Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

Resmi olarak Altair ile başlayan serüvenimiz Evie ve Jacop Frye Kardeşler ile Britanya Suikastçı Birliği’ne kadar geldi. Müthiş dostluklar, aşklar, savaşlar ve ihanetler gördük. Herkesin söylediğinin aksine Assassin’s Creed serisi kendi içinde kendisini geliştiren bir yapım oldu. Kimi zaman tökezledi, kimi zaman çuvalladı.

Black Flag ile oyuncuların kalbini kazanan yapım, Unity ve Syndicate ile yeteri kadar sempati yaratamamıştı. Unity’nin harika olabilecek bir içeriği nasıl çuvallattığını da görmüştük. Black Flag ekibiyle bu proje üzerine odaklanan Ubisoft, Black Flag’in önemli ismi Ashraf Ismail ve oyuna imza atan diğer geliştiricilerle birlikte bu projeye eğilmiş. Hepsini onlardan dinledik.

Geçen haftalarda Ubisoft’un Türkiye’den tek davetlisi olarak Londra’ya uçtuk. Bir otelin alt katında özel olarak hazırlanmış alanda 6 saatten fazla yeni oyunu oynadık. Ubisoft ekibi bizi bir saniye olsun yalnız bırakmadı, biz de merak ettiklerimizi sorduk. Aldığımız notları da bu yazıda sizlerle paylaşıyoruz. HT Cumartesi'nden İlker Karaş'ın haberi...

KLEOPATRA VE SEZAR KARŞINIZA ÇIKABİLİR

Oyunda en çok dikkatimizi çeken konu, her şeyin baştan tasarlanmış olduğuydu. Videolardan izlemenin ötesinde, oyunu oynamak bambaşka bir hissiyatmış. Biz oynadığımızda oyun artık neredeyse bitmişti. İskeleti tamamlanmış, kozmetik dokunuşları yapılır halde, 4K çözünürlükte XBOX üzerinde deneyimledik.

Yapım akıcı ve RPG öğeleriyle iç içe bir hale gelmiş. Çeşitli yakın ve uzak dövüş silahları arasından seçeceğiniz her silah size değişik bir oynayış deneyimi sunuyor. Antik Mısır dokusuna sadık kalarak oluşturulmuş çevre ve karakter tasarımlarına bakmaktan bazen oyunu oynamayı bile bıraktık.

Horus Tapınağı’nı gördüğümde şaşkına döndüm. Mısır’ın çekici ortamını o kadar güzel yedirmişler ki, Black Flag’de bizi en çok etkileyen konunun gemiyle olan aksiyonlarımız olduğunu hatırlayarak hemen bir yelkenli kaptım sahil kenarından. Suyun dalgalanması, batan güneş, ufukta beliren antik binalar bize açık dünya konseptinin nasıl olacağını da yeniden anlatırcasına bir projeye dönüşmüş.

Ana karakterimiz Bayek ile ilk kez tanışıyoruz, Bayek ilk gördüğümden beri bana Altair’i çağrıştırıyor. Dudak kesiği olsun, tavırları ve gizemli duruşuyla çok değişik şeyler göreceğiz. Bir kısmını oyunda gördük oynadığımız süre içinde. Spoiler olmasın diye söylemiyorum. Senaryo ve karakter örgüsü gerçekten çok başarılı. Yapımcıların da söylediği gibi bu oyun hikâyeye odaklı bir yapım haline gelmiş. Bu nedenle geçmişteki diğer oyunlardan farklı olarak Kleopatra ve Sezar gibi ünlü isimleri senaryonun içinde göreceğiz.

Altair öncesinde işlerin nasıl yürüdüğünü merak ettiğimiz, gösterilen tanıtım içeriklerinde de “Biz ilk olanlarız” ibaresine vurgu yapıldığının da altını çizmek lazım. Bayek’in senaryo içeriği olarak son Medjay olduğunu da hatırlatmakta fayda var. Medjay dediğimiz şeyin Firavun tarafından atanan ve her koşulda savaşmaya odaklı bir adalet sağlayıcısı olduğunu düşündüğümüzde mükemmel bir nüans sağlıyor. “Nothing is true everything is permitted” mottosunu ve Altair’in adalet anlayışını hatırlayın... Bunu alıp Kleopatra’nın gelmesi ve Medjay olgusunu tamamen ortadan kaldırmasını akabinde de Bayek’in kendini bu öğretiye adamasıyla birleştirin. Ve sonrasında olayların geliştiğine tanık olacağız. Bayek bu defa tek başına değil, drone misali bir kartalımız da var. Sadece uçmakla kalmıyor bu kartal, bize keşif ve saldırı konusunda çok değerli bilgiler veriyor.

EKİM SONUNDA ÇIKIYOR

Oyunun saldırı ve savunma mekanikleri oldukça değiştirilmiş, doğru zamanda doğru hamleyi yapmak önemli bir husus olmuş. Saldırmak kadar kalkanı çekip savunmak da önemli hale gelmiş. Hele ok kullanmak ve oyunun gidişatını buna göre belirlemek bize büyük avantajlar sağlıyor. Oyunda 3 farklı Mastery mevcut. Master Warrior, Master Hunter ve Master Seer. Warrior adından da belli olacağı gibi yakın dövüş odaklı. Hunter ise uzaktan saldırıları odak alıyor. Seer ise çevredeki fayda sağlayacak durumları kullanarak olayın gidişatını kendinize çevirmenize olanak sağlayacak şekilde gelişmenizi sağlıyor.

Eşyalar The Division’dan hatırlayacağınız şekilde size farklı şeyler sunacak kalitelerde bulunuyor. Common’dan Legendary kalitesine kadar 150’den fazla silah (Bu yapımın AC olduğunu düşünürsek, üretilecek Season Pass içerikleri ile birlikte) bizi bekliyor.

Görünen o ki sadece Mısır değil akabinde Antik Yunan ve Roma dönemlerine doğru da uzanabileceğimiz içerikler hazırlanıyor. Özellikle ekim sonu çıkışından sonra düzenli olarak oyuna silah ve içerik ekleneceği açıklanan bilgiler arasında. The Hidden Ones ve The Curse of the Pharaohs ile ocak ve mart ayında serüven bizler için ileri adımlara taşınacak. Şimdiden oldukça heyecanlı olduğumu söyleyebilirim. Ekim sonu gelsin de oynayalım!

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ