bulaşıyor" ifadelerini kullandı.
Noravirüsün en sık gastroenterit etkeni olduğunu söyleyen Seçkin, "Yaz aylarında akut gastroenterit vakalarının yüzde 20'sinden noravirüs sorumludur. Oteller, tatil yerleri, lokantalar ve okullardaki salgınların çoğundan sorumludur. Asemptomatik taşıyıcılar ellerini iyi bir şekilde yıkamazlarsa yemek hazırlanırken bulaştırıcı olabilirler. Noravirüste asempomatik taşıyıcılık yüzde 30'dur" dedi.
NE ZAMAN DOKTORA GİDİLMELİ?
Dr. Seçkin, gıda zehirlenmesinde ne zaman doktora gidilmeli sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Kanlı ishal ya da kusma, düşürülemeyen 40 üzerinde yüksek ateş, 48 saatten uzun süren kusma, ciddi sıvı kaybı belirtileri gösterildiğinde doktora gidilmelidir."