Sivasspor - Beşiktaş maçının yazar yorumları

Sivasspor geçtiğimiz yıllardaki Sivasspor değil. Yaşlandılar. Bu maçta sahaya çıkan kadro 30 yaşın üstünde. Yiğidolar'ın heyecanlı, tempolu oyunu yok. Beşiktaş da kopuk kopuk ve bireysel. Bazıları bir iki hareket yapıp gol atıyor, bazıları da özellikle kaleci Ersin, iyi oynayarak maç kurtarıyor. Son zamanlarda ne Sivas ne Beşiktaş keyif veriyor.

Bu kötülüklerin içine sahanın zeminini de koyabiliriz. Futbol güzel bir zeminde oynanır. Bu Sivas'ın zemini bir zamanlar iyiydi zaten alttan ısıtması var demek ki görevliler gerekli özeni göstermiyor.

GÜNTEKİN ONAY: Sezon başından beri deplasmanda maç kazanmakta zorlanan Beşiktaş, dün Sivas’ta galibiyet için gereken kararlılıkla başladı maça. Atiba Hutchinson, savunma işe orta alan arasındaki bağlantıyı verimli bir şekilde oluşturdu. 39 yaşındaki emektar Kanadalı, hem oyun kurdu, hem orta alanda boşlukları kapattı hem de top kazandı.

Beşiktaş, Fajr ile 3-2’yi bulan Sivasspor karşısında son dakikalarda net pozisyonları Güven Yalçın ve Ghezzal ile değerlendiremeyince bir kez daha kabus görmeye çok yaklaştı. Ancak Ersin 90+7’de Konate’nin köşeye giden kafa şutunu harika çıkardı ve bir büyük şoka daha izin vermedi.

Beşiktaş, ligde puan olarak geride olmasına rağmen oyuncu grubu böylesine zor bir deplasmanda 3 puanı almak için yüksek bir karakter ortaya koydu.

CEM DİZDAR: Genel olarak iki takımın da rakip savunmaya baskı ile başlayıp direkt ya da kurulmuş oyunlarla gol aradığı bir maç izledik. Alanı ve tüm oyuncuları kullanma konusunda iki takım da ülke vasat düşünüldüğünde olumlu örnekler verdi.

Beşiktaş'ın ilk devre başı baskısı Ghezzal’la başlayıp tamamlanan gol sonrası dinip 40'tan sonra yine Umut Meraş/Ghezzal golüyle canlandı. İki gol arası maç Sivas kontrolündeydi. Gollerdeki atan(lar) başarısı kadar savunma zafiyetleri ise dikkat çekiciydi…

İkinci devre de tıpkı ilki gibi oyunda sık sık zaaflardan kaynaklanan "dalgalanmalar" yaşandı. O "dalgaların" ikisinden de karşılıklı iki "görüntü penaltısı" çıktı. Devamı karşılıklı arayışlar ve sonuca dair heyecan içinde geçip, Beşiktaş lehine tamama erdi.

ALİ GÜLTİKEN: Beşiktaş bu deplasmanı kendi ayarlarına geri dönerek kazandı. Çok da önemli bir iş yaptı. Sezon başından beri Beşiktaş'ın temel problemi yüksek potansiyelli oyuncularının kendi seviyelerine çıkamamalarıydı. Önce Batshuayi'nin sonra da Ghezzal'ın kendi gerçek potansiyellerini ortaya koymaları, Beşiktaş'ı istediği noktaya getirdi.

Ersin'in son dakikadaki kurtarışı da galibiyetin altındaki imzaydı. Beşiktaş, dönem dönem oyunu rakibin kontrolüne bıraksa da maçtan hiç vazgeçmedi. Futbolcularda oyun coşkusunu ve mücadelesini çok net gördük. 90 dakikanın tamamında bu irade hep sahadaydı.

Eldeki oyuncu kalitesi Beşiktaş'ı çok daha iyi yerlere taşıyabilecek kalitede. Bu kalite kendini her maçta tekrar ettiğinde Beşiktaş arzu ettiği sürekliliği ve çıkışı yakalar. Kimsenin şüphesi olmasın.

ATİLLA GÖKÇE: Önder Karaveli hoca, dün en çok sevindiği galibiyeti kazandı bence. İki golü aşıp üçüncüyü attıkları için… Eksik-noksan demeden tüm takımın baştan sona kazanma mücadelesi vermesiyle… Atiba, Ghezzal, Batshuayi, Umut, Montrero... Tümü… Güven, Josef, Can Bozdoğan dahil hepsi de alkışlı hak ediyor. Sivasspor da çok istekliydi. Kendilerini tüketircesine oynadılar ama Max Gradel’in cezası onlara pahalıya mal oldu.

BİLAL MEŞE: Ofansif futbol her türlü skora açıktır,sürekli tabeladaki rakamlar değişir, tıpkı dünkü maç gibi... Özellikle iki takımın kazanma duygusu oyun kalitesini bir tık yukarı taşırken, heyacanı da birlikte getirdi. Son dakikalar adeta nefes kesti, top bir o kalede, bir bu kalede, pozisyon üretimi müthiş, kalecilerin kurtarışları ise mükemmel ötesi, kazanan Beşiktaş oldu.