İşte ağız kanserinin olası belirtileri ve önlemleri
Ağız ve diş hastalıklarına yönelik düzenli kontrol başlangıçta belirti vermeyen ağız kanserleri gibi hastalıklardan uzaklaşmayı sağlıyor
Ceyda ERENOĞLU/HABERTÜRK MAGAZİN
Ağız kanserleri sıklıkla; dil, ağız tabanı, dil köküne yakın yumuşak damak alanları, dudaklar ve dişetleri gibi farklı bölgelerde oluşuyor. Bu kanserler erken dönemde teşhis edilerek tedavi sağlanmazsa yayılarak sürekli ağrı, fonksiyon kaybı, tedavi sonrası düzeltilmesi mümkün olmayan yüz ve ağız deformiteleri hatta ölümlere bile neden olabiliyor. Diş hekimine düzenli aralıklarla gidilmesi ağız kanserlerinin erken dönemde yakalanması açısından çok önemli bulunuyor.
BAŞLANGIÇTA AĞRISIZ
Ağız kanserlerinin kesin nedeni tam olarak bilinmiyor. Ağız ve Çene Cerrahı Dr. Nihat Tanfer, “Bununla birlikte, tütün ürünleri, alkol ve bazı besinlerdeki karsinojen maddeler ve özellikle ağız dışı bölgelerde (dudak gibi) fazla güneş ışığına maruz kalınması gibi faktörlerin kanser riskini arttırdığı biliniyor. Genetik yatkınlık da ağız kanserleri için risk faktörleri arasında bulunuyor” diyor.
Ağız kanseri lezyonları başlangıç döneminde ağrısız olduğu için ihmal edilebiliyor. Kanser ilerleyerek sağlıklı ağız dokularında harabiyet oluşturdukça ağrı şikâyeti başlıyor. Kişinin ağız kanserini fark etmesi güç olabiliyor. Erken tanı için en ufak bir değişiklikte diş hekimine gidilmesi son derece önemli bulunuyor. Ayrıca düzenli diş hekimine gitme alış- kanlığı da erken tanıda önemli rol oynuyor. Dr. Nihat Tanfer, ağız kanserlerinin olası belirtileriniyse şöyle sıralıyor:
OLASI BELİRTİLER
-Ağız içinde veya etrafında beyaz veya kırmızı renkli alanlar.
-Ağız içinde hassas, tahriş olmuş, kabarık veya kalınlaşmış alanların olması.
-Ağızda veya boğazda tekrarlayan kanamalar.
-Seste boğukluk veya boğazda yutulamayan cisim hissi.
-Çiğneme ve yutma güçlüğü.
-Dil ve çene hareketlerinde zorlanma.
-Dil veya ağzın diğer bölgelerinde his kaybı, uyuşukluk.
-Alt veya üst çenede meydana gelen şişlikler ve bunun sonucunda mevcut protez uyumunun bozulması.
KANSER RİSKİNİN AZALMASI İÇİN BUNLARI YAPIN
-Sigara, sigar, pipo gibi tütün ürünlerini kullanmayın, tütün çiğnemeyin.
-Alkol kullanıyorsanız aşırıya kaç- mayın.
-Hem alkol hem de tütün ürünlerini kullanan kişilerde ağız kanseri riskinin alkol ve tütün ürünlerini kullanmayan kişilere göre 15 kat arttığını unutmayın.
-Meyve ve sebzeden zengin bir diyetle beslenin.
-Düzenli olarak diş hekimine gitmeyi ihmal etmeyin.
BAŞARILI GÜLÜŞ TASARIMIYLA NELER YAPILIR?
Genel görünüşümüzün iyi olmasında diş ve dişetlerinin önemi düşündüğümüzden daha büyük. ‘Gülüş tasarımı’, dudaklar, dişler ve dişetleri gibi estetik kriterlerin değerlendirilerek kişiye özgü güzel bir gülüş elde edilmesi olarak tanımlanıyor. Dr. Nihat Tanfer, “Son yıllarda dijital ölçü sistemleri ve 3D tasarım ve uygulamalar yapılmasıyla hastaya gülüş tasarımı daha çabuk ve en uygun şekilde ger- çekleştirilmektedir” diyor. İşte başarılı gülüş tasarımıyla sağlananlar:
-Dişeti seviyesi düzenlenir ve dudak çizgisine paralel hale getirilir.
-Dişetindeki düzensizlikler giderilir.
-Dişlerdeki renkleşmeler düzeltilir.
-Kişinin yüz tipine uygun diş şekilleri tasarlanır.
ÇENE KEMİĞİ ERİMESİNDE BOX TEKNİK
Çene kemiklerinde aşırı erime olan hastalarda, implant yapılmasına imkân veren uygulamaya ‘Box Teknik’ deniyor. Bu teknikte hastadan kemik alınmasına gerek kalmıyor ve özel hazır kemik materyalleri poly D, L-lacticacid (PDLLA) kullanılıyor. Uygulamada çene kemiğinin eriyen kısımlarında kendiliğinden yok olan materyallerle duvar oluşturulup içi kemik tozlarıyla dolduruluyor. Böylece hem ikinci bir ameliyatla çıkarılmalarına gerek kalmıyor hem de uygun süre sonunda implant yapılabilecek kemik oluşmuş oluyor. Tekniğin adımları şöyle sıralanıyor:
-Operasyon sırasında eriyebilen, dokuyla uyumlu ‘polilaktik asit plakaları’ özel bir yöntemle çene kemiğine yerleştiriliyor.
-Daha sonra hayvan kemiğinden (inek, dana, sığır veya at kemiklerinin birtakım işlemlerden geçirilmesiyle) elde edilen ve kemik bankalarından temin edilen kemik grefti ile dolduruluyor ve iyileşmeye bırakılıyor.
-Uygulamanın üzerinden 6-8 ay geçtikten sonra sağlıklı kemik dokusu elde ediliyor ve hasta yerleştirilen implantlarla yepyeni dişlere sahip oluyor.
BOX TEKNİK KİMLERE UYGULANIR?
Box Teknik operasyonunun amacının kaybolan kemiğin yerine getirilmesi olduğu belirtiliyor. Bu nedenle teknik kemik kaybının şiddetli olarak görüldüğü hasta gruplarına daha sık olarak uygulanıyor. İşte o gruplar:
-Osteoporoza bağlı olu- şan kemik kayıplarında
-Kazalara bağlı oluşan kemik kayıplarında
-Tedavi edilmemiş kronik dişeti hastalıklarına bağlı olan kemik kayıplarında
-Kist ve tümörlere bağlı olarak meydana gelen kemik kayıplarında
-Bruksizm (diş gıcırdatma) problemi olanlarda
-Uzun süre hareketli protez kullanımına bağlı kemik kaybı bulunan hastalarda
-Kemik yapısını ilgilendiren bazı sistemik hastalıkların varlığında Box Teknik uygulaması ile kaybolan kemik yapısı yeniden oluşturulur.
