Ahmet Uğurlu, son yolculuğuna uğurlandı

Uzun süredir kanserle mücadele eden Ahmet Uğurlu, gördüğü tedavinin ardından hastalığı yenmişti. Fakat daha sonra kanserin nüksetmesi sonucu 71 yaşında hayatını kaybetti.

Acı haberi ise Cem Yılmaz; "Çocukluk arkadaşlarım Taner kardeşimin ve Tuna ağabeyimin dayısı, Mustafa ağabeyimizin ağabeyi değerli büyüğümüz Ahmet Uğurlu ağabeyimizin mekânı cennet olsun. Ailesine ve tüm sevenlerine sabırlar dilerim. Gençlik kahramanımızdı mekânı cennet olsun" sözleriyle duyurmuştu.

Ahmet Uğurlu için Üsküdar Şakirin Cami’nde cenaze töreni düzenlendi. Ahmet Uğurlu’nun kardeşi Mustafa Uğurlu, oğlu Orhan Uğurlu ve eski eşi Necef Uğurlu cenazede taziyeleri kabul etti. Cenaze törenine; yönetmen Derviş Zaim, tiyatrocu Yasemin Yalçın, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, oyuncular Melih Çardak, Sumru Yavrucuk, Halil Ergün ile ailesi ve yakınları katıldı.

"BÜTÜN DÜNYA ONU KUCAKLADI"

Eski eşi Necef Uğurlu; "40 yıllık bir evlilik için bizimkisi fena halde bir tutku, çok fena bir tutkuydu. Konservatuvar ve meslektaşları baş tacıydı. Çok dikkat eder incinse de incitmezdi. Bütün dünya onu kucakladı ama o Türkiye'den vazgeçmedi" diye konuştu.

Yönetmen Derviş Zaim de Uğurlu'nun dizi ve film projelerinde hem insan hem de sanatçı olarak üst düzey bir performans gösterdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti; "Muhtemelen gelmiş geçmiş en iyi Türk oyuncularından bir tanesidir. Çok rahatlıkla bir elin parmakları arasında sayılabilecek iyi bir Türk oyuncuydu. İnsan olarak da olağanüstüydü. Zor koşullarda yaptığımız 'Tabutta Rövaşata' filmi için çok incelikli bir oyun sergilemekle kalmamıştı, aynı zamanda onun gerçekleşebilmesi için benimle beraber ter dökmüştü. Dolayısıyla onu unutmam mümkün değil. Çok büyük bir sanatçıyı kaybettik."

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı ise "Çok üzgünüz. Ahmet Uğurlu, Türk tiyatrosunun, sinemasının çok önemli oyuncularından biriydi. Çok özel bir insandı. Bir ustamız daha gitti, çok üzgünüz" dedi.

Cuma namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından helallik alındı. Uğurlu’nun cenazesi dualar eşliğinde anne ve babasının yanına, Anadolu Hisarı Mezarlığı'na defnedildi.

AHMET UĞURLU’DAN VEDA

Yıllar önce,
Küçük bir çocuk
Tanıdım
Karaman’da.
Dudağında hep aynı şarkı
Oy dingala dingala
Ateşte düştü mangala
İp cambazı
Çadır tiyatrosundaki
İzlediği aklında
Dudağında hep aynı şarkı
Oy dingala dingala
Ateşte düştü mangala
cambaz
Yürürken ip üzerinde
Hayran kalmış
Bizim yerden bitme
Hep cambazın düşünü kurmuş
Köyünde.
Karar vermiş
İp cambazı olamaya
Bir gün çıkıp ipin üzerine
Oy dingala dingala
Büyümüş veda etmiş köyüne
Ama hep aynı düş yüreğinde
Cambaz olmak ip üzerinde
Oy dingala dingala
Gelmiş koskoca kente
Yazdırmışlar okula
Okuyup adam olsun diye
Okumuş okumasına
Ama hep aynı şarkı aklında
Oy dingala dingala
Okullar bitmiş, büyüyüp evlenmiş
İp cambazı yüreğinde
Öğretmiş aynı şarkıyı oğluna
Oy dingala dingala

Bilmez kimse bu gizli öyküyü
Size çok özel bir gün diye söylüyorum
Her oyun bitiminde
Sahnenin önüne geldiğimde
Seyircinin önünde eğildiğimde
İçimdeki
İp cambazı çıkar ipe
Ve başlar her seferinde
Aynı ezgiye
Oy dingala dingala
Fark etmez ne oynasam
Hep Karaman’da seyrettiğim
İp cambazıdır sizi selamlayan.

"TESADÜFEN OYUNCU OLDUM"

Ahmet Uğurlu, oyunculuğa nasıl başladığını bir röportajında şöyle anlatmıştı; "Ben tesadüfen tiyatrocu oldum. Mahalleden bir arkadaşım Devlet Tiyatroları'nın açtığı bir kursa katılmak için seçmelere giderken beni de götürdü. Kapıda bekliyordum, işler uzayınca içeri girdim. O sırada seçme yapılıyordu. 'Gökyüzünden üveyikler uçar' diye bir cümleydi. Gayri ihtiyari benim de ağzımdan çıktı... 'Sen de buraya' dediler."

Ünlü oyuncunun, yazar ve senarist Necef Uğurlu ile evliliğinden Orhan adında bir oğlu bulunuyor.

Ahmet Uğurlu, aynı zamanda oyuncu olan Mustafa Uğurlu'nun da ağabeyi.

14 sinema filmine rol alan ünlü oyuncu, 'Tabutta Rövaşata'da 'Mahsun', 'Döngel Kârhanesi'ndeki 'Keskin' rolleriyle hafızalarda yer edinmişti.

Ahmet Uğurlu, televizyonda ise 'Karşı Şov' isimli programla seyircilerin hafızasında iz bırakmıştı.

AHMET UĞURLU HAKKINDA

1952 yılında Konya’da doğan Ahmet Uğurlu, Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nden mezun olmuştur. Sanat hayatına Devlet Tiyatroları’nda başlayan Uğurlu, 13 yıl boyunca burada çeşitli oyunlarda yer alarak başarılı bir kariyere imza attı. Tiyatronun yanı sıra sinema dünyasında da önemli roller üstlenen sanatçı, "Mine" filmi ile sinema kariyerine adım attı.

ÖDÜLLERİ

1996: 33. Altın Portakal Film Festivali - En İyi Erkek Oyuncu Ödülü - Tabutta Rövaşata

1997: 9. Ankara Uluslararası Film Festivali - En İyi Erkek Oyuncu - Tabutta Rövaşata

1997: Selanik Film Festivali En İyi Erkek Oyuncu (Tabutta Rövaşata)

1997: Türk Eleştirmenleri Birliği En İyi Oyuncu (Tabutta Rövaşata)