Eşitlik hedefine 6 yıl kaldı, sonuca neden ulaşılmadı?
2015 yılında Birleşmiş Milletler üyesi 193 ülke, 2030 sonuna kadar cinsiyet eşitliğine ulaşılması hedefini kabul etmişti, ancak hedefe 6 yıl kaldı ve bu sonuca ulaşılamayacağı çok açık. Bu kapsamda Habertürk'e konuşan UNDP Küresel Cinsiyet Eşitliği Direktörü Raquel Lagunas, "Bu hedefe önümüzdeki altı yıl içinde ulaşmak istiyorsak, 360 milyon dolar yatırım yapmamız gerek" ifadelerini kullandı. Yetersiz kaynaklar, yatırım eksikliği gibi konuların büyük zorluk oluşturduğunu dile getiren Lagunas, dünya genelinde nüfusun yüzde 90'ının, kadın haklarına karşı bir cinsiyet önyargısına sahip olduğunu belirtti
Birleşmiş Milletler üyesi 193 ülke, 2030 sonuna kadar cinsiyet eşitliğine ulaşılması hedefini kabul etmişti, ancak hedefe 6 yıl kala bu eşitliğe ulaşılamayacağı çok açık. Yayımlanan yeni rapora göre, 2030'a kadar dünya çapında ulaşılması öngörülen cinsiyet eşitliği hedefine hiçbir ülke ulaşamayacak. Cinsiyet eşitliği açısından dünyada tek ülke "çok iyi" seviyesinde; İsviçre.
Bu kapsamda UNDP Küresel Cinsiyet Eşitliği Direktörü Raquel Lagunas ile konuştuk. 6 yıl kala dünyanın neden cinsiyet eşitliği hedefine ulaşamadığı yönündeki soruya Raquel Lagunas şöyle yanıt verdi:
"360 MİLYON DOLAR YATIRIM YAPMAMIZ GEREK"
"Eğer bu hedefe önümüzdeki altı yıl içinde ulaşmak istiyorsak, dünya genelinde 360 milyon dolar yatırım yapmamız gerekecek. İlk büyük açık, yatırım eksikliği, finansal yatırımlar ve kaynaklar. Kaynaklar olmadan bir gerçeği değiştiremezsiniz. Bu, büyük bir zorluk olarak karşımıza çıkıyor. Cinsiyet eşitliği ise endemik olarak yetersiz kaynaklara sahip. Eğer daha fazla zorluğu ele almak istiyorsak, kültür, cinsiyet ve toplumsal normlar hakkında konuşabiliriz.
"NÜFUSUN YÜZDE 90'I CİNSİYET ÖNYARGISINA SAHİP"
Size bir başka bilgi vereyim: Dünya genelinde nüfusun yüzde 90'ı, kadın haklarına karşı en az bir cinsiyet önyargısına sahip. Bu oran hem kadınlar hem erkekler için geçerli. Yüzde 49'u ise erkeklerin daha iyi liderler olduğunu düşünüyor. Zorlukların ikinci parçası ise toplumsal normlar, kültürel inanç sistemleri. Bu tür kökleşmiş zihin yapıları nasıl değiştirirsiniz? Ülkeleri yöneten kurumlar birçok boyutta bu yapılarla iç içe geçmiş durumda.
"ZORLUKLAR BÜYÜK AMA İSTEĞİMİZ DE BÜYÜK"
Üçüncü zorluk kapasite olabilir. Ciddi kamu sektörü reformlarından geçmemiz gerekiyor ki herkes için, özellikle de kadınlar ve tüm herkes için çalışılsın. Zorluklar büyük, ama isteğimiz de büyük. En azından UNDP olarak ülkelerin bu taahhüdü yerine getirmelerine yardımcı olmak için kararlıyız."
"HÜKÜMETLERLE OLUŞTURDUĞUMUZ GÜVENDEN ÇOK FAYDALANIYORUZ"
Cinsiyet eşitliğini teşvik ederken pek çok farklı zorlukla karşılaşabildiklerini dile getiren Lagunas, "Zorluklar çok çeşitli. Bazen siyasi irade, bazen kaynak eksikliği, bazen ise kapasite ile ilgili oluyor." ifadelerini kullandı.
Lagunas, "Ülkelerde çalışırken, açıkça söylemek gerekirse, hükümetlerle olan ilişkilerden ve birlikte oluşturduğumuz güvenden çok faydalanıyoruz. Önce olumlu şeylerden bahsetmek istiyorum. Bir kez güven oluşturduğunuzda, yol daha hızlı ya da yavaş olabilir. Ama onlarla birlikte ilerliyoruz ve kadınların durumunun çok zor olduğu ülkelerde bile, örneğin Afganistan'da, çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kadınlarla bu ülkelerde birlikte çalışıyoruz. Zorluklar çok çeşitli. Bazen siyasi irade, bazen kaynak eksikliği, bazen ise kapasite ile ilgili oluyor. Birçok faktöre ve duruma bağlı." dedi.
"GÜNDEMİMİZİN MERKEZİNDE YOKSULLUĞUN KALDIRILMASI OLACAK"
BM ülkeleri 2030 cinsiyet eşitliği hedefine ulaşamadı. 2030'dan sonra dünyayı cinsiyet eşitsizliği konusunda nelerin beklediği ve önümüzdeki 5 ila 10 yıl UNDP'nin temel hedeflerinin neler olacağı konusunda soruyu yanıtlayan Lagunas şöyle konuştu:
"Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) için anlaşmalar ve konferansları takip ediyoruz. Bu nedenle Pekin Deklarasyonu’na ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine tam bağlı kalmaya devam edeceğiz.
Geleceği önceden kestiremiyorum ama şu kesin ki gündemimizin merkezinde yoksulluğun ortadan kaldırılması olacak. Yoksulluk, birçok ülkede kadın yüzü taşıyor. Yoksulluğun ortadan kaldırılması, aynı zamanda demokrasilerin güçlendirilmesiyle de bağlantılı olacak, böylece kadın haklarında ve fırsatlarında geri adım atılmasının ve gerilemenin önüne geçebiliriz.
Üçüncü önemli konu ise kesinlikle iklim değişikliği ve yeşil dönüşüm olacak. Bu dönüşümün adil bir şekilde gerçekleşmesini sağlamak temel hedeflerimizden biri olacak."
