Suriye'nin devam eden savaşı: Yoksulluk ve ekonomi
Suriye'de bir dönem sona erdi ve Baas Partisi'nin 61 yıllık iktidarı ile Esad dönemi geride kaldı. Mart 2011'den bu yana iç savaşla dağılan ülkede yeni bir dönem başladı ancak ülkedeki aşırı yoksulluk ve ekonomi hala endişe konusu...
Suriye'de 27 Kasım'da rejim karşıtı silahlı gruplar ile Esad güçleri arasında çatışmalar yoğunlaşmış ve 30 Kasım-7 Aralık tarihlerinde Halep, Idlib, Hama ve Humus gibi en büyük illerde üstünlük kurmuştu.
Grupların başkent Şam'a 7 Aralık'ta girmeye başlamasıyla Esad yönetimi Şam ve diğer birçok bölgede kontrolü tümüyle kaybederek çökmüştü. Esad ise ailesiyle birlikte başkentten kaçmıştı.
Bununla birlikte Suriye'de bir dönem sona erdi ve Baas Partisi'nin 61 yıllık iktidarı ile Esad dönemi sona erdi.
Suriye'de dün itibarıyla yeni bir dönem başlarken, Mart 2011'den bu yana yaşanan İç Savaş'ın ardından yeni belirsizlikler de gündeme geliyor. O belirsizliklerden en büyüğü ise ekonomi...
2009'DAN 2022'YE AŞIRI YOKSULLUK YÜZDE 25'E YÜKSELDİ
Suriye'deki iç savaş, hane refahı üzerinde yıkıcı bir etki yaratırken, yaşam koşullarında ve yoksulluk göstergelerinde keskin bir bozulmaya yol açtı.
İnsani yardım kuruluşları tarafından toplanan verilere göre, aşırı yoksulluk oranı 2009 yılından 2022 ortalarına kadar yaklaşık yüzde 25'e yükseldi.
2019 Lübnan mali krizi, COVID-19 pandemisi ve Ukrayna'daki savaş da dahil olmak üzere birden fazla dışsal faktör de Suriyeli hanelerin refahını daha da aşındırdı. Şubat 2023'te meydana gelen Türkiye ve Suriye'deki büyük depremler de çatışmadan zaten ciddi şekilde etkilenen bölgeleri adeta harap etti.
FİYATLARIN AŞIRI YÜKSELİŞİ
Bu süreçlerde Suriye lirası, 2011'den bu yana çatışma, yaptırımlar ve siyasi gelişmeler nedeniyle sürekli değer kaybetti.
Savaş sırasında Suriye ekonomisinin yüzde 86.7'si küçüldü.
Resmi Suriye lirası (SYP) döviz kuru, 2011 ile 2023 arasında ABD doları karşısında 270 kat değer kaybetti. Piyasa döviz kuru 300 katlık bir değer kaybı kaydederek 14.122 SYP/USD seviyesine ulaştı. Suriye lirasının değer kaybı, 2019’un sonlarında başlayan Lübnan krizi ile hız kazandı. Kötüleşen ekonomik durum ve 2020 ortasında uygulanan yeni ABD yaptırımları da Suriye lirasının değer kaybını daha da körükledi. Verilere göre 2020'den bu yana, Suriye lirası ABD doları karşısında değerinin yüzde 90’ından fazlasını kaybetti.
Şubat ayındaki depremler ve Ekim ayında Orta Doğu’da başlayan çatışma, Suriye lirasının değer kaybını körükledi. 2023 boyunca, Suriye Merkez Bankası resmi döviz kurunu birçok kez devalüe etse de bu oran sürekli olarak geçerli piyasa kurunun altında kaldı. Para biriminin değer kaybı, yüksek enflasyonu da körükledi.
Temmuz 2023’ten itibaren enflasyon, önemli bir devalüasyonu ve yakıt sübvansiyonlarındaki kesintilerin tkisini yansıtarak ciddi bir şekilde arttı. 2023 yılında, tüketici fiyat enflasyonu yüzde 115 oranında arttı. Nisan 2024 verilerine göre ülkedeki enflasyon oranı yüzde 120.4 olarak belirlendi.
İÇ SAVAŞ ÖNCESİ VE SONRASI SURİYE
Dünya Bankası'nın Suriye raporuna göre 2000 - 2010 yılları arasında ülkede ekonomi hızla büyürken, reel GSYİH yıllık ortalama yüzde 4,3 oranında büyüdü ve bu büyüme ağırlıklı olarak petrol dışı sektörler tarafından sağlandı. Enflasyon ise mütevazı düzeyde kaldı.
Birçok dışsal şoka rağmen, 2008 küresel finansal krizinden hemen önce ithalat ve ihracatın toplam değeri GSYİH’nin yüzde 76,5’ine ulaştı. 2006–2007 yıllarında nüfusun yüzde 16,36'sı kişi başına günlük 3,65 dolardan daha az gelirle, yüzde 2,83’ü ise kişi başına günlük 2,15 dolardan daha az gelirle yaşıyordu. Bu rakamlar 2006 ile 2009 arasında büyük ölçüde sabit kaldı.
Ancak Mart 2011'de başlayan ve on yılı aşkın bir süredir devam eden çatışmalar ve dış ekonomik şoklar, Suriyelilerin refahında derin bir bozulmaya yol açtı.
2022 İnsani İhtiyaçlar Değerlendirme Programı'na (HNAP) dayanan tahminlere göre, Suriyeli nüfusun yüzde 27'si yani yaklaşık 5,7 milyon kişi şu anda kişi başına günlük 2,15 dolardan daha az gelirle yaşarken, nüfusun yüzde 69'u yani yaklaşık 14,5 milyon kişi kişi başına günlük 3,65 dolardan daha az gelirle yaşıyor.
EN BÜYÜK YOKSULLUK DEYR-İ ZOR'DA
Yoksulluk oranları bölgelere göre keskin bir şekilde değişiklik göstermekle birlikte aşırı yoksul nüfusun yüzde 50'den fazlası üç vilayette yoğunlaşmış durumda.
Dünya Bankası verilerine göre aşırı yoksulluk oranları yüzde 72 ile Deyr-i Zor, yüzde 61 ile Hama ve Rakka, yüzde 49 ile Haseke, yüzde 48 ile Dera, yüzde 43 ile Kuneytra yüzde 34 ile Halep'te yoğun görülüyor. Diğer vilayetlerde ise aşırı yoksulluk oranları ulusal ortalamanın oldukça altında kalıyor.
Halep; Hama ve Deyr-i Zor birlikte ülkenin toplam nüfusunun yüzde 30’una ev sahipliği yapsa da nüfusun yüzde 50'den fazlası kişi başına günlük 2,15 dolardan daha az gelirle yaşıyor.
Verilere göre daha iyi durumda olan sadece iki vilayette yoksulluk oranları yüzde 50'nin altında yer alıyor. Bunlar yüzde 44'lük oran ile Şam ve yüzde 23'lük oran ile Süveyda olarak öne çıkıyor.
Aşırı yoksulluk oranları gibi, çok boyutlu kırılganlık da Suriye'nin vilayetleri arasında önemli ölçüde değişiklik gösteriyor. 2022 yılında, çok boyutlu kırılganlık Hasake'de 0.76 ile en yüksek seviyedeydi. Dara, Süveyda, Şam çevresindeki kırsal bölgeler ile Tartus ve Rakka'da da ulusal ortalamanın oldukça üzerindeydi.