Trump'ın tweetlerine Ankara'dan rest!
ABD Başkanı Donald Trump'ın Türkiye'ye yönelik tehditlerine Ankara'dan sert karşılıklar geldi. Habertürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir, Ankara'nın nabzını tuttu. Aydemir yazısında, "Suriye şehirlerini darmadağın eden bir ABD, şimdi çekilirken, 'Kürtler zarar görmesin' bahanesi altında PKK/YPG'ye korunaklı alan oluşturmaya çalışıyor. Ankara'da meseleye yaklaşım bu..." ifadelerini kullandı
ABD Başkanı Trump'ın, "Kürtlere saldırırlarsa Türkiye'yi ekonomik olarak mahvedeceğiz. 20 millik güvenli bölge kuracağız. Aynı şekilde Kürtlerin de Türkiye'yi provoke etmesini istemiyoruz" tweet'leri atması Ankara'dan sert karşılık buldu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'lilerin ortaya attığı Suriye'nin kuzeyine tampon bölge önerisinin aslında Türkiye'nin teklifi olduğunu söyledi ancak Trump'ın sözünü ettiği 20 millik tampon bölge ile Türkiye'nin teklif ettiği tampon bölge birbirinden farklı. Türkiye, Suriye krizinin başından beri sınırında terör saldırılarını önleyecek, sivillerin zarar görmesini engelleyecek güvenli bölgeler oluşturulmasını istemişti. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı (Afrin) harekâtları bunun için yapıldı. Münbiç ve Fırat'ın doğusundaki sınır hattında da terörden arındırılmış benzer güvenli bölgelerin kurulması Türkiye'nin amacıydı. Hal böyleyken, ABD'nin kurmak istediği yapı, PKK/YPG'ye bir koruma kalkanı oluşturmayı amaçlıyor. Bu, "tampon bölge" adı altında Türkiye'ye bir garnizon terör devletçiği anlamına geleceği için Ankara bunu şiddetle reddediyor.
"SİVİLLERLE SORUNU YOK"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un ve diğer yetkililerin ısrarla vurguladığı konu şudur:
"Türkiye, Kürtlerin düşmanı değil, hamisidir. Türkiye'nin Kürtlerle hiçbir sorunu yoktur. Bizim için esas olan ulusal güvenliğimizdir. Terörle mücadelemizi belirleyen esas unsur da budur. Bizim meselemiz PKK terör örgütüyle ve onun Suriye'deki uzantılarıyladır. PYD ve YPG bir terör örgütüdür. Türkiye terörle mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir."
Yani Türkiye'nin, hangi etnik kökenden olursa olsun Suriye'de yerleşik olan sivil halkla hiçbir sorunu yoktur. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan New York Times'e yazdığı makalede bir şekilde orada oluşturulan yapının saflarına katılmış olan gençlerin Türkiye gözetiminde kurulacak yerel güvenlik birimlerinde yer alabileceğini ifade etmişti.
"SİVİLLERİ ÖLDÜRENLER BELLİ"
Türk Silahlı Kuvvetleri bugüne kadar Suriye'de terörü önleme maksatlı operasyonlarında sivillerin zarar görmemesi hassasiyetini en yüksek seviyede gözetti. Daha önce Doğu Guta'da, İdlib'de, Hama'da, Humus'ta ABD, Rusya ve rejimin çoluk çocuk ayırt etmeden dökme bombardıman yaparak sivillerin ölümüne yol açtığını bütün dünya gördü. Buna karşın Cerablus'ta, El Bab'da, Azez'de, Mare'de, Afrin'de mahalle mahalle, köy köy, semt semt sahada teröre karşı mücadele veren Mehmetçik, şehit vererek, siviller zarar görmesin diye hassas operasyonlar yürüttü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daha önce yazdığı bir makalede vurguladığı gibi Türkiye'nin operasyon yaptığı Suriye sahasında en fazla 3 gün sonra normal yaşam başlıyor. Suriye şehirlerini darmadağın eden bir ABD, şimdi çekilirken, "Kürtler zarar görmesin" bahanesi altında PKK/YPG'ye korunaklı alan oluşturmaya çalışıyor. Ankara'da meseleye yaklaşım bu...
Bir notla noktalayalım:
"Türkiye, Suriye'de terörden arındırılan bölgelerde hapishane kurarak terörle mücadele eden bir ülke. Toplu öldürmelerden kaçınıyor. Çünkü bu topraklara aynı zamanda komşuluk ilişkileri ve tarihsel bağlarıyla yaklaşıyor. Terörle mücadele edilirken hangi evden ateş ediliyorsa oraya karşılık veriliyor. Toplu bombardıman yapılmıyor..."
ABD bir gün gidecek ama biz burada yaşamaya devam edeceğiz...
