Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek: Cumhurbaşkanı Erdoğan-Özel'in diyaloğu devam etmelidir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in görüşmesiyle ilgili Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy'a değerlendirmelerde bulunan eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Herkesin özlediği bir tabloydu dün. Zararın neresinden dönülürse kârdır. Bu bizim için yeni sayfa olmalı. Geleceğe, güzel şeyler yazmamız lazım. Diyalog devam ettirilmeli ve sulandırılmamalıdır" diye konuştu
ABONE OLEski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtladı. Çiçek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in görüşmelerinin devam etmesi gerektiğini söyledi.
Çiçek'in değerlendirmeleri şöyle:
Bugünkü görüşmenin sebebi dünkü iki sayın liderin Cumhnurbaşkanımızın ve CHP Genel Başkanı sayın Özel'in görüşmesi. Aslında bu siyasi tarihimizde çok özlediğimiz tablolar. Bunu bir anlamak lazım. Dünü anlayamazsak bugünün kıymetini bilemeyiz, geleceği de inşa edemeyiz. Hep dünde kalıyoruz. Bunun sıkıntıları bu türlü görüşmelerin değerlendirilmesine yansıyor. Demokratik ülkelerde sorunlar kavga edilerek çözülmez; konuşularak çözülür. Şu kadar zamandır kavga ettik, hangi sorunu çözdük? Kavganın her türlüsünü yaptık ama hiçbir sorunu çözemedik. Bugün bir adım atıldıysa desteklemek lazım, hayırhah yorumlar getirmek lazım. Görüyorum ki bu tür teşebbüsler bir günde geçiyor eski halimize dönüyoruz. Halen siyaseti kavga alanı, birbirimizin varlığına tahammül edememek gibi siyaset yapmaya devam edersek bu ülkenin varabileceği bir yer yok. Uzunca bir zamandır önümüzde seçimsiz 4 yıl gözüküyor. Bu bir fırsattır. Seçim zamanlarda işin doğru olanı değil siyasi olanı yapıyoruz. Seçimden sonra da, seçim öncesi kırılıp dökülenleri toplamak bize düşüyor. İyi değerlendirmek için ülkenin sorunlarını çözmeye talip olan ister iktidar, ister muhalefet partileri yazan, çizen konuşan insanların bu süreci desteklemesi gerekir. Dünkü konuşmalardan hiçbir şey çıkmasa bile bir araya gelip konuşmak ile bir değerdir. Millet bıktı ve usandı. Bu yorgunluk eğer iyi anlaşılamazsa, iyi değerlendirilemezse, devlete, siyasete, siyaset yapanlara güven daha da azalır. Siyasette güven önemli bir problem olarak karşımızda duruyor.