Gürültü çocuklarda duyma kaybına yol açıyor
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, çocuklarda ve genç erişkinlerde duyma kaybının arttığını belirterek, sürekli gürültüye maruz kalmanın bunun önemli bir nedeni olduğunu söyledi. Seçkin, yüksek sesle müzik dinlemek, şehrin gürültüsüne maruz kalmak gibi bir çok faktörün işitmeyi olumsuz etkilediğini aktararak "Yüksek ses, duyma kaybı, stres, kaygı bozukluğu, uyku bozukluğu yaratmaktadır" dedi
Günümüzde yapılan çalışmalara göre, çocuklarda ve genç erişkinlerde duyma kaybı çok yaygın bir şekilde görülüyor ve gürültüye maruz kalmak, bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, "Şehrin uğultusu gibi bazı gürültüler bile duyma kaybına yol açabilmektedir. Öte yandan gençlerde yüksek sesle müzik dinlemek de önemli bir duyma kaybı nedenidir. Az miktardaki duyma kaybı, konuşma, anlama, öğrenme-algılama, iletişim ve sosyalleşmeyi olumsuz etkiler" dedi.
GÜRÜLTÜYE MARUZ KALMAK ZAMANLA YÜKSEK TANSİYON VE KALP DAMAR HASTALIKLARINA YOL AÇIYOR
Tren, otomobil, motosiklet, uçak gibi tüm motorlu taşıtlar, endüstriyel gürültü, korna, siren, trafik uğultusu, inşaat, yol ve bakım çalışmaları, havai fişekler, mekanlardan veya başka yerlerden gelen müzik seslerinin ciddi bir gürültü kirliliğine yol açtığını kaydeden Dr. Seçkin, "Evde yüksek sesle dinlenen televizyon, müzik, cep telefonu alarmı da çocukları olumsuz etkilemektedir. Yüksek sesle konuşmak, sokak satıcıları, bağırmak kavga etmekle oluşan gürültüye maruz kalmak insan psikolojisini de çok olumsuz etkiler" dedi.
Uzun süre gürültü kirliliğine maruz kalan çocuklarda meydana gelen olumsuzluklara değinen Dr. Seçkin, "Yüksek ses, duyma kaybı, stres, kaygı bozukluğu, uyku bozukluğu yaratmaktadır. Özellikle duyduğu sesleri tanımayan, ne olduğunu henüz ayırt edemeyen çocuklarda bu sesler ruhsal esenliği bozar ve ciddi travma yaratabilir. Gürültü bebeklerin ve çocukların gerçekliği algılamasını engeller. Yüksek ses çıkaran oyuncaklar bebeklere kesinlikle alınmamalıdır. Spor müsabakalarındaki gürültü de geçici duyma kaybı ve kulakta çınlamaya yol açabilmektedir. Zamanla gürültüye maruz kalmak yüksek tansiyon, kalp damar hastalıklarına yol açmaktadır" diye konuştu.
GÜRÜLTÜ ÇOCUKLARDA DAHA ÇOK DUYMA BOZUKLUĞUNA YOL AÇAR
"Çocuklar yetişkinlere göre gürültüden daha fazla etkilenir" diyen Seçkin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çocukların dış kulak yolu kısa ve dardır. Bu nedenle dışarıdan gelen ses kulak zarına daha güçlü ve yoğun şekilde yansır, gürültü çocuklarda duyma bozukluğuna daha çok yol açar. Gürültü nedeniyle geçici olarak iyi duyamayan ya da kulağı çınlayan çocuğun gelişim süreci ve ruhsal yapısı olumsuz etkilenir. Bebekler aşırı gürültüde ağlama krizine girerler, kolik gelişir, uyuyamazlar.
Öte yandan otizm, hiperaktivite gibi durumlarda çocukların gürültüye tahammülleri yoktur. Epilepsisi olan çocuklarda ise nöbet geçirme ihtimalini artırır. Gürültüye aşırı tepki, bazı seslerden aşırı korkma gelişebilir. Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı olan çocuklar seslere karşı tamamen duyarsızlık ya da aşırı tepki gösterebilirler."
GÜRÜLTÜLÜ ORTAMA GİREN ÇOCUĞA KULAK TIKACI TAKILMALI
Çocukları yüksek sesten korumak için önerilerde bulunan Dr. Seçkin, "Çocuğa çok ses çıkaran oyuncaklar alınmamalıdır, alındıysa geri verilmeli ya da ses veren bölümü bantlanmalıdır. Gençler yüksek müzik dinlememe konusunda uyarılmalıdır, cep telefonlarının önerdiği volümün üzerine çıkılmamalıdır, cep telefonu gibi akıllı saat gibi cihazlar günlük gürültü eşiğini geçmeyecek şekilde ayarlanmalıdır. Çok gürültülü ortamlara götürülen çocukların kulakları pamuk ya da kulak tıkacıyla kapatılmalı ve aşırı gürültü nedeniyle hasar gelişmesi önlenmelidir" dedi.
