Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’dan tek haneli enflasyon tahmini - İş-Yaşam Haberleri

        Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) üyesi şirketlerin sorunlarının ve çözüm önerilerinin tartışıldığı "Birlikte Daha Güçlü Bir Gelecek Zirvesi" İstanbul’da yapıldı. Toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, Adalet Bakan Yardımcısı Niyazi Acar, Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ile çeşitli kamu kurumlarının temsilcileri katıldı.

        Cevdet Yılmaz, sözlerine başlarken Cumhuriyetin 100 yıllık birikimine dikkat çekti. Cumhuriyeti kuran kadroların, cumhuriyeti kurmadan önce İzmir İktisat Kongresini topladıklarını vurgulayan Yılmaz, Mustafa Kemal Atatürk’ün, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferle taçlandırılmadıkça eksik kalacağına ilişkin sözlerini hatırlattı. Ülkelerin bağımsızlığının bir hukuki bir de reel tarafının olduğunu belirten Yılmaz, şöyle konuştu:

        REKLAM

        "Hukuken bir ülke kağıt üzerinde bağımsız olabilir ama teknolojisi ve ekonomisi yoksa, dünyaya yenilik üretemiyorsa, insan gücü sermayesi belirli bir nitelik kazanmamışsa ne kadar siyasi söylemde bulunursa bulunsun gerçek anlamda bağımsız bir ülke olmaz. Bağımsızlık dünyadan kendinizi izole etmek değil, tam aksine dünyayla daha iyi bütünleşme ama kendi bakış açınız ve politikalarınızla dünyayla bütünleşme. Cumhuriyetin temelinde böyle bir bakış var."

        “BİNGÖLLÜ KARDEŞİNİZ OLARAK CUMHURBAŞKANI YARDIMCILIĞI YAPIYORSAM… “

        Cumhuriyetin herkesin ortak değeri olduğunu kaydeden Yılmaz, şöyle devam etti:

        “Kendi hayatımdan da şunu söyleyebilirim; cumhuriyet aynı zamanda fırsat eşitliği demek. Herkesi kapsamak demek. Belirli bir zümreye, belirli bir kesime değil, fırsatları tüm toplumun önüne koymak demek. Ben de Bingöllü bir kardeşiniz olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak görev yapıyorsam işte bu cumhuriyet değerleriyle bu yerdeyim, bu makamdayım. Bu açıdan da cumhuriyetimizin gençlerimiz için, çocuklarımız için ne anlam ifade ettiğini de hep birlikte vurgulamalıyız."

        “2026’DA TEK HANELİ ENFLASYON”

        Cevdet Yılmaz, ekonomik gelişme ve kalkınma için öngörülebilirliğin olması ve belirsizliğin giderilmesinin önemine dikkat çekti. Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimiyle siyasi belirsizliğin ortadan kalktığını belirten Yılmaz, Orta Vadeli Program, 12. Beş Yıllık Kalkınma Planı, 2024 Yılı Programı ve Bütçesiyle politika belirsizliklerinin de ortadan kalktığını söyledi.

        REKLAM

        Depremin yaralarını sarmak için bu yıl bütçede 762 milyar lira kaynak ayırdıklarını, gelecek yıl bu rakamın 1 trilyon 28 milyar liraya, ortada vadede ise 3 trilyon liranın üzerine çıkacağını belirtti. Marmara Bölgesi başta olmak üzere afet risklerini azaltıcı harcamaların da planlandığını kaydeden Yılmaz, deprem harcamalarının bütçe üzerinde 2024 ve 2025 yıllarında geçici etkisi olacağını dile getirdi.

        Fiyat istikrarı konusunda çok yönlü politikalarla hareket ettiklerini, Merkez Bankasının güncellenmiş para politikaları ile etkin bir şekilde görevini yaparken, maliye politikalarıyla da buna destek olduklarını söyledi. Yapısal reformlarla da tahkim edilmiş şekilde fiyat istikrarını ve makro ekonomik istikrarı güçlendirmeye dönük politikalarının devam edeceğini belirten Yılmaz, şöyle konuştu:

        "2026'da tek haneli rakamları hedefliyoruz. Gelecek yıldan itibaren bir düşüş seyri var. Gelecek yılın ortalarından itibaren enflasyondaki yıllık düşüşleri, politikalarımızın sonuçlarını görmüş olacağız. Aylık bazda daha önceden bu etkiler görülecek. Yıllık bazda da gelecek yılın ortalarından itibaren daha net bir şekilde dezenflasyonist süreci görmüş olacağız. 2026 ile de tek haneli rakamlara ulaşmayı düşünüyoruz."

        REKLAM

        “ENFLASYONLA MÜCADELE EDERKEN BÜYÜYECEĞİZ”

        Türkiye’nin büyümesinin orta vadede tarihi ortalamasının bir miktar altında olacağını ancak devam edeceğini belirten Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

        “Bazen ekonomistler, 'hem enflasyonu düşürüp hem büyümeyi nasıl sağlayacaksınız?' diye soruyorlar. Ders kitaplarına bakarsanız hakikaten bu zor ama pratikte bunlar mümkün. Güven ve istikrarı pekiştirdiğiniz zaman, doğru bir büyüme kompozisyonu oluşturduğunuz zaman bunu yapabilirsiniz. Nitekim Orta Vadeli Programı’mızda şunu öngörüyoruz; büyüme ağırlıklı olarak yatırımdan, ihracattan kaynaklanan bir büyüme olacak. Tüketimi de tabii ki belirli bir dengede sürdürürken asıl büyümeyi üretimle, ihracatla sürdürme perspektifi var. Bu da bu toplantıya katılanlarla ilgili bir perspektif. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde büyüyeceğiz ve nitelikli bir şekilde büyüme gayretinde olacağız.”

        REKLAM

        “SANAYİMİZİN YÜZDE 45’İ DEPREM RİSKİ ALTINDA”

        TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, Türkiye sanayi üretiminin yüzde 37’sinin İstanbul ve çevresinde olduğunu, yakın çevresi de dikkate alındığında sanayinin yüzde 45’inin Marmara bölgesinde yer aldığını vurguladı. Bu bölgenin deprem riski yüksek olan bir bölge olduğunu hatırlatan Akkol, “Depreme hazırlık için devletimiz, işçi kesimi ve işverenlerin bir araya getirileceği, kentsel dönüşüm gibi sanayinin dönüşümü konularını görüşeceğimiz platformlara TİSK olarak her türlü katkı sağlamaya hazırız” dedi.

        Akkol daha fazla büyümek, daha fazla istihdam ve uluslararası rekabetle baş etmek için şirketlerin devletin desteğine ihtiyaçları olduğunu belirtti. OVP ve bütçeye göre 2024 ve 2025 yıllarının sıkı bir bütçe yılı ve tasarruf yılı olacağını kaydeden Akkol, şirketleri buna hazırlamaya çalıştıklarını ancak hem dünyadaki hem de yurt içindeki makro ekonomik koşulların, şirketlerin finansmana ulaşımını zorlaştırdığını söyledi. Ucuz finansmana, ihracatı, üretimi, istihdamı destekleyen finansmana her zamankinden daha çok ihtiyaçları olduğunu vurguladı.

        Türkiye’nin 15-24 yaş grubunda 13 milyon genç nüfusa sahip olduğunu, bunun dünyadaki 120 ülkenin toplam nüfusunu aştığını kaydeden Akkol, bu gençleri daha iyi anlayacak, onlara daha fazla fırsatlar sunacak, onları daha çok cesaretlendirecek uygulama ve yaklaşımlara ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

        Bir taraftan da işveren maliyetlerini azaltacak, çalışanları da destekleyecek teşviklere büyük ihtiyaç duyduklarını belirten Akkol, ihracatı desteklemek için yeşil dönüşümün de içinde olduğu desteklere ihtiyaç olduğunu söyledi.

        Serbest ticaret anlaşmalarının artırılmasının önemine de işaret eden Akkol, gerek mevcut anlaşmaların geliştirilmesi gerekse yeni anlaşmalara imza atılması konusunda ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını belirtti.

        ÖNERİLEN VİDEO
        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa