Süheyl Batum: Riva Projesi tarihin en kötü sözleşmelerinden biri

İşte Süheyl Batum'un açıklamaları:

"Biz ortaya çıktığımızda mecburen tüzük gereği 25'inde seçimler yapılacağı için ilk toplantıdan 15 gün önce listenizi vermek zorundasınız. Bu da 3 Mayıs. Bu nedenle 3 Mayıs'ta verdik. Özellikle bizim gibi Galatasaray'ın şampiyonluğuna her şeyden önce önem veren, şampiyon olurken seçim yarışının içerisinde olmayan üyeler, taraftarlar üzüldüler. 'Böyle bir şeye girmeyin' dediler."

"3-0 MAĞLUP BAŞLARSIN"

Hepimiz biliriz, normalde 2 sene şampiyon olan bir takımın ve görüntüde borçlarını kapatmış ciddi mali ferahlamaya girmiş takım görüntüsünde aday olmak zor bir şeydir. 3-0 mağlup başlarsın. İçimizde ne ben ne arkadaşlarımdan hiçbiri deli değil. Neden girdik? Eğer bu dönem geçerse ve girilmezse Galatasaray'ın çok değerli birtakım şeyler kaybedebileceğini düşündük.

"YÖNETİM ALAMADI VE ELENDİK"

Bir başkan adayı olarak şunu düşünüyorum. Okan Buruk orada, Erdem Timur öbür tarafta. Burada Buruk'u başarısız görmüyorum. Şunu başarısız görüyorum; örneğin Bayern Münih maçında muhteşem futbol oynadılar. Hakem sonunda çizginin bile çekilemediği yerde üç kere geldiği ortamda yenildik ve elendik. Başarısız görmedik. Okan Buruk ara transfer döneminde yalvardı. Bir adam alın, sol bek mutlaka alın dedi. Yönetim alamadı ve biz eleyebileceğimiz Sparta Prag'a yenilerek elendik. Okan Buruk'un veya mevcut futbolcuların ya da Erdem Timur'un kabahati olmadığını düşündüğümü ama bunu seçim propagandası için değil. Bir sağ bek, sol bek alın dedi Okan Buruk ve almadık. Sonunda ara transferi geçirdik.

"RİVA PROJESİ TARİHİN EN KÖTÜ SÖZLEŞMELERİNDEN BİRİ"

Tam şampiyon olacak iken bunları söyleme diyorlar ama, burada o kadar büyük eksiklikler var ki. Deli değiliz biz. Şöyle düşünün Riva projesi. Bana göre rakamları vermeyeceğim. Tarihin en kötü sözleşmelerinden biridir. Dursun Bey '1400 villa yapılacak' demişti. 'Burada 125 villamız kaldı' dedi. Yapılamadı. Bu projenin bitim tarihi 2023'ün 9. ayıydı. Neredeyse 9-10 ay geçmiş. Sayın başkanım bu çok önemli proje. Siz yüzde 20 alıyorsunuz, 80'inini yapımcı firma ve Emlak Konut alıyor. Bunu etrafta soruyoruz. 20'ye 80 yapan başka bir kuruluş var mıdır? Yoktur. Bu yüklenici firma mutlaka çok iyi firmadır, bir şey söylemiyoruz. Emlak Konut muhteşemdir ama Galatasaray cephesine baktığınızda eksik.

"TAŞINMAK ZORUNDASINIZ" DEDİLER"

Kaldıraç dediğin ciddi mi yoksa değil mi? Mecidiyeköy'de stadımız vardı. 'Taşınmak zorundasınız' dendi. Peki Beşiktaş, Fenerbahçe statları dağın ucunda mı, ücra yerde miydi? Neden onlar taşınmak zorunda kalmadılar da bir tek Galatasaray. Diğer takımlar bize 'devlet size avantadan stat yapıyor' dendi. Bıraktığımız yere devlet muhteşem binalar, işyerleri, dükkanlar, rezidanslar yapıldı. Çadırın olduğu yer bize kaldı. Sayın Başkan oraya otel yapacağını anlattı. Siz bunu konuta dönüştürdünüz. Sonra 'otel olmaz' dediniz. Şimdi soruyoruz. Bir kuruluşun başkanına diyorsunuz ki 'bu yaptığın sözleşme çok kötü' diyorsunuz, 'odama gel ben sana anlatırım' diyor.

"CEVAP VERMEDİLER"

Genel kurullara geldim, konuşma bile yaptım. Sayın başkan bana dedi ki, 'Genel kurula geldiğinde konuşma yaptın çok siyasaldı' dedi. Ben Galatasaray ile başka kurumları ayırabilecek kadar yeteneği olacak insanım. Böyle bir şey yapar mıyım? Türkiye'de futbol alanında hukukun eksik olduğunu söyledim. Mecdiyeköy'de dendi ki rezidansa geçtik. 2 yıl oldu. Biz bunu yazılı da sorduk Cevap vermediler. Ne yaptınız? Turizm alanıydı, konut alanına çevirdiniz mi? Kaç tane yaptınız, kaç tanesini sattınız. Yüzde 60'a yakınını aldık deniyor. Şimdi oradan kalanları satacağız deniyor. Biz oradan kaç para kazanacağız? Projeksiyonunuz nedir? Bunu soruyoruz. Biz projeksiyon yapacağız diyoruz. Genel kurula geldiğinizde şöyle bir adet var. Keşke şunu sorabilseydik, 'sayın genel başkan ilk defa geldiğimizi varsayın, size sorduk bunu, 'sayın başkan Riva'da, Mecidiyeköy'de, Florya'da böyle yaptınız' dedik. Başkanın bize 'Bu söylediğiniz doğru rakamlar değil, yüzde 20 ile yapmadım, orada aldığım yüzde 60'tır, 40'tır, 35'tir'.

"RİVA'DAN KURTARABİLECEĞİMİ KURTARACAĞIZ"

Riva için bize denmişti ki '400 bin metre inşaat alanına dönüştürülebilir'. Bu yapılmadı. Natamam verildiği için her birinden 1000 dolar kaybediyorsun. Orada 300 milyon dolar Galatasaray'ın kaybı var dedik. Cezai şartı uygulayalım. Bu korkunç bir oran. 1400 villa. Ben uydurmuyorum. 450 tanesi yapılmayacak. Kendi söyledi. Peki bunu ne zaman yapacaksın? 2025'e kadar süre verdik. Gelince biz buna bakacağız. Riva'dan kurtarabileceğimizi kurtaracağız. Riva'da baştan siz, Emlak Konut ve yüklenici firmayla yaptığınızda büyük bir zarara uğramışsınız. Yüzde 20 ortada.

"TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN ZARARLARA UĞRACAĞIZ"

Kemerburgaz'da çok basit bir şey söyleyeyim. Florya'da metrekareyi biliyor musunuz? 62 bin metre yerimiz var. Şu anda orada 110 bin metrekare inşaat alanı var. Terasıyla, açık alanlarıyla. Buradaki yerimiz 4 bin 500 metre olduğu için çıkmamız lazım dendi. 110 bin metre inşaat yapıyorsun. 4 bin 500 metreye bir şey ekleyemediğin için çıkıyorsun. Kemerburgaz'da 6 saha yapacağız dendi. Şu anda 2 saha yapılıyor. Kulüp yapmıyor bunları. Bütün insanlar, benim çocuklarım, eşim dahil, iyi birer Galatasaraylı olarak bazen düşünüyorlardır 'Baba pazar günü maç var, bir sus, kilitlenelim buna'. Susmayacağımızı biliyorlar. Yola çıkmamızın nedeni 25'ini geçirirsek telafisi mümkün olmayan zarara uğrayacağımız. Galatasaray açısından ciddi bir zarar olacağı için.

"RİVA NERE, FLORYA NERE?"

2016-17 sayın başkan diyor ki 'Ben Riva'yı değerlendireceğim'. Buradan büyük gelir kaynağı düşünülüyor. Devlet güvencesi diyor. Yüzde 20'ye 80 gibi bir şeyle anlaşıyoruz. Arkadan bir anda o sözleşmelere bakıyoruz ki Florya da işin içine girmiş. Riva nere, Florya nere? Galatasaray'da bir kişi çıksın 'evet bunun gerçek nedenini biliyorum' desin. Rahmetli Mustafa Cengiz geliyor. Allah gani gani rahmet eylesin. O Florya'yı boşaltmadığı için sözleşme kadük oluyor. Yeni sözleşme yapılırken Mustafa Cengiz Florya'yı oradan ayırıyor. Bunun dışında bırakıyor. İlk sözleşme geçerli olsaydı 20 dönüm yoktu.

"RUSLARIN MATRUŞKA BEBEKLERİ GİBİ"

Florya'da mutlaka satmamız lazım deniyor. Hemen parasını alacağız deniyor. Bunlar birbirine bağlı. Rusların matruşka bebekleri gibi. Bunun nedeni ne? Florya için sütten ağzı yanmış yoğurdu üfleyerek yiyor Galatasaray Genel Kurulu. Yetkiyi Florya için verirken genel kurul kararıyla ilgili. Başkana bu yetki verilirken 150 bin metrekare inşaat alanı dediğinde, genel kurul başkana yetki veriyor. 4 büyük bağımsız denetim şirketinden birinin gözetiminde. Bağımsız bir ihale komisyonu kurulsun, şartnameler oluşturulsun deniyor. Katılımcı sayısını artırmak için açık ihalelerin basın yoluyla kamuoyuna duyurulması deniyor. İhaleleri canlı olarak yayınlanması, komisyonun seçtiği proje yönetim şirketiyle sürecin yürütülmesi. Ve ilgili bankanın katılımı. Bu koşulları koyuyor.

"AVANS NE DEMEK?"

Genel kurulda çok net olarak bizim söylediğimiz gibi bu koşullarla yapılacağını ve inşaatın hasılat paylaşımının Galatasaray tarafından yapılacağını ve kendisi tarafından yapmak anlamına gelmediğini, Galatasaray'ın projeyi yöneteceğini taşeron firmalar vasıtasıyla yapılacağını söylemişti. Biz de yaptığımız hesaplarla aynı şeye vardık. Başkan 27 Nisan'da teklifleri aldık, bu teklifleri inceliyoruz, alacağımız avansla Bankalar Birliği'ne borcumuzu ödeyerek buradan çıkacağız diyor. Bunu 25 Mayıs'a kadar alacağım ve yeni yönetime borçsuz devredeceğim diyor. Avans ne demek? Daha ihale almamış, teklifler alıyor. 25 Mayıs'a kadar 70 milyonu hangi şirket, gireceği belli mi, ihaleyi kazanacağı belli mi? 70 milyon doları al sen sonra bakarım, avans bu demektir. Bunu söyleyince biz 'bir dakika' dedik 'koşullar burada'. Şimdi bize 'şampiyonluk maçımız var' diyorlar. Biz bunu kaçırdığımız takdirde 70 milyon dolar. Ne kadar tamamı dendi? Yaklaşık 330 milyon dolar daha gelir, 400 milyon dolar dedi.

"ERDEN BEY'İ ÖNEMLİ FİGÜR OLARAK GÖRÜYORUZ"

"Erden Bey'i önemli figür olarak görüyoruz. Okan Buruk'u da çok seviyoruz. Erden Bey bizim söylediğimizi söylüyor, doğrusu bu. Ben Galatasaraylıyım 6 yaşından beri. 60 küsur yıllık Galatasaraylıyım. Galatasaray Spor Kulübü'nün divan üyesiyim. 110 bin metre diyorduk, Başkan 150 bin metrekare inşaat alanı var dedi. 150 bin metrekareyle 10 bin doları çarpın. Biz dedik ki bırak 13 bini 10 bin verelim. 1,5 milyar dolar ediyor. Maliyet nedir dediğimizde, '1200 dolar' deniyor. Hadi harcı, pulu, 2000 dedik. 2 bini çarpın olur 300 milyon dolar olsun. 1,5'tan 300'ü çıkar 1. 200 milyar. 900 milyon dolar kazanacağız dedik. Bu TL'ye çevrildiğinde 300 milyar Türk Lirası ediyor. Bizim Bankalar Birliği'ne borcumuz 70 milyon dolar. 70 milyon için en azından 900 milyon dolar.

"BABAM DA YAPSA BU ÇOK BÜYÜK PARADIR"

"Biz hemen orada satış ofisini kurarız. Ne diyorsunuz, Mecidiyeköy'de Leo Rezidans başlamadan yüzde 60'ını sattım diyorsunuz. Sen bunu koyduğunda yüzde 10'unu sattığınızda 110 milyon dolar eline geçiyor. Biz bunun için yola çıktık. 'Sayın başkan hiçbir düşmanlığımız yok, biz deli değiliz' dedik. Biz dostuz ama sayın başkanım dost da olsanız, babam da yapsa bunu bu çok büyük bir paradır."

"ERDEN TİMUR'U KORUMAK İÇİN GİTTİK"

"Tekrar söylüyorum, genç arkadaşlarıma, Galatasaray'ın üyesi olmayan 40 milyon taraftara; biz de Pazar günü sizin gibi bekliyoruz. Beklediğimiz bir şey daha var. Gençken ben Riva'mız var diyorduk, Riva'mız kalmadı bugün. Bugün Florya'mız var diyoruz. Ne kadar haklı olduğumuzu gösterdik. Galatasaray 1 yıldır şahsen ben ve arkadaşlarım avukatlarla beraber gittik, Erden Timur'u korumak için gittik. 1 yıldır şunu görüyoruz, Galatasaray çok kolay dokunulabilir kulüp hale geldik. Biz dünya markası olabilecek, küresel aktör olabilecek kulübüz. Sarkozy'nin çocuğu evinden Galatasaray formasıyla çıktı. 1 yıldır çok huzursuzuz. Erden Timur'u tehdit ediyorlar. Nerede Galatasaray yönetimi? Malum camia, şunların camiası deniyor. Fenerbahçe'nin genel kurulunda tempoyla kurucu başkanımız Ali Sami Yen'e küfürlü, ciddi terör örgütüyle bağdaştırılarak küfür ediliyor. Bu kadar olur mu?"

"SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK"

"Erden Timur'u aradım. 'Erden Bey yalnız başına gitmeyeceksin, 500 hukukçu ile oraya gideceksin, sen Galatasaray'ın gözbebeğisin' dedim. Ne oldu? En son sonucunu gördünüz. Pazar günü yenildik, üzüldük. Biz de yeneriz, onlar da yener. O durumu gördünüz. Türkiye'de bu kadar dokunulabilir bir camia olmaması lazım. Biz üyeyiz. Sabaha kadar 'haddinizi bilin' diye deklerasyon yayınladık. Bizim içimizde doktor, akademisyenler var. İş adamlarımız var. Adlarımızı yazdık ve Ali Koç başta olmak üzere oraya katılan insanlar için suç duyurusunda bulunduk. Bize ne dediler 'Süheyl Bey bunu niçin yapıyorsunuz?' dedi."

"SEÇİMİ KAZANACAĞIZ"

"Ali Koç, Galatasaray'ın mabedinde Galatasaray'ın mabedinde Galatasaray'ın genel sekreterine 'çık buradan' diyor. Seçimi 25'ide kazanacağız. Galatasaray bu kadar dokunulabilir olmayacak."

"GERÇEKTEN FECİ DURUMDAYIZ"

"Bunu siyaseten söylemiyorum. Bütün kulüplerde yönetim kurullarının söyledikleri vaatlere bakın. Bunu sadece Dursun Bey için söylemiyorum. 20 vaat vardır 15'i gerçekleşmez. Dursun Bey'in 20 vaadin 20'si gerçekleşmedi ama. Galatasaray sadece bir futbol kulübü, spor kulübü değil. Kökü 500 yıldır eğitime dayanıyor. Üniversitesi olan. Birçok rakibimiz bunu yapmak istedi başaramadı. Galatasaray kurumları ve taraftarıyla inanılmaz bir camiadır.Türkiye'ye amatör sporu getiren Galatasaray'dır. Gerçekten feci durumdayız."

"GALATASARAY'IN AMATÖRDE KIPIRDANMASI LAZIM"

"Galatasaray'ın amatörde kıpırdanması lazım. Bizim yönetim kurulu olarak geri almaksızın, bu bir nakit akışı kolaylığı değil, geri ödemesi olmaksızın hiçbir şekilde geri alınmaksızın amatör şubelerin her yıl 158 milyon lira zararı var. Bu bütçeden gelen gelirden amatör şubelere hiçbir şey yapamıyor demektir. Biz bunun olmaması için bu zararın 2 yıllığına 320 milyonu defaten, geri alınmaksızın bütçeye koyacağız. O amatör şubelerin güçlendirilmesine gelecek."

"SPOR SALONU İÇİN GÖRÜŞTÜK"

"İstanbul'un ilçelerinden bir tanesinin başkanıyla görüştük. Ellerinde güzel bir spor salonu var. Bunu da biz söz veriyoruz. Belediye ile görüşmesini yaptık. İşletmesini biz üstleneceğiz. Onlar temizlik ve güvenliğini üstlenecek, amatör sporcuların kullanıma açacağız."

"ÜNAL AYSAL'I GETİRECEĞİM"

"Bu yıldızların ortak özelliği var. Bu yıldızlar inanılmaz yerlerini hazmederler. Hangi başkan olursa olsun 4 başkanı arada topluyor. 'İşte Galatasaray'ın gücü bütün başkanlar bir arada' diyoruz. Ünal Bey, Alp Yalman bu kulübü borçsuz bırakan başkandır. Bu iki başkan 'Biz senin altında listede olacağız ve bu arkadaşlarla çalışacağız' dediler. Aysal çok önemli. Timur'la çalışacağız. Şu anda Okan Buruk bizim için önemli. Yanında Erden Timur var. Bu yapıyı bozar mıyız? Sportif A.Ş'nin başkanı Dursun Özbek. Oraya Ünal Aysal'ı getireceğim. Kendisi 'Ben sadece Dursun Bey'in yaptığım gibi vizyonumla onlara yardımcı olurum, takımı onlar yürütür ben onların başında yönetime isteklerini söylerim' diyor. Biz de bunu sağlayacağız."