Uydudan izlenen bozkır delicesi sayısında Iğdır'daki merkez dünyada ilk sırada
Dünyanın en uzun göç eden kuş türlerinden olan bozkır delicesinin (Circus macrourus) uydu vericisiyle takip sayısında Aras Kuş Araştırma ve Eğitim Merkezi dünyada ilk sırada yer alıyor
KuzeyDoğa Derneğince, Iğdır'ın Tuzluca ilçesine bağlı Yukarı Çıyrıklı köyünde kurulan Aras Kuş Araştırma ve Eğitim Merkezi, kıtalar arası göçen kuş türlerini halka ve uydu vericileriyle takip ediyor.
Takip edilen türler arasında, Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliğince (IUCN) oluşturulan, nesli tehlike altındaki türlerin yer aldığı kırmızı listede tehdide açık koduyla yer alan bozkır delicesi de yer alıyor.
Merkezde son 4 yılda ağlara takılan ve kanatlarına uydu verici takılarak doğal ortama salınan 22 bozkır delicesinin, üreme, beslenme, kışlama alanları ve göç rotaları izleniyor.
Aras Kuş Araştırma Merkezi, izlenen 22 bireyle dünyada en fazla bozkır delicesinin takip edildiği nokta konumunda yer alıyor.
Merkezdeki bilim insanları, uydu vericisi taktıkları kuşlardan gelen toplam 585 bin 746 kilometrelik veriyi 498 gündür inceliyor.
AA'nın, KuzeyDoğa Derneği Bilim Koordinatörü Emrah Çoban ile 3 kıta ve 25 ülkeyi kapsayan verilerden derlediği bilgilere göre kuşlar, Avrupa, Afrika ve Asya kıtalarında Türkiye, Yunanistan, Gürcistan, Ermenistan, Rusya, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Azerbaycan, İran, Irak, Kuveyt, Suudi Arabistan, Suriye, Ürdün, İsrail, Mısır, Eritre, Sudan, Güney Sudan, Çad, Kamerun, Nijerya, Nijer ve Libya'yı ziyaret etti.
NUMARALANAN KUŞLAR UYDU VERİCİLERİYLE TAKİP EDİLİYOR
Kuşlardan 16 numaralı olanı 62 bin 962 kilometre, 10 numaralı 61 bin 820 kilometre, 19 numaralı olanı ise 61 bin 500 kilometre uçtu.
En yüksek irtifaya çıkanlar ise 4 bin 582 metreyle 14 numaralı, 4 bin 171 metreyle 8 numaralı ve 4 bin 143 metreyle 3 numaralı kuş oldu.
En fazla hıza ulaşanlar da saatte 135 kilometreyle 2 numaralı, 133 kilometreyle 15 numaralı ve 128 kilometreyle 9 numaralı kuşlar olarak kayıtlara geçti.
Dünya kuş bilimine katkı sunması amacıyla yapılan çalışmadan elde edilen veriler, Türkiye'nin kuzeydoğusunun ve Aras Kuş Cenneti'nin dünya kuşları için önemini gözler önüne seriyor.
"BİR YANDAN SİBİRYA ARKTİK OKYANUSU KIYISI BİR YANDAN NİJERYA ÇÖLLERİ"
KuzeyDoğa Derneği Başkanı, Koç ve Utah üniversiteleri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağan Şekercioğlu, bozkır delicesinin bölgedeki delice türleri arasında soyu en hızlı azalan ve tehlikede olan bir kuş olduğunu söyledi.
Kuşun takip edilmesi gereken ve hakkında en az bilgi sahibi olunan türler arasında yer aldığına işaret eden Şekercioğlu, "Üreme popülasyonu genellikle Orta Asya, pek araştırma yapılan bir yer değil. Kışlama popülasyonu ise 'Sahel' dediğimiz, Sahra Çölü'nün güneyindeki kurak bozkırlar. Maalesef burası da büyük bir savaş alanı. Sahel bölgesinde son 5 yılda ya darbe ya da iç savaş oldu. Çok zor bir coğrafya olduğu için araştırılmıyor ve üreme alanı olan Rusya'da da araştırılmıyor" dedi.
Bozkır delicelerinin Aras Nehri üzerinden ilkbaharda yoğun olarak göç ettiğinin altını çizen Şekercioğlu, "Biz zamanla onları zarar vermeden yakalama tekniklerini öğrendik, geliştirdik ve bu sayede dünyada bozkır delicelerine en fazla uydu vericisi takılan nokta Iğdır Aras Nehri Kuş Cenneti oldu. Dünyanın en büyük bozkır delicesi takip projesini bu sayede gerçekleştirmiş oluyoruz ki şimdiye kadar 22 kuşa uydu vericisi taktık. Kaynak bulabilirsek takmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Şekercioğlu, bu kuşların dünyanın iki ucunda yaşadıklarını belirterek şunları kaydetti:
"Oluşan harita inanılmaz... Sibirya'nın en kuzeyine, neredeyse Arktik Okyanusu'na giden var, kışın da Nijer'de, Boko Haram'ın da bulunduğu bir coğrafyada kışlayan var. Yani bir yandan Sibirya Arktik Okyanusu kıyısı diyoruz, bir yandan Nijerya çölleri diyoruz. Yani bir hayvan hem orada hem orada, çok zorlu bir coğrafyada yaşıyor. Savaş içinde olan Orta Doğu'dan göç ediyor. Bu hayvanın emniyetle, rahatlıkla araştırılıp çalışılabileceği en önemli noktalardan biri Aras Kuş Cenneti. Burada taktığımız uydu vericileriyle saat saat gittikleri her yeri görüp, onların nasıl korunabileceklerini planlıyoruz."