Erdoğan ve Merkel'den önemli açıklamalar!

İşte Erdoğan ile Merkel görüşmesinin ardından dikkat çeken açıklamalar...

KAMERALARIN KARŞISINA GEÇTİLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan şu açıklamalarda bulundu: "Değerli dostum Merkel ile 16 yıldır gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde hep sağduyulu oldu, liderliği belirleyici oldu. İkili ilişkilerde zaman zaman sıkıntılarımız olsa da bunları aşmayı başardık. Bölgesel sorunların giderilmesinde de yapıcı görüşlerde bulundu.

Suriyeli mülteciler konusunda inisiyatif almaktan hiçbir zaman geri adım atmadı ve gerçekten cesur davrandı. Kendisine teşekkür ediyorum. Almanya'da gerçekleşen seçimlerin Almanya halkı için hayırlı olmasını diliyorum. Yeni hükümet döneminde de çalışmalarımızın devam etmesini diliyorum.

AB sürecinde Sayın Merkel'in müspet katkılarını hep hatırlayacağız. Doğu Akdeniz, Afganistan konusunda fikir teatisinde bulunduk. İş hacmimizin 50 milyar dolar seviyesine çıkarılması için her iki ülke de elinden geleni yapacaktır. Sayın Merkel'in Türk toplumuyla geliştirdiği iyi ilişkilerden de memnuniyet duyuyoruz.

Almanya'da ve Avrupa'da yükselen ırkçılık ve yabancı karşıtlığına karşı verdiği mücadele için teşekkür ediyorum. Bundan sonraki hayatında Sayın Şansölyeye başarılar diliyorum."

MERKEL'DEN AÇIKLAMALAR

Almanya Şansölyesi Angela Merkel ise şunları söyledi: "Görüş ayrılıklarına rağmen Türkiye ile birlikte birçok konuda mücadele ettik. Almanya'da yaşamakta olan 4 milyona yakın Türk var. İş gücü anlaşmasının 60'ncı yılını törenlerle kutladık. Almanya'daki ilk kuşak Türklerin ardından, profesörler, bilim insanları çok başarılı isimler ortaya çıktı. Uğur Şahin ve Özlem Türeci mesela bunlardan bazıları.

İnsan hakları konusundaki gelişmeleri de değerlendirdik. Türkiye ile AB arasındaki ilişkileri konuştuk. Suriyeli mülteciler konusunda Türkiye çok önemli adımlar attı. Afganistan'a insani yardım konusunu da ele aldık. Orada kış aylarında felaket yaşanmaması için BM'yle birlikte çaba sarf etmeliyiz.

Suriye'deki konuyla ilgili konuştuk. İdlib gergin ve Anayasa çalışmaları iyi gitmiyor. Berlin Konferansı'nın ardından Libya için Fransa'da da konferans olacak. Libya'dan yabancı güçlerin çekilmesi gerektiğini ifade ettim.

Yunanistan ile Türkiye arasındaki ilişkileri de ele aldık. Almanya her iki ülkenin görüşmelerinin sürmesini istemekte. Bazı sorunlar uzun soluklu olarak çözülmeli."

LİDERLER SORULARI CEVAPLADI

Soru: Tutuklu Alman vatandaşlarla ilgili bir ilerleme oldu mu?

MERKEL: "Görüşmelerimizde bazı sorunları çözdük ama yeni vakalar eklendi. Boşuna görüşmediğimizi düşünüyoruz. Farklı bakış açıları var.

ERDOĞAN: "Türkiye'de yargı bağımsızdır. Benim yargının vereceği karara ilişkin bir şey söylemem mümkün değil."

Soru: Mültecilere yardım konusunda neler konuşuldu?

MERKEL: "Türkiye'ye AB'nin yasa dışı göç konusunda vereceği desteğin devam edeceğini ifade ettim. İnsan kaçakçılığını engellemek istiyoruz. AB'nin bu konuda Türkiye'yi desteklemesi bir gereklilik, bir şart! Mülteciler konusunda söz konusu yardım için bir ödeme kararı çıktı. 4.5 milyarı ödendi. Kalan yardım konusunda da gerekli adım atılacak."

ERDOĞAN: "Yunanistan'ın yaptığı gibi biz mültecileri öteleyemeyiz. Bu insanlara ev sahipliği yapıyoruz, buna devam edeceğiz. Şu ana kadar 60 bin briket evi bitirdik hedefimiz bunu 100 bine çıkarmak."

Soru: Her iki lidere soruyorum Sayın Erdoğan ve Sayın Merkel ile çalışmak nasıldı?

MERKEL: "Tabii biz burada birbirimize okuldaki gibi not vermek için bulunmuyoruz. Biz işbirliğimize önem atfettik. Sayın Cumhurbaşkanı ve önceki Başbakan Erdoğan ile birlikte Türkiye'de çok şey gelişti, çok gelişme oldu, alt yapı açısından olsun, İstanbul'a baktığımızda sadece bunu görüyoruz. Son defa Ankara'ya geldiğimde ne kadar önemli bir idari yönetim olduğu, orada yaşayan insanlar ekonomik sorunlara rağmen, standartların ne kadar yükseldiğini de görebiliyordum. Türkiye, NATO'nun bir müttefiği olarak bizim için önemli bir partner. İstanbul'da kendi gözlerimizle iki kıta arasında nasıl bir köprü oluşturduğunu görebiliyoruz. Ben tabii ki insan hakları konusundaki gelişmeler konusunda, bireysel özgürlükler konusunda eleştirdim her zaman ve bunu da dile getirdim. Tabii ki çözüm aradık, farklı bakış açılarımız olabilir ve stratejik açıdan birbirimize bağlıyız, bağımlıyız ve Taliban, mülteciler, Afrika konusunda detaylı bir şekilde görüştük. Her zaman ortak çıkarlarımız var. Bunu sonraki federal hükümet de bu şekilde görecektir. İki ülke arasındaki ilişkilerin tüm geniş kapsamıyla olumlu ve sıkıntılı yönleriyle birlikte bunu bir sonraki hükümet de aynı şekilde görecektir. Barışımız ve güvenimiz birbirine bağlı."

ERDOĞAN: "16 yıl kısa bir süreç değil. İfade ettiğiniz gibi benim de bir 19 yılım var. Ve bu süreç içerisinde birçok dünya lideriyle bir arada çalıştık, görüştük. Tabii Sayın Şansölye özellikle Almanya'nın idaresinde, yönetiminde gerçekten başarılı bir sürece imza attı. Bundan sonraki süreçte de özellikle belki koalisyon hükümetleri olmamış olsaydı, Almanya-Türkiye ilişkileri çok daha farklı bir yere ulaşabilirdi. Fakat koalisyon hükümetleri de tabii çalışmayı her zaman zorlaştırıyor. Geçmişte bizdeki koalisyon hükümetleri de çok çok başarısız olmuştur, hiçbir netice alamamıştır. Ama bizim Başkanlık Sistemi'ne geçmemizle birlikte biz bu koalisyonlardan kurtulduk ve yoğun bir çalışmanın içerisine girdik. Bunu tabi Türk medyasının bir mensubu olarak sizler de yaşadınız, görüyorsunuz. Ve temennimiz o dur ki; yeni yönetimle bu başarılı süreci aynen devam ettiririz. Zira Almanya'da ciddi manada bir Türk potansiyeli var. Bu insanlar da orada sağlıklı bir yaşamın sürecini inşallah görmek, yaşamak istiyorlar. Ve bizler de onlar orada mutlu oldukça Türkiye-Almanya arasındaki bu mutluluğu yaşamak istiyoruz. Ve hedef de 50 milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaşalım istiyoruz."

MERKEL: "Şunu söylemek istiyorum, benim koalisyon ortaklarımla çalışmaktan mutlu olmadığım anlaşılmasın. Alman hükümetlerinin özelliği budur. Koalisyonlar bizim yapımıza uygundur. Biz bir başkanlık sistemini uygulamak istemiyoruz. Fakat her şeye rağmen Türkiye ile iyi ilişkilerimizi sürdürmek istiyoruz."

ERDOĞAN: "Ama zaman zaman şikayetlerinizi bana aktardınız."

MERKEL: "Doğrudur. Hayat böyle... Fakat buna rağmen güzel..."

ERDOĞAN: "Torunum diyor ki; Dede napacaksın hayat böyle!"

Soru: Köln'de cuma günleri ezan okunmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

MERKEL: "Biz yabancı düşmanlığına, İslam düşmanlığına, Yahudi düşmanlığına karşıyız. Irkçılık konusunda çok üzücü olaylar yaşadık. Bununla ilgili büyük çaba sarf edilmektedir. Bu her zaman bir görev olacaktır."

ERDOĞAN: "Çok çok teşekkür ediyoruz. Değerli Şansölyeye bundan sonraki hayatında başarılar diliyorum. Fikirlerinden yine yararlanacağız."

Konuşmaların ardından iki lider, basın mensupları için objektiflerin karşısına geçti.