Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Sağlıklı Beslenme Diyabetli bireylerde grip, zatürre gibi enfeksiyonlar daha ciddi seyrediyor | Sağlık Haberleri

        Diyabet, vücutta normalde pankreas organımızdan salgılanan insulin hormonunun yeterli miktarda veya hiç salgılanmaması ya da salgılanan insülinin vücut tarafından yeterince kullanılamaması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Neye bağlı olursa olsun, bu durum kan şekerinin yüksek seyretmesi (hiperglisemi) ile sonuçlanır. Türkiye’de 1990’ların sonuna doğru yapılan ülke çapındaki Türkiye Diyabet Epidemiyoloji Çalışması (TÜRDEP-I) çalışmasında 20 yaş üstünde diyabet sıklığı yüzde 7 iken, 2010 yılında yapılan TÜRDEP-II çalışmasında 20 yaş üstünde sıklığının neredeyse 2 katına çıktığı saptandı.

        Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz
        Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz

        Kan şekerinin erken kontrolü diyabetin seyrinde hayati önem taşıyor

        Diyabetle Yaşam Derneği Başkanı Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz “Uzun süreli hiperglisemi vücutta damarlanması olan tüm organlarda kısa veya uzun dönemde hasara yol açar. Bunları diyabetin akut veya kronik organ hasarları olarak tanımlıyoruz. Bu organ hasarlarının önlenmesinde, yaşam kalitesinin korunmasında kan şekeri kontrolünün diyabetin seyrinde mümkün olduğunca erken sağlanması ve sürdürülmesi hayati önem taşımaktadır” dedi.

        REKLAM

        Diyabetli bireylerde grip, zatürre gibi enfeksiyonlar daha ciddi seyrediyor

        “Diyabet gerek grip gerek zatürre açısından riskin arttığı hastalıklar arasındadır” diye belirterek konuya dikkat çeken Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz “Ayrıca diyabetli erişkinlerde grip ve zatürreye bağlı hastaneye yatırılma oranlarının hatta grip ve zatürreye bağlı ölüm oranlarının diyabeti olmayanlara göre yüksek olduğu bildirilmektedir. Kısaca diyabetlilerde gerek grip gerekse zatürre, diyabeti olmayanlarla karşılaştırıldığında daha ciddi seyretmektedir” dedi.

        65 yaş ve üstü, kronik hastalığı olan 18-64 yaş arası erişkinler için grip ve zatürre aşıları öneriliyor

        Diyabetli kişilerin kendi yaşları için önerilen toplum aşılama takviminin yanı sıra; Grip, zatürre ve Hepatit B aşılarını yaptırmaları gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz “Ayrıca seyahatlere giderken gidecek ülkelere özgü ek aşı önerilerine de dikkat etmeleri gerekmektedir. Özellikle grip ve zatürre aşıları, bu hastalıklara yakalanma riskini azaltsa da en önemlisi bu hastalıkların ağır seyretmesinin önüne geçmektedir, yani aşı olan kişilerde bu enfeksiyonlara bağlı hastaneye yatma, yoğun bakıma alınma ve ölüm oranı önemli ölçüde azalmaktadır” dedi.

        65 yaş ve üstü kişilerle, kronik hastalığı olan 65 yaş altı kişiler için grip aşısı uygulamasının başladığını hatırlatan Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz, buna göre Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden aile hekimlerinden randevu alınarak, grip aşısı reçetesi ile eczanelerden aşının temin edilebildiğini belirtti ve ekledi:

        “Zatürre aşısı da aşı polikliniği olan sağlık kurumlarında veya bağlı olduğunuz aile hekimleri tarafından yıl boyunca yapılabilmektedir. Grip ve zatürre aşıları iki farklı şırınga ve farklı yerlere uygulanmak koşuluyla aynı zamanda uygulanabilir.”

        Aşı karasızlığında en önemli nokta; bilgi kirliliği ve aşının anlaşılamaması

        Aşı karasızlığında en önemli nokta, bilgi kirliliği ve aşıdan beklentinin ne olması gerektiğinin yeterince anlatılmaması veya anlaşılamaması diyen Prof. Dr. Şehnaz Karadeniz: “Yaşadığımız COVID-19 süreci gerçekten hepimiz için bir şok dönemiydi, dünyanın halen bu tip ani gelişen salgınlarda ne kadar hazırlıksız olduğunu net olarak gösterdi. Hastalığı ve hastalığa bağlı sorunları yaşayarak öğrendik, öğrenmeye de devam ediyoruz.

        Aşı pandeminin sakinleştirilmesinde önemli rol oynadı. FDA ve/veya WHO sürecinden geçen ve uygulanan aşılar olmasaydı, pandemiyi ne kadar sürede, nasıl ve ne kadar kayıpla atlatacaktık? Aşı kararsızlarının COVID-19’un kısa ve uzun dönem etkileri hakkında güvenilir kaynaklardan daha fazla bilgi edinmelerini aynı zamanda kendilerine bu soruları sormalarını öneririm. Aslında hekimler ve sağlık çalışanları olarak toplumun bilinçlendirilmesi konusunda daha aktif olmamız gerektiğine inanıyorum. Sonuçta toplumda sağlık okuryazarlığındaki yetersizliği gidermek hepimizin sorumluluğundadır” dedi.

        ÖNERİLEN VİDEO
        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa