Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Ahmet Selim Kul: Pendik’te başlayan yenilgi - Son dakika Fenerbahçe - Trabzonspor haberleri - Fenerbahçe Haberleri

        Trendyol Süper Lig'in 11. haftasında Fenerbahçe ile Trabzonspor karşı karşıya geldi. Ülker Stadyumu'nda oynanan mücadeleyi Trabzonspor 3-2 kazandı.

        Ciner Medya Spor Yayınları Koordinatör Yardımcısı Ahmet Selim Kul, mücadeleyi değerlendirdi:

        Fenerbahçe camiası, Pendikspor maçında yaşanan sakatlıklarla başladığı Trabzonspor maçı haftasını genelde depresif bir tavırla geçirdi. Büyük maçlara camia olarak iyi hazırlanmak gerekirken Fenerbahçe sanki tarihinde ilk kez şampiyonluk mücadelesi veren bir camia gibi “Biz çok şanssızız, her kötü şey bizim başımıza gelir” gibi pesimist haz veren cümlelerle geldi kritik karşılaşmaya. Bu tavır, “Takıma inanıyoruz, güveniyoruz” cümlelerinin slogandan ibaret olduğunu iç sahadaki bir maç öncesinde kanıtlamış oldu. Nitekim bu durum takıma da sirayet etmiş olacak ki basitten kaçıp en zorları deneyerek gergin ve tecrübesiz bir görüntüyle başladı maça Fenerbahçeli oyuncular.

        REKLAM

        Üstüne Trabzonspor’un bir kenar ortasıyla ilk atakta golü bulması yukarıdaki manik depresif ruh haline sahipler için bulunmaz nimet olsa da Fenerbahçeli oyuncular için olabilecek en kötü senaryoyu yarattı.

        Bu senaryonun ardından Fenerbahçe kendine gelmeye başlasa da ne tercihlerde basit ve doğruyu bulabildi ne de oyun üstünlüğünü tam anlamıyla ele alabildi. İki bekin de kariyerlerinden en kötü maçları arasına girecek bir akşam geçirdiği müsabakada gözlerin çevrildiği lider isimler de maça ağırlığını koymaya yaklaşamadı bile.

        Devre arasında tüm Türkiye’de milyonlarca farklı hikaye yazmıştır ikinci yarı için. Ama kimsenin hikayesinde böyle bir başlangıç yoktur. Devre arasından böyle dönmek şu ana kadar harika bir iş çıkaran fakat gecenin hayal kırıklığı performans sergileyenlerinden olan İsmail Kartal’ın nakavt olması anlamı taşıyordu. Bu andan itibaren maçın geri kalanı ise artık prosedüre dönen dakikalardan ibaretti.

        REKLAM

        Maça başlangıç planından sonuna kadar istediği her şeyi alan Abdullah Avcı gecenin tartışmasız yıldızı olsa da özellikle ilk yarıda Trabzonspor’un sadece zaman geçirmeye yönelik bir anlayışla hareket etmesi benim açımdan övgüleri törpüleyici bir durumdu.

        Bununla birlikte değinmem gereken bir hakem yönetimi var. Dünyada eşi benzeri olmayan kurnazlığa sahip Türk hakemleri adına kusursuz bir geceyi daha geride bıraktık. Kadıköy’de bu sezon oynanan 5 maçta olduğu gibi yine deplasman takımı için harika, ev sahibi için sinir bozucu bir hakem standardı vardı. Bu nereye kadar gidecek dedikçe iki yakada oynanan maçlardaki standart farkı açılıyor. Bu uçurumu en az 20 benzer pozisyona verilen farklı kararla ortaya koymak mümkün. Kadıköy’de mucite dönüşen hakemler bu maçta da daha ilk aut atışında zaman geçirmeye başlayan Uğurcan’a uyarı veya kart vermek yerine her atışta saatini göstermek gibi yeni bir şey icat etti. Devre bittiğinde sadece Samet’in kart görmüş olması bizim cümlelerimizden çok daha etkili bir tablo. İsmail’i atarken kendi adına muhteşem bir gece geçirmenin ödülünü alıyordu Küçük. 3-0 olduktan sonra gördüğünü çalan, hatta Fenerbahçe lehine işler yapmaya başlaması ise işin algı tarafını halletmekle alakalıydı.

        REKLAM

        Ama bunun olması çok da sürpriz değil. Sene başından beri herkes Fenerbahçe’de değişen çok şey var sansa da özellikle bu konularda değişen bir şey olmadığını bu cümleyi duyduğum her yerde belirtiyordum.

        Ne federasyondaki etkinlik ne de Kadıköy atmosferi… Bu yıl sadece önceki yıllardaki takımı aşağıya çeken atmosferin kaybolmasını bile alkışlamıştık ama Fenerbahçe’nin geçmişin 180 derece aksine futbolu bilmeyen, insanların şahsi fikirlerini tatmin etmeye geldiği, kağıt helva gibi gibi atmosferi gerçeği işlerin ters gittiği ilk anda sloganlarda yaşayan insanların yüzüne çarptı.

        Elbette ilk yenilgi, elbette bunlar olacak. Ama ben kendi sahasında büyük maç kaybeden Fenerbahçe’nin buralardan ayağa kalkıp hedefe varacak mental dayanıklılığa sahip olduğuna çok fazla inanmıyorum. Zaten atmosfer, hakem yönetimleri, kamuoyunu yönetme, algıyı belirleme gibi saha dışı konularda “şampiyon” seviyesinde değil Fenerbahçe. Olur da zaman beni haksız gösterirse hiç çekinmeden tüm eleştirileri şimdiden başımın üstüne alıyorum.

        ÖNERİLEN VİDEO
        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa